Banyo Tadilatı

Banyo Tadilatı
 
Eşim Helin banyoyu boyamam için durmadan ısrar ediyordu. Haklıydı da, banyonun boyanması gerekiyordu ancak boya yapmak benim için heyecan verici ev tadilatı projesi sayılmıyordu.

Birkaç günlük ısrarından sonra hafta sonu ufaktan başlamaya karar vermiştim. Tabii ki boyamadan önce banyodaki jaluzileri ve duvardaki rafları sökmem gerekecekti. İşe bunlarla başladım. Şimdi kısa bir ara verip komşumuzdan bahsedeyim.

Komşumuz Ali 40'lı yaşlarının ortasında yeni boşanmış biriydi. Ali Bey ile iyi anlaşmamıza rağmen, onunla sosyal olarak hiçbir şey paylaşmazdık. Birbirimize dostça davranırdık ama bunun dışında herkes kendi halindeydi. Komşumuzun karımı en azından çekici bulduğunu tahmin edebiliyordum. Karımla arka bahçemizdeyken Ali'nin defalarca Helin'in vücuduna baktığını görmüştüm. Tabii ki onu suçlayamam sonuçta Helin 30'lu yaşlarının ortasında, harika bir vücuda sahip, sevimli güzel bir kadındı, bu yüzden erkeklerin onu dikizlediğini görmek benim için alışılmadık bir durum değildi.

Tadilata geri dönersek,

Boya hazırlığı için jaluzileri söktüm, köşebentleri çıkardım ve duvarlardaki rafları söktüm. İlk olarak bazı kısımlarında ufak tamiratlar yapmam gerekiyordu. Bu tamirat beklediğimden daha uzun sürmüştü. Profesyonel ustaların veya daha becerikli adamların bunu kısa sürede yapacağını biliyorum ama ben öyle biri değilim. Bu yüzden tamirat kısımlarını bitirdikten sonra boyamayı bir sonraki hafta sonuna bırakmaya karar vermiştim. Evimizin tek banyosuydu ama bu haliyle de kullanılabilirdi. Pencerenin önünde olması gereken jaluzilerin olmaması, içerisinin apaçık hale getirdiğini düşünmemiştim bile.

O hafta böyle geçtmişti. Karım haa boya işini bitiremediğim için mutlu değildi ama o kadar erteleme sonrası işe başladığım için memnundu. Bir sonraki hafta sonu geldi ve Cumartesi gününün bir kısmında çalışmam gerekiyordu, Pazar günü de derbi maçı vardı ve ben de bir hafta daha bekleyebileceğine karar verdim.

Çok gönüllü olmadığım, boya işini ağırdan alıyordum.

Pazar gecesi Helin bana bir türlü banyoyu bitiremediğim için serzenişte bulunmaya başlamıştı

"Aşkım, lütfen önümüzdeki hafta sonu bitirmeye çalışır mısın?" dedi

“Tamam canım önümüzdeki hafta sonu bitireceğim. Bu hafta derbiyi kaçıramam canım” dedi

“Anlıyorum ama sanırım bu haliyle komşumuza fazla görünür haldeyiz.”

“Nasıl yani?”

“Bilmiyorum ama sanki duş alırken Ali beyin penceresinde bir gölge görmüş olabilirim” dedi mırıldanarak.

Bir anda şok olmuştum.


"izlendiğini ne zaman fark ettin?" Kekeledim.

"Birkaç gün önce duşa girdim. Bluzumu yeni çıkarmıştım ama sütyenim ve diğer her şeyim hâlâ üzerimdeydi. Pencereden dışarı baktım ve onun penceresinde oturup doğrudan banyoya doğru baktığını fark ettim. Bana mı bakıyordu yoksa sadece genel olarak bu tarafa mı bakıyordu emin değildim. Her neyse,görebildiğim tek şey ışığının kapalı olduğuydu. Gittiğini düşündüm ve soyunmaya devam ettim, kot pantolonumu çıkardım. Sadece sütyenim ve külotumla orada dururken, onun oturduğu pencerenin hemen yanında bir hareket fark ettiğimi sandım. Ne olduğundan ya da herhangi bir şey olup olmadığından emin değildim, bu yüzden dışarı uzun uzun baktım. Başka bir hareket görmedim, ama pencerenin hemen yanında oturan bir karaltı görebildiğimi düşündüm. Bunu söylemek çok zor  çünkü karanlıktı. Muhtemelen sadece hayal gücüm olduğunu düşünerek, sütyenimi ve külotumu çıkarıp duşa girdim. "

Şok içinde dinlerken karım gayet sakindi.

"Sonra dün duşa girdiğimde dışarı baktım. Işığı yanmıyordu ama yine de penceresinden onu gördüğümü düşündüm. duştan çıktıktan sonra, tam banyodan çıkmak üzereyken ışığı aniden kapattım, böylece dışarıyı daha iyi görebiliyordum. Gözlerim hala karanlığa alışmaya çalışıyordu ama onu ayağa kalkarken ve pencereden uzaklaşırken gördüğüme oldukça eminim. Yani gerçekten emin değilim ama sanırım beni izliyordu. Ve eğer öyleyse, beni çırılçıplak görmüş olmalı "

Beynimin içinde düşünceler birbirini kovalıyordu.

“Aşkım istersen hemen jaluzileri yeniden takabilirim.”


Karım beni şaşırtarak, bu haliyle de iyi olduğunu mırıldandı

"Bu saatten sonra, eğer izliyorsa zaten elimdeki her şeyi görmüştür, o yüzden artık pek bir önemi yok. Bir hafta daha fark etmez. Ama lütfen önümüzdeki hafta sonu banyoyu bitir. "dedi.

Aklımdan bir sürü düşünce ve soru geçiyordu. Gerçekten paniğe kapılmamasına sevinmiştim. Bir hafta daha sürmesi onun için o kadar da büyük bir mesele gibi görünmüyordu. Karımı gerçekten izleyip izlemediğini ve ne görebildiğini merak etmiştim. Karım geceleri, neredeyse her zaman saat 21.00 civarında duş alırdı, düşününce aslında büyük pencerelerin ne kadar fazla şey gösterebileceğini farketmiştim.

Belki de hayal ettiğim kadar kötü değildi.

“Tamam bebeğim. Gelecek hafta sonu boyayı bitirip perdeleri yeniden asacağım” dedikten  sonra biraz daha detaylı incelemek için banyoya girdim. Işığı kapalı bırakarak pencereye yaklaştım. Eğer gerçekten dikizliyorsa her şeyi görebileceğini fark etmiştim. Banyonun güney duvarında pencere ve saksı, doğu duvarında lavaboyla ayna ve kuzey duvarında da duş yer alıyordu. Büyük bir alan değildi. Banyo alanının ortasında, lavaboyu ya da aynayı kullanırken üstünü değiştirebileceği ya da ayakta durabileceği küçük bir alan vardı. Orada durduğunda, pencereden bakan herkes tarafından rahatlıkla görülebiliyordu. Ali beyin evinde bizimkiyle neredeyse aynı hizada ama belki bir metre daha yüksek birkaç pencere vardı. Evinin planını çok iyi bilmiyorum ama sanırım bunların ikisi de ofisindeydi. O pencerelerden bakıldığında herhalde çok net bir görüş açısına sahipti ve yaklaşık yarım metrelik farktan dolayı pervazın saklayabileceği şeyleri de görebilecekti. Üstelik evlerimiz arasında çok fazla boşluk da yoktu.

İlk duyduğumda komşumuzun karımı izliyor olabileceğine şaşırmış sonra kızmıştım. Fakat düşününce benim de tahrik olduğumu fark etmiştim. İzleyip izlemediğini kendim görmek istiyordum.

Ertesi akşam

“Aşkım bu akşam normal duşunu alırken bana ne yaptığını sözlü olarak söyle. Bende diğer pencereden bakıp bakmadığını anlamaya çalışacağım. Yanılıp yanılmadığını anlayabiliriz” dedim


Helin banyoya girmeden önce pencereden dışarı bakıyordum. Karşı pencerede zayıf bir ışığın yandığını fark etmiştim. Sanki karanlıkta bilgisayarında çalışıyormuş gibi görünüyordu. Helin banyoya girip ışığı yaktığında, karşı pencereye bir anda  çok fazla ışık yayıldı. Komşumuzun ayağa kalkıp sandalyesini yeniden konumlandırarak pencereden bizim eve baktığını gördüm.

"Şimdi soyunuyorum. Az önce tişörtümü ve şortumu çıkardım, şu an burada sütyenim ve külotumla duruyorum."

Pencereden dışarı bakıp da onu fark etmemesini hayal bile edemiyordum. Eminim iç çamaşırlarının içinde muhteşem görünüyordu. Helin'e ne söylemem gerektiğini düşünüyordum. Daha fazla soyunmasını engelleyebilir ve komşumuzun onu tekrar çıplak görmesini engelleyebilirdim. Ya da komşumuzun karımın vücudunu tüm güzelliğiyle göreceğini bilerek devam etmesine izin verebilirdim. Hiçbir şey yapmazsam, gözlerinin yakında karımın çıplak ve seksi vücudunu göreceğini bilmek inanılmaz bir duyguydu.

"İzliyor mu?" diye sordu.

O an gerçeğin ortaya çıktığı andı. "Emin değilim," diye yalan söyledim. "Devam et."

"Tamam, sütyenimi açıyorum. Şimdi çıkardım ve pencerenin önünde üstsüz duruyorum."

Komşumuz Ali'nin şimdi benim karımın çıplak göğüslerine baktığına inanamıyordum. Arka bahçemizde onu izlerken şimdi ona karımın çıplak göğüslerini görme fırsatı veriliyordu.

"Külotumu çıkarıyorum. Tamam, şimdi tamamen çıplağım lavabonun önünde duruyorum."

Orada durması, pencereye dik konumda olması ve çıplak vücudunu profilden görebilmesi anlamına geliyordu. Hareket etmediğine bakılırsa, onu göz ucuyla süzüyordu.

"Şimdi arkamı döneceğim ve duş için suyu açacağım."

Arkasını dönmek, komşumuza küçük poposunu göstermek anlamına geliyordu. Duş kapısının kayarak açıldığını ve suyun açıldığını duyabiliyordum. Suyu ayarlarken kesinlikle eğilmişti. Doğru sıcaklığı yakalamak için çalışırken göğüslerinin biraz sallandığını hayal edebiliyordum.

"Duşa giriyorum."

Kapının kayarak kapandığını duydum. Buzlu cam duş kapımız çok şeffaf değildi, bu yüzden muhtemelen duş alan bir figür görebiliyordu ama daha fazlasını göremiyordu. Bu arada Ali pencereden uzaklaşıp ofise giren ışıktan onun odadan çıktığını tahmin edebiliyordum. Bir dakika sonra geri döndü ve tekrar pencerenin önündeki yerini aldı. Suyun kesildiğini ve duş kapısının açıldığını duydum. Kapının açılmasıyla birlikte komşumuz, karımın sırılsıklam vücudunu tam karşıdan görebilirdi.

"Duşumu bitirdim. Şimdi kurulanacağım."

Gördüğü manzarayı ancak hayal edebilirdim. Karım pencerenin önünde çırılçıplak durmuş, ıslak vücudunun üzerinde bir havluyu ileri geri kaydırıyordu. Sırtını kurulamak için arkasına uzandığını, omuzlarını ve göğüslerini öne doğru ittiğini düşündüm.
Karım tüm bunları komşumuzun kendisini izlediğini bilerek ya da bundan şüphelenerek yapıyordu. Yine de kendini teşhir etmeye devam etmesini garip bir şekilde tahrik edici bulmuştum. Komşumuzun her şeyi gördüğü için göreceği yeni bir şey olmadığı doğruydu, ama karımın izlenmekten hoşlanıp hoşlanmadığını merak etmeye başladım.

Bu yaşlı adamın ilgisi onu heyecanlandırıyor muydu?

"Kurulanmam bitti artık. Aynanın karşısında saçımı tarıyorum"

Bu bana biraz garip geldi. Saçlarını genellikle aynanın önünde taradığı doğruydu ama bu neredeyse her zaman giyindikten SONRA olurdu.


Banyonun ışığının söndüğünü duyduğumda

"Bitti!" diye bağırdı.

Röntgencimiz tünediği yerden uzaklaşırken pencereyi gözetledim. Ali beyin ofisinin ışığı yanıyordu. Zamanlama, röntgencinin gece boyunca bakışlarının odağında karımın olduğuna şüphe bırakmıyordu.

Kimsenin görmediği yatak odamızda giyindikten sonra Helin bana Ali'nin izleyip izlemediğini sordu. Sıradan bir merak tonu kullansa da sesindeki heyecanı sezmiştim.

"Ali bey sen içerideyken çoğu zaman dışarı bakıyordu ve sen ışığı kapattıktan sonra pencereden uzaklaştı, yani evet, seni izliyor gibi görünüyor" dedim.

Soğukkanlı davrandı ama dudaklarında küçük bir gülümseme yakaladığımı düşündüm.

“Gidip onunla konuşmam lazım sanırım” dedim

"Ne diyeceksin ki, kendi penceresinden dışarı bakmamasını söyleyemezsin! Sadece bir hafta daha olacak ve daha önce çıplak bir kadın görmemiş değil, benden bahsetmiyorum bile. Bakmak istiyorsa, buyursun baksın." dedi

Aynı soğukkanlılıkla tepki versem de kafamın içinde her şeyi sindirmek için çok çalışıyordum. Karım komşumuzun kendisini tamamen çıplak görmesine aldırış etmiyormuş gibi davranıyordu. Önümüzdeki hafta boyunca bunları tekrar tekrar görecek olması onu rahatsız etmiyordu. Dahası, belki de komşumuzun kendisini izlemesinden hoşlandığına dair ince ipuçları veriyordu.



Ertesi akşam her zamanki gibi  duş almaya gitti. Komşumuzun karımı izlemesini izlemek için diğer odaya gizlice girdim. Helin normal davrandığı için ben de aynısını yapmak istiyordum.

Bu nedenle bu sefer Helin'den canlı anlatımı dinleyemedim ama sahne benzer olmalıydı. Ali daha önce olduğu gibi izledi ve tüm gösteri boyunca orada kaldı. Belli ki onun soyunmasını ve çıplak vücudunu etrafta dolaştırmasını izlemekten sıkılmamıştı. Bu sefer saçlarını taramak için uzun zaman harcamış gibi görünüyordu ama genelde zaman tutmadığım için emin olamadım. O akşam karım izlendiğine dair bir şey söylemedi ama yatakta her zamankinden daha ateşli sevişmiştik.

Salı günü tekrar izleyip izlemeyeceğini merak ediyordum.

Ne de olsa, bir çıplak kadına ne kadar süre boyunca bakabilirsiniz ki?

Ama karım saat dokuz sularında ışığı yaktığında Ali gösteriye hazır görünüyordu. Elime bir dürbün almıştım çünkü mümkünse daha iyi görebilmek istiyordum. Ali'nin penceresine baktım ve onun da bir dürbün çıkardığını ve banyoda karımı izlediğini gördüm. Onu çok iyi görmek için dürbüne ihtiyacı olacağını sanmıyordum ama sanırım Helin'in çıplaklığını daha iyi görmek istiyordu. Sonra ayağa kalktı ve pencereden yaklaşık bir adım ötede bir şeyle oynuyor gibiydi. Bunun tripod üzerinde duran bir video kamera olduğunu hemen fark ettim!
Piç herif çıplak karımı kaydediyordu!

Artık bu konuda bir şey yapmak için çok geçti ama komşumuzun çıplak karımı videoya çekmesi konusunda ne hissettiğimden emin değildim!

Helin'e söylemeli miyim diye düşünüyordum.

O akşam daha sonra Helin bana komşumuzun hala onu izleyip izlemediğini fark edip etmediğimi sordu. Yalan söyledim

"Bir keresinde dışarı baktım ve oradaydı, yani hâlâ izliyor gibi görünüyor." Belli ki o da bunun önemli bir şey olmadığını düşünüyordu.

"Anladım" dedi kuru bir sesle.

Vücudunu göstermekten hoşlandığı ama benim bunu bilmemi istemediği açıktı. Belki de kıskançlıktan ya da sapkınlık yaptığını düşüneceğimden endişe ediyordu. Gerçekte ise
onun teşhirini tahrik edici buluyordum, bu yüzden onun da bunu nasıl yapabileceğini anlamak kolaydı. Ama şimdilik ikimiz de bu teşhirin kasıtsız, kaçınılmaz ve önemli bir şey değilmiş gibi davrandığımız bir oyun oynuyorduk.

Çarşamba gecesi, saat 21:00'den hemen önce, Ali'nin arabasının garaj yolunda olmadığını fark ettim. Helin'i izlemekten daha önemli bir işi varmış gibi görünüyordu. Neredeyse hayal kırıklığına uğrayacaktım. Sonra aklıma bunun onun ne görebildiğini anlamak için bir fırsat olduğu geldi. Evine zorla girmeyecektim. Ama kolayca bahçesine girebilir ve hiç değilse banyonun ne kadar aydınlık olduğunu görebilirdim.

Gizlice dışarı çıktım ve bahçesine girdim.

Yukarı baktım ve gördüğüm manzara karşısında hayrete düştüm.

Her şeyden önce, banyo o kadar aydınlıktı ki dikkatinizi çekmek için yalvarıyordu. Kimsenin arkada dolaşmak için bir nedeni olmamasına rağmen, eğer biri oradan geçerse, gözleri doğal olarak parlak pencereye çekilecekti. İkincisi, bu açıdan banyonun tavanından başka bir şey görebileceğimden emin değildim,

Helin'in belden yukarısını açıkça görebiliyordum.

Pencerenin önünde durmuş, dışarıya bakıyordu ve üzerinde sadece dantelli bir sütyen vardı. Sonra arkasına uzandı ve sütyenini çıkardı.

Göğüsleri ortaya çıkmıştı.

Hâlâ pencereye bakıyordu.

Görünürlüğünü kısıtlamak için çaba sarf etmemekle kalmıyor, kasten komşumuza gösteri sunmaya çalışıyor gibiydi. Kollarını başının üzerine uzatıp gerinerek göğüslerini dışarı ve pencereye doğru ittiğinde bu daha da belirgin hale geldi.

Soyunma sürecini gerçekten uzatıyordu.

Yavaşça eğildi ve külotunu çıkarıyor gibi görünüyordu. Tabii ki bunu gerçekten göremiyordum ama hayal etmek zor değildi. Aynadaki yansımasına bakarak ve banyomuzda amaçsızca dolaşarak birkaç dakika geçirdikten sonra duşa doğru döndü. Ben sadece kürek kemiklerini ve üstünü görebiliyordum ama Ali bey çok daha fazlasını görebilirdi. Duşta birkaç dakika geçirdikten sonra ıslak ve parıl parıl parlayarak çıkmıştı. Kurulanmaya başladığında sadece göğüslerinin üst kısmını görebiliyordum. Vücudunu kuruladıktan sonra pencereye yaklaştı ve saçlarını kurutmaya başladı. Havluyu saçlarının arasından geçirirken yüzünün pencereye dönük olması dikkat çekiciydi. Göğüsleri pencereden sadece birkaç santim uzakta sallanıyordu. Dolaptan bir fırça çıkardı ve saçlarını yavaşça taramaya başladı. Şimdi öncelikle aynaya bakıyordu ama göğüslerinin yandan görünümü harikaydı. Birkaç dakika boyunca saçlarını fırçalarken göğüsleri hafifçe sallandı. Kendini bu şekilde teşhir ettiğine, komşumuza bilerek cinsel bölgelerinin görüntüsünü sunduğuna inanamıyordum.

Ya da en azından o öyle sanıyordu çünkü Ali orada değildi.

Perşembe akşamı Ali yine evdeydi ve karımın daha fazla videosunu kaydediyordu. Nispeten olaysızdı ama yine de izlemek için kendi pencereme çekildim.

Bir ay daha devam etseydi muhtemelen her gece izlerdim.

Cuma akşamı yaklaşırken ikimiz de bunun muhtemelen son gece olduğunu biliyorduk çünkü birkaç kez Cumartesi günü boya yapacağımı söylemiştim. Helin'in duşunun önceki gecelerde olduğu gibi geçmesini bekliyordum. Rutin duş zamanı yaklaşırken Ali'nin karımı izleyip kayda almasını izlemeye hazırlandım. Helin'in farklı bir fikri vardı. Helin banyoya girdi ve ışığı açtı. Birkaç dakika sonra banyonun kapısını açtı

“Aşkım gelir misin?” diye bana seslendi

Banyoya gittiğimde, kapının girişinde sütyeni ve külotuyla duruyordu.

"Neyin var, Tatlım?" diye sordum.

"Yok bir şey, benimle duş alır mısın?” diye cevap verirken seksi bakışlarını takınmıştı.

"Mmmmm,,, Bilemiyorum..... muhtemelen hala izliyordur," diye cevap verdim bariz bir belirsizlikle.

İki arada bir derede kalmıştım. Ali'nin beni çıplak görmesini ya da beni çıplak olarak kaydetmesini gerçekten hiç istemiyordum. Aynı zamanda karım da çok seksi görünüyordu. Daha önce onunla duş alma isteğini hiç geri çevirmemiştim ve şimdi de ona karşı koyabileceğimden emin değildim. Ortak duşlarımız neredeyse her zaman seksle sonuçlanıyordu. Şu anda da, bunu arzuluyordum.

"Onun eğlencemize engel olmasına izin vermeyeceksin, değil mi?" diye sordu biraz somurtarak.

İşte bu kadar. Pes ettim.

Beni banyoya doğru çekmeye başlarken onu yakaladım ve öptüm.

Kapıyı tekmeleyerek kapattım.

Helin kot pantolonumu çıkarmaya çalışırken ben de gömleğimin düğmelerini açmaya başladım. Çok geçmeden boxerıma kadar indirmiştim. Biraz daha öpüştük ve sütyenini çıkarmak için ellerimi onun arkasına kaydırdım. Sütyeni yere bıraktığımda Helin göğüslerini bana doğru dikleştirdi.

Ben onları okşarken o bundan farklı bir zevk alıyor gibiydi.

Birden aklıma onları sadece bana değil, komşumuza da sergilediği geldi. Bir elimle sırtının küçük kısmını destekledim ve diğer elimle bir memesini yakalamak için öne uzandım. Ağzımı aşağı indirip meme ucunu bir süre emmekten kendimi alamamıştım. Onu bıraktım ve Helin hemen ellerini belime götürdü ve külotumu ayak bileklerime kadar çekti. Onları ayağımdan çıkardım ve komşumuzun sikime baktığı yönündeki istenmeyen düşünceyi çabucak kafamdan attım. Uzanıp iki elimle külotunu yakaladım ve aşağıya doğru çektim,

İkimiz de pencerenin önünde çırılçıplak duruyorduk.

Çok tahrik olmuştum, bu yüzden Helin'i sertçe kendime çektim ve tutkuyla öpmeye başladım.

Yoğunluk her saniye artıyordu, bu yüzden Helin beni öpmeyi bıraktı ve beni duşa doğru çekmeye başladı. Suyu açmak için eğildiğinde aklımda tek bir şey vardı. Kendimi kontrol etmem çok zor oldu ama suyu doğru sıcaklığa getirmesini beklemeyi başardım.

Duşa girdik ve kapıyı kapattık. Komşumuzun artık pek bir şey göremediğini biliyordum. Karım ve ben birbirimizi romantik bir şekilde sabunla köpürttük. Sabunlu göğüsleri ve poposu parmaklarımda harika hissettiriyordu. Üzerindeki her şey parmaklarımda harika hissettiriyordu.

Ellerimi vücudunda aşağı yukarı gezdirirken gerçekten tahrik olmuştum. Göğsüme, sırtıma ve bacaklarıma dokunuşu da harika hissettiriyordu.

Tüm zaman boyunca sert kalmıştım.

Durulandık ve duşu kapattık.

Duştan çıktık ve kurulanmaya başladık. Helin önümde durmuş, pencereye bakıyordu. Ali'nin onun vücuduna bakışı muhteşem olmalıydı. Ben kurulanırken, karım arkasını dönerek poposunu kasıklama dayamıştı.

Bu tesadüf değildi. Kollarımı etrafından dolanıp göğüslerini avuçladım ve boynunu öptüm. Helin kıçını sikime sürtmeye devam ediyordu.

Hızla onun içinde olmam gereken kırılma noktama ulaşıyordum. Onu nazikçe öne doğru domalttım ve sonra sikimi onun ıslak amına hızla soktum.
Biraz hızlı davrandığımdan karım öne doğru tökezleyerek ellerini pencerenin iki yanına koyarak kendini desteklemek zorunda kalmıştı. Onun içinde olmak o kadar iyi hissettiriyordu ki, komşumuzun yada başkasının görüyor olması gereken manzaranın farkında bile değildim. Arkasından sikmeye başladığımda göğüslerinin pencerenin önünde şiddetle sallanmasına neden oluyordum. Ali bey tarafından izlenmekten hoşlandığını düşünmek heyecanımı daha da artırıyordu.

Hafta boyunca düzenli olarak seks yapmış olsak da, bunun yanında hiçbir şeydi. Nedense, bütün hafta boyunca içimde biriken cinsel enerji şimdi serbest kalıyordu ve bu harika bir histi.

Onu saatlerce bu şekilde siktiğimi söylemeyi çok isterdim ama gerçek şu ki o kadar tahrik olmuştum ki sadece birkaç dakika dayanabildim.

Boşaldıktan sonra içinden çıktım ve dudaklarından öpmek için ona döndüm. Gözlerindeki bakış bana tatmin olmasa da onun da son derece tahrik olduğunu söyledi. Temizlendik ve daha fazla sevişebilmek için yatak odasına yöneldik.

Cumartesi günü söz verdiğim gibi yaptım ve banyoyu boyadım. O akşam jaluzi çubuğunu ve jaluzileri taktım.

Nihayet mahremiyet banyomuza geri dönmüştü. Her ne kadar karım hayal kırıklığını iyi saklasa da banyoyu boyamak için gösterdiğim çabadan dolayı bana teşekkür etmişti. Ancak boya işi hakkında çok fazla düşündüğümüzü sanmıyorum.

Karımın başkaları tarafından görülmesinden hoşlandığımı ve bu konuda birbirimize açık olmasak bile onun da hoşlandığını keşfetmiştim.

Onun başkaları tarafından tekrar görülmesini sağlamanın yollarını düşünmeye başlamıştım bile.