Buse Üniversite Partisi
<Önceki bölümün devamıdır.>
Bölüm 1
Bölüm 3
Planım basitti. Çok işe yarar görünüyordu.
"Evet," elim kasıklarına doğru inerek kıyafetinin üzerinden iri aletinin dış hatlarını yokladı, bu his ateşimi harlıyordu.
"Peki bunu nasıl yapacaksın?"
"Elimle," derken kemerini çekip gevşetmeye başladım.
"Tamam..." Gülümsemesi sırıtmaya dönüşürken arkasına yaslandı ve pantolonunu çıkarmam için bana izin verdi. Sonra kıçını kanepeden kaldırdı ve ikimiz birlikte pantolonunu ve iç çamaşırını ayak bileklerinden aşağı indirerek neredeyse kalkmış olan sikini serbest bıraktık. Çıplak ayaklarıyla giysilerini birkaç adım ötedeki bir yığının içine attı, sonra tekrar arkasına yaslandı ve beni bekledi.
Yan dönerek parmaklarımı kalın aletinin etrafına dolayıp okşamaya başladım. Tam sertliğe ulaşma hissi, bunu iki arkadaşının önünde yaptığım bilgisiyle birleşince, ateşlerim kasıklarımda coşkuyla titreşti.
Kerem kolunu omuzlarıma doladı ve beni tekrar kendisine çekti.
Ben de kendimi ona doğru kaldırdım... onu öptüm... hevesle dilini ağzıma davet ettim. İlk başta sikini nazikçe sıvazlarken, şimdilik kuru olduğuna dikkat ediyordum, elim sikinin üstünde gevşekçe aşağı yukarı kayıyordu. Ancak çok geçmeden ilgim sayesinde sikinden bir miktar sıvı akmaya başlamıştı ve ben de avucumu bu sıvıyla kaplayarak doğal kayganlaştırıcıyı sikine sürdüm. Böylece onu daha sıkı kavradım ve elim biraz daha hızlı bir şekilde aşağı yukarı hareket ediyordu.
Kerem'in serbest eli göğsümü tutmak için yukarı çıktı, parmakları sıkıyor ... şekillendiriyordu.
"Mmm," diye inliyordum öpüşürken.
Sonraki birkaç dakika boyunca eli sızlayan memelerim arasında gidip gelirken, bir memeyi taciz etmekten ikizine, sonra tekrar geri döndü. Bir an avucuyla bir meme ucunu kapadı, şişmiş göğüs ucumu açlıkla düzleştirdi. Bir sonraki dakika, karıncalanan diğer çıkıntıyı nazikçe okşadı.
"Mmm!..... Mmm!........." "Mırıldandım, göğüslerimdeki ihtiyaç beni sırtımı eğmeye zorladı, kendimi onun ellerine doğru bastırıyordum. Şehvet damarlarımda dolaşıyor, ateşim daha da harlanıyordu. Kanepede yanlamasına otururken bacaklarım hala kısmen açıktı ve içimdeki sıcaklık onların açılıp kapanmasına neden oluyordu. Külotumun ortasındaki nemli nokta daha da koyulaşıp ... iyice yoğunlaştı, ta ki yumuşayan malzeme seks tümseğime yapışana, kabarık dudaklarımın ve ıslak amımın üzerinde şekillenene kadar.
Kerem aniden öpüşmeyi kesip sırtımı iterek bir anlık şaşkınlık yaşamama neden oldu. Ama sonra eli omzumdan başımın arkasına geldi ve beni kasıklarına doğru itti.
"Daha fazlasını yapman gerekecek," dedi bana.
Ne demek istediğini hemen anlamıştım, koltuktan kaydım ve bacaklarının arasına diz çöktüm, kendi bacaklarım da dengeyi sağlamak için hafifçe açılmıştı. Her ne kadar sakso çekmekten hoşlanmasam da, göğüslerime olan ilgisi beni bu işi bitirebileceğimden şüpheye düşürdüğü için şimdi bunu başlattığı için minnettardım.
Ayrıca hala nispeten sadık kalarak onu -ve muhtemelen arkadaşlarını- memnun edebileceğim fikrine ve umuduna tutunuyordum.
Üst bedenimi desteklemek için bir elimi kalçasına koydum, diğer elimin parmaklarını sikinin etrafına sardım ve ağzımı ona doğru indirirken sabit tuttum. Ağzımı sert şaftının ilk santimlerinin üzerine ve etrafına bırakmadan önce dilimi kısa bir süre yarak başının üzerinde döndürerek 'hadi şu işi bitirelim' zihniyetiyle yaklaşıyordum. Sonra, dudaklarımı yarağının üst kısmı boyunca aşağı yukarı kaydırırken, elim yarağının tabanını çekiştirip sıkıyordu, aslında onu emmekten çok mastürbasyon yapıyordum.
Yine de bundan yeterince zevk alıyor gibiydi.
"Aferin sana küçük sürtük," diye inledi tepemde.
Sürtük! Bu kelime zihnimde ve vücudumda çınladı.
Bana hiç böyle denmemişti! Ve asla bundan hoşlanacağımı düşünmezdim. Çok uygunsuz, çok çirkindi. Ama nedense Kerem'in bunu kullanması içimde yeni tropik meltemlerin esmesine, sinirlerimin heyecanla karıncalanmasına neden oldu.
"Mmm......." diye inledim, refleks olarak.
" Sanırım küçük bir sürtüğümüz var," diye devam ederken bana izleyenleri hatırlattı.
"Mmm.........." Daha ateşli, daha buharlı tropik esintiler ateşimi daha da körükledikçe daha yüksek sesle inliyordum.
Berke yanımda diz çöküp elini altıma sokarak tatlı bir göğsümü okşarken, "O zaman onun da eğlenmesini sağlayalım," dedi.
"Kesinlikle," diye onayladı Furkan, diğer tarafta diz çökmüş ve beni diğer göğüsümü okşuyordu.
İkisi de göğüslerimi sıkıp sıkıp yoğuruyor, şişmiş meme uçlarımla oynuyorlardı; her biri farklı bir gerilimle, farklı bir teknikle. İkili saldırıları, göğüslerimin Kerem'in ulaşamayacağı bir yerde olmasından duyduğum rahatsızlığı silip attı ve tahrik olmamı onun tek başına dokunuşundan daha fazla körükledi.
"Mmm!........" İnledim, ateşlerim kükrüyor ... kavuruyordu.
Furkan, parmakları kabarmış göğüs ucumu çimdiklerken, " Sikeyim, göğüsleri çok güzel," diye mırıldandı.
Bir adamın sikini emerken diğer ikisi tarafından okşandığım fikri aklımdan çıkmıyordu. Kendimi çok yaramaz, çok edepsiz hissediyordum. Buna Kerem'i daha derin emerek tepki veriyordum ... daha önce hiç sergilemediğim bir şevkle.
Kerem de bundan zevk alıyordu.
"Ooooooh evet, sikimi yala, sürtük," diyerek inledi, at kuyruğumu elinin etrafına dolamıştı.
"Mmm........... Mmm,........" İnildedim.
"Güzel de bir götü var," diye yorumladı Furkan, boştaki eli bir göt yanağımı avuçlarken, parmakları külotun ötesindeki tenime bastırıyordu.
"Mmm......." diye inledim, götüm tepki olarak kıvrıldı.
Berke diğer popomu da kavradı ve tıpkı göğüslerimde olduğu gibi onun gerginliği de Furkan'ınkinden farklıydı.
"Mmm...... Mmm......." popom daha fazla kıvrıldı, onların ilgileri beni daha da arzulandırıyordu.
Onlar benimle oynarken ve ben Kerem'in sikini emerken, Berke'nin eli kıçımı keşfediyordu. Yavaş yavaş aşağıya ve içeri kayarak kasıklarıma doğru ilerledi. Refleks olarak bacaklarımı daha da açarak bana ulaşmasına yardımcı oldum. Bacaklarımın arasına dalan parmakları külotumdaki ıslak noktayı bularak oraya bastırmaya başladı.
"Mmm!........" Kalçalarım temasla birlikte sarsılırken inliyordum.
" Siktir, kız ıslak mı?" diye güldü.
" Eveeet, azmış küçük bir sürtük," diye bağırdı Kerem.
Furkan, " Bırak da bakayım," dedi ve eli Berke'ninkinin yerini alarak kasıklarıma gitti.
" Siktir lan, gerçekten de öyle."
Külotumun üzerinden bana bastırırken inledim, kalçalarım kıvrılarak ... bacaklarım daha geniş açıldı. Elim açlıkla Kerem'in sikini çekiştiriyor, dudaklarım daha hızlı pompalıyordu. Furkan'ın parmakları amımın daha yukarılarını keşfederken ... yukarı doğru sürünürken ... ilerlerken bana baskı yaparken, sinirlerim beklentiyle çınlıyor, vücudum hafifçe titriyordu. Derken klitorisimi keşfetti ve parmakları şişkin butonu okşamaya başlamıştı.
"Mmm!........." Şok dalgaları içinden ve vücudumdan geçerken inledim. Vücudum yukarı doğru kasıldı, ağzım neredeyse Kerem'in sikinden ayrılıyordu.
Fakat at kuyruğumun üzerindeki eli, yarağının başı ağzımdan kaçmadan hemen önce beni engelledi.
"Hayır, olmaz. Emmeye devam et sürtük," diye emretti. Sonra beni tekrar sikinin üzerine iterek dudaklarımı parmaklarıma doğru bastırdı.
Furkan külotumun üzerinden bana dokunmaya devam ederken, o ve Berke göğüslerimi okşamaya devam ediyorlardı; parmakları geniş tepeleri sıkıyor ve mıncıklayarak ... ihtiyaç duydukları sızıyı gideriyordu. Meme uçlarımı çimdikleyerek hassaslaşmış göğüs uçlarımın karıncalanmasını ve titremesini sağladılar. İçimdeki ateş gittikçe büyüdü ve vücudumu tamamen kaynatmaya başlamıştı.
"Şunları aradan çıkaralım." Furkan homurdandı, parmakları aniden külotumun bel bandını tutmak için amımı terk ederken külotumu aşağı doğru çekmeye başlamıştı.
Berke'nin parmakları da bel bandını kavradı ve onu da çekiştirmeye girişti.
Anında zihnimde alarm zilleri çalmaya başlamıştı.
Bu gece sadık kalamayacağımı temelde kabul etmiş olmama rağmen, bir yanım ... naif yanım ... hala yapabileceğime dair umuda tutunmaya devam ediyordu. Bacaklarımı açıp külotumun üzerinden bana dokunmalarına izin verirken bile bu umudun bir parçasına tutunmuştum.
Ama en naif yanım bile külotumu çıkarırlarsa tüm ümidimin kaybolacağını biliyordu.
Gerçi umurumda da değildi.
Aslında sikilmek istiyordum... amıma gömülmüş bir yarrak istiyordum... içimi doldurmalarını istiyordum.
Bu yüzden külotumu kalçalarıma doğru sürüklediklerinde hiçbir direnç göstermedim. Bacaklarımı da kapatmadım, bu da külotun yayılmış bacaklarımın arasında gerilmesine neden olmuştu.
Berke'nin eli hızla kalçamın iç kısmına yerleşti ve yukarı doğru kaydı. Amıma ulaşan parmakları ıslaklığımla oynamak için özgürce amımın aralığına dalmıştı. Klitorisimi aradı ... buldu ... bastırdı ve elinin içinde gezdirmeye başladı.
"Mmm!" Kalçalarım sertçe sarsılırken inledim, içinden daha fazla şok dalgası geçiyordu.
" Aferin küçük sürtük," dedi Berke, parmakları yarığımdan aşağıya doğru kayarak açıklığıma doğru ilerledi ve bastırdı.
Ah siktir, diye inledi zihnim, ikinci bir kişinin bana böyle seslendiğini duymak ve bunun ateşimi daha da körüklediğini hissetmek.
Neler oluyor?
Ne yapıyorum ben?
Yine de bunu uzun süre düşünemedim.
Berke'nin parmağı içime girdi, parmağı labiama bastırana kadar battı. Geri çekerek ikinci bir parmak daha ekledi ve ikisini de içime itti. Tekrar geri çekerek parmaklarını amıma sokup çıkararak beni parmaklarıyla sikmeye başlamıştı.
"Mmm. Mmm," diyerek inledim, kalçalarım titriyordu.
"Hoşuna gitti mi, sürtük? Parmakla sikilmeyi seviyor musun?" Hırladı, parmakları pompalıyordu.
"Mmm," diye cevap verdim.
" Tabii ki seviyor," diye haykırdı Furkan.
Birkaç dakika daha orada diz çökmüştüm, iki erkek göğüslerimi avuçlarken ben de ağzımı ve elimi Kerem'in sertleşmiş sikinin üzerinde kullandım. Böyle bir durumda olabileceğim hiç aklıma gelmezdi ama işte olmuştum.
Ardından Kerem işleri bir sonraki seviyeye taşıma zamanının geldiğini açıkladı.
"Sanırım bu sürtüğün amcığına bir yarrak girmesi gerekiyor," dedi.
Heyecandan içim içime sığmıyor, beklentiyle inliyor ve bağırıyordum.
" Haklısın," diye kabul etti Berke.
"Hadi onu dört ayak üzerine çevirelim," dedi Kerem, ağzımı ondan ayırmak için at kuyruğumu kullanarak.
Üç erkek birlikte çalışarak beni hızla neredeyse tamamen döndürdüler ve aynı zamanda külotumu da çıkardılar ... son giysi parçam. Bacaklarımı açarak dört ayak üzerinde diz çöktüm, kıçım havada asılı dururken vücudum şevkle titriyor ve iri memelerim altımda hafifçe sallanıyordu, şişmiş meme uçlarım pembe şehvet kuleleri gibiydi.
"Siktir , çok ateşli hatun," dedi yeni bir ses.
Sinirlerim endişeyle çınlarken sese doğru baktım.
Burak ve başka bir erkek sandalyelerde oturmuş, bana bakıyorlardı. İçeri girdiklerini duymamıştım.
Ne kadar zamandır izledikleri, ne kadarını gördükleri hakkında hiçbir fikrim yoktu. Ama beni sikilirken izlemek üzere olduklarını biliyordum.
Bu fikir şehvetimi daha da arttırmıştı.
İzlenmek, izleyen erkeklerin benim hayalimle siklerini kaldırıyor olma duygusunu sevmiştim. Onlar bana bakarak belki de nasıl sikeceklerini hayal ederken, aslında benim arzularıma hizmet edeceklerinin farkında bile değillerdi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumuz için teşekkürler. Yorumunuzu inceledikten sonra, ticari kaygı içermiyorsa yayımlayacağım.