(084) Değişen Evlilik Hayatım etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
(084) Değişen Evlilik Hayatım etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Değişen Evlilik Hayatım

 

< Alıntıdır >

Bölüm 1

Ben Emel, 26 yaşındayım ve yeni evliyim, henüz çocuğum yok. Evlenince kocamla aynı kamu kurumunda çalışmaya başladım. İşyerindeki kadınlar hep bizim birimin müdüründen bahsediyordu. Bizim birimin müdürü Erdal bey 1.90 boylarında, iri yapılı ve yakışıklı birisidir. Adam evli ve 2 çocuk babasıydı, ama anlatılanlara göre çok çapkın birisiymiş. Tabii (Bizi sikti!) diye anlatmıyorlardı, ama, 

"Müdür çok hovarda!" , Adam seks hastası!" falan diyorlardı. Bu da benim çok ilgimi çekiyordu, çünkü kocam sekste tam bir hayal kırıklığı idi, her seferinde ben daha orgazm olmadan boşalıyordu...

Kurumun dışarı görevi olduğunda kocam aynı zamanda Erdal beyin şöförlüğünü de yapıyordu. Kocamın anlattığına göre, bir keresinde Erdal bey ve bayan şefimiz Gülsüm hanımla birlikte dışarı görevine çıkmışlar. Onlar arabanın arka koltuğuna oturmuşlar. Piknik alanı yanından geçerlerken Erdal bey kocamdan arabayı ıssız bir yere park etmesini ve dışarıda yarım saat dolaşıp gelmesini istemiş. Kocam park edip arabadan inmiş. Oradan biraz uzaklaşıp çalılıkların arkasına saklanmış ve Erdal beyin Gülsüm hanımı arabanın içinde siktiğine bizzat şahit olmuş. Kocam, 

"Bizim müdürde nasıl bir yarak varsa artık, Gülsüm hanım yerken öküz gibi bağırıyordu!" deyince, ben Erdal beyin yarağını iyiden iyiye merak eder olmuştum...

Kiradan kurtulup krediyle satın aldığımız yeni evimize taşınınca, Erdal bey, karısı ve çocukları ile birlikte hayırlı olsun ziyaretine geldiler. Akşamdan gece yarısına kadar uzun uzun sohbet ettik. Daha sonra ailece birbirimize gidip gelmeye başladık. Erdal beyin bana çapkın bakışları resmen içimi eritiyordu. Kocamın altına yattığımda bile Erdal beyin beni siktiğini hayal ediyordum. Hemen hemen her 2-3 günde ya onların evinde ya bizim evde buluşup okey oynuyorduk. İlk kez okey oynadığımızda kim kimle ortak olacak diye taş çekmiştik, Erdal beyle ben, karısıyla da kocam ortak oldu. Ondan sonra her okey oyunun da aynı düzende devam ettik...



Erdal bey'in bana ilk teması, karşılıklı okey oynarken masanın altından ayaklarıma ayağı ile dokunması ile başladı. Ben ses çıkarmayınca ayağı ile yavaş yavaş bacaklarımı okşar oldu. Hem çok heyecanlanıyordum, hem de karısı veya kocam durumu anlayacak diye korkuyordum. Bir akşam yine okey oynarken ilk parti bitmiş, ben çayları tazelemek için mutfağa gitmiştim. Erdal bey de lavaboya gitme bahanesi ile mutfağa geldi. Bana arkadan sarıldıı. O gün üzerimde etek vardı, eteğimi kaldırıp amımı okşarken boynuma öpücükler konduruyordu. Heyecandan ve korkudan ölebilirdim. 

"Erdal yapma, bir gören olacak!" diyordum, ama o durmuyor amımı okşamaya devam ediyordu. Külotumun ıslandığını fark edince, 

"Birlikte evden çıkalım mı?" dedi. 

"Nasıl olacak?" dedim. 

"Ben ayarlarım merak etme!" deyip mutfaktan çıktı. Ben de çayları alarak salona gittim.



Erdal, "Bedavaya oyun oynuyoruz, hadi tatlı ve dondurmasına oynayalım. Yenilen hemen alsın gelsin. Var mısınız?" dedi. Kocam hemen, 

"Olur, ben varım!" dedi. Erdal'ın karısı da, 

"Tamam!" deyince başladık oynamaya. Sonuçta Erdal'ın gayretiyle biz bilerek yenildik. Kocam dalga geçerek, 

"Hadi dondurmayı ve tatlıyı alın gelin!" diye ısrar etmeye başladı. Zavallı kocam farkında olmadan benim sikilmem için uğraşıyordu. Erdal tam profesyonel hovardaydı, 

"Yaa şimdi kim gidecek..." falan diyor, kocam ise, 

"Yenildiniz işte, gidin alın!" diye ısrar ediyordu. Erdal sonunda, 

"Tamam, hadi gidip alalım Emel, değilse bunların dilinden kurtulamayacağız!" dedi.



Erdal ile birlikte evden çıkıp arabasına bindik. Evimize yakın bir ağaçlık bir alan vardı, oraya çekip park etti arabayı. Telefonla tanıdığı bir pastaneyi aradı, dondurma ve tatlı siparişlerini verdi, paket yapmalarını, hazır olunca mesaj atmalarını söyledi. Telefonu kapatır kapatmaz dudaklarıma yumuldu. Deli gibi öpüşürken bir eliyle amımı, diğer eliyle de memelerimi okşuyordu. 

"Fazla vaktimiz yok!" dedi ve arka koltuğa geçtik. Zaten üzerimde bir tişört altımda da etek vardı. Eteği yukarı topladı, külotumu çıkardı, sütyenimi de aşağı alarak memelerimi ortaya çıkardı. Memelerimi somuruyor, amıma da parmaklarını sokuyordu. Sonra beni koltuğa uzatarak bir bacağımı ön koltuğun başlığına koydu, diğer bacağımı da arka koltuğun üstüne koydu ve amımı yalamaya başladı. Bu beni daha da azdırmıştı, 

"Hadi sik artık!" diye inliyordum...



Sonra kemerini çözdü, pantolunu indirip bacak arama yanaştı. Sırt üstü yattığım için o çok merak ettiğim yarağını görememiştim, ama yarağının başını amıma dayadığında büyük olduğunu anladım. Vazgeçmek için artık çok geçti. Yarağının başını soktuğunda amım yarıldı sandım, gözlerim karardı, soluğum kesildi. Yarağını amıma bastırdıkça ben iki elimle Erdal'ı üzerimden ittirmeye çalışıyordum, ama nafile. 

"Lütfen Erdal, yavaş!" dediğimde, 

"İşyerinde sikmediğim kadın kalmadı, bu yarağı yiyen vazgeçemiyor, şimdi keyfini çıkar!" deyip köklediği gibi sikmeye başladı. Bas bas bağırıyordum, ama Erdal durmuyor, aksine sert sert pompalıyor, taşakları götüme çarpıyordu. 

"Seni ilk gördüğümde azdırdın beni orospu. Pısırık kocan senin hakkını veremiyordur, seni yarağa doyuracağım, benim orospum olacaksın, fahişem olacaksın artık!" diyordu sikerken...



Pastaneden paketin hazır olduğuna dair mesaj gelene kadar sikti. Sonra amıma öyle bir boşaldı ki anlatamam. O boşalırken ben de orgazm oldum. Korunmuyordum. Fakat o an bunu düşünememiştim.  Dudaklarıma yapıştı, dudaklarımı somura somura öperken, yarağı içimde bir müddet öylece kaldık. Sonra yarağını amımdan çıkarıp doğruldu. Ben de doğrulup yarağına baktım. Böyle yarağı ancak porno filmlerde görmüştüm. Yarağını tuttum, yarı sertti, ama halen kocamandı. Erdal, 

“Kedinin ciğere baktığı gibi bakma, yala hadi!" deyince eğilip ağzıma aldım, iyice emip temizledim. Sonra Erdal’ın dölleri içimden sızaken, külotumu giydim ve toparlandık. Acele ederek pastaneden paketi alıp eve döndük.



Evde tatlıyı ve dondurmayı yedik. Gece yarısı olmuştu, Erdal ve karısını uğurladıktan sonra ortalığı toparlayıp kocamla yatağa girdik. Bedava tatlı ve dondurmadan dolayı kocamın keyfi yerindeydi. Siki de kalkmıştı ve sikişmek istiyordu. Aslında hiç sikişecek halde değildim, hem amımda halen Erdal'in dölleri vardı ve kocam amıma girdiğinde bunu anlayabilirdi. Bazen ısrarlarına dayanamayıp kocama götten de veriyordum. 

"Bu gece götten istiyorum aşkım!" deyip arkamı döndüm. Kocamın canına minnet, normalde kendisi yalvarır beni götten sikmek için. Hemen soktu sikini götüme ve sikmeye başladı. Her zamanki gibi de çok çabuk boşaldı. O gece amımı Erdal, götümü de kocam döllemişti...

Ertesi gün işyerinde dosyaları imzalatmak için Erdal'ın odasına girdim. Dosyaları masasına koyduğumda, Erdal, 

"Emel dün gece harikaydı, sana doyamadım!" dedi. 

"Ben de sana doymadım, ama dikkat etmemiz lazım, kocam durumu anlamasın!" dedim. Erdal, 

"Tamam, dikkatli oluruz! Seni şu an çok arzuluyorum, istersen ortam yaratıp sevişelim mi?" dedi. 

"Nasıl olacak?" dedim. 

"Sen kocana git, izin aldığını ve çarşıya gideceğini söyleyip çık. Ben de çıkacağım, bir tanıdığımın garsoniyer evi var, bende de anahtarı var, oraya gideriz!" dedi. 

"Tamam!" dedim ve odasından ayrıldım. Kocamın yanına varıp, 

"Aşkım, ben müdür beyden izin aldım, alışverişe çıkacağım!" dedim ve çıktım. Yürüyerek işyerinden biraz uzaklaştım, Erdal arabası ile geldi ve beni aldı. Sonra dediği garsoniyere gittik. Burası büyük bir site içerisinde 5. katta bir daire idi.

Anahtarla kapıyı açıp içeri girdiğimizde bir odadan sesler geliyordu. Biraz sessiz kalıp dinledik. Birileri yan odada sikişiyordu, ahh, ohh diye sesler geliyordu. Kime ait olduğunu bilmediğim ve içeride kimin kiminle sikiştiğini bilmediğim bir evdeydim. Biraz tedirgin olmuştum, 

"Korkuyorum Erdal, hadi gidelim!" dedim. Erdal, 

"Korkulacak birşey yok aşkım, burası bir garsiyoner, arkadaş kadın atmştır eve, hadi biz de şu odaya girelim!" dedi ve girdik, kapıyı kapattık. Yatağın büyüklüğü dikkatimi çekti, benim yatak odamdaki yataktan daha büyüktü.



Erdal dudaklarıma yumuldu, dudaklarımı sömürüyordu. Bense halen tedirgindim. Ama Erdal'ın ateşli öpüşmesine daha fazla kayıtsız kalamadım ve karşılık vermeye başladım. Erdal beni hem öpüyor hem de soymaya çalışıyordu. Pantolonumu, bluzumu, sütyenimi ve külotumu bir çırpıda çıkardı. Ayakta beni resmen yiyordu. Memelerimi emerken, ufak ufak dişliyor, elleri de boş durmuyor, amımı götümü okşuyor, parmaklıyordu. Ben de onun kemerini çözüp pantolonunu ayaklarına indirdim. Boxerin içine elimi sokup yarağını avuçladım, taş gibi sertti. Boxeri aşağı indirince yarağı bir yay gibi göbeğine çarptı. Beklemeden ağzıma aldım. Yarağının başını dondurma yalar gibi yalıyor ve Erdal'ı çıldırtıyordum.



Erdal daha fazla dayanamadı, beni kucakladığı gibi yatağa yatırdı. Kendi üzerinde ne varsa soyundu ve beni yatağın kenarına çekti. Bacaklarımı tutarak yana doğru açtı, amım tabak gibi ortaya çıktı. Bacağımın birisini omzuna aldı, diğer bacağımı da eli ile ayırmaya devam etti. Bir eliyle yarağını amıma yerleştirdi. Yarağın başı amıma girerken yine zorlandım. Yarak amıma kaymaya devam ederken amım iyice gerildi. Acı ile zevk arası bir duygu içerisindeyim, derin derin nefes alıyor, kendimi kasmamaya çalışıyordum. Erdal bir anda sert bir şekilde kökleyince, 

"Ahhh!" diye bağırdım, amım yırtıldı sandım. Erdal sert sert sokup çıkarıp aniden köklüyor, bense bas bas bağırıyordum. Erdal durmadan yorulmadan köklerken, 

"Yavaş lütfen, yırtıldım, amımı parçaladın!" diye söyleniyordum. Erdal, 

"Dün gece arabada dar alanda sağlam sikemedim seni, şimdi affetmem, bu açılmamış amcığı yarağa doyuracağım orospum!" diyerek dudaklarıma yapıştı. Hem dudaklarımı öpüyor, hemde seri şekilde yarağını amıma köklüyordu. Ben diğer odadakileri falan unutmuştum, bas bas bağırıyor, orgazm üstüne orgazm olurken de zevkle inliyordum. Böyle bir zevk tatmamıştım daha önce...



15-20 dakika beni inlete inlete siktikten sonra Erdal bir anda hızlandı ve amımdan bir anda çekip eliyle yarağını tutup ağzıma yaklaştırdı. Ağzıma yarağının başını almamla böğüre böğüre boşalmaya başladı. Ben döllerini yutmaya çalışıyordum, ama öyle yoğun boşalıyordu ki, ağzımın kenarından dölleri taşıyordu. O esnada odamızın kapısı açıldı, tanımadığım çırılçıplak bir adam, "

Oooo, Erdal şampanyayı patlattım Emel'e içiriyor!" dedi. Ben telaşla Erdal'ın yarağını ağzımdan çıkarıp nevresimi üzerime çektim. Benim şaşkınlığım geçmeden, benimle aynı yerde çalışan Esma da çırılçıplak odaya girdi. (Sonradan öğrendim, az önce Esma'nın yan odada sikiştiği adam da diğer şubenin müdürü Cevat imiş). Ben Erdal'la sikiştiğimi kimse bilmesin derken onlara suçüstü yakalanmıştım. Esma da evli ve çocuklu bir kadındı. Erdal'ın hovarda olduğunu bana anlatan kadınlardan biriydi ve üstelik işyerinde kocamın yan masasında oturuyordu.



Ben telaştan ne yapacağımı bilmezken, Erdal hiç istifini bozmadan yarağını sallayarak, 

"Esma, özledin mi bunu?" dedi. Esma da, 

"O yarak özlenmez mi, tabii özledim!" diyerek geldi ve Erdal'ın yarağını tutup ağzına aldı, başladı yalamaya. Bense nevresimi boğazıma kadar çekmiş olanları izliyordum ve utanç içerisindeydim. Esma Erdal'ın yarağını yalarken Cevat da benim yanıma geldi. Ne yapacağımı şaşırmıştım ve bir şey de diyemiyordum. Cevat baş ucuma dikilerek nevresimi üzerimden çekti ve amımı okşamaya başladı. Amımı okşarken de eğilip memelerimi öpmeye başladı. Anlaşılan farkında olmadan ortama düşmüştüm. Olayın akışına kendimi bırakmaktan başka yapacak bir şeyim yoktu. Cevat bir süre amımı okşayıp memelerimi emdikten sonra doğrulup yarağını ağzıma uzattı. Erdal'ın yarağının yarısı kadar bir şeydi. Aldım ağzıma ve yalamaya başladım. Yalarken de bir yandan da Erdal ile Esma'ya bakıyordum. Erdal Esma'yı domaltıp inlete inlete sikmeye başlamıştı bile. Adam yorulmak nedir bilmiyordu, sanki biraz önce beni hayvanca siken kendisi değilmiş gibi halen enerji doluydu...

Bir müddet sonra Esma böğürerek kendini öne attı, sanki elektrik çarpmış gibi titreyerek yatağa yüz üstü yattı kaldı. Esma orgazm olmuştu, ama Erdal daha boşalmamıştı, yarağı halen kazık gibi duruyordu. Yarağını sıvazlayarak benim yanıma uzandı. Beni üstüne çekti ve yarağının üstüne oturttu. Alttan amıma yarağını soktu ve sert sert köklemeye başladı. Cevat arkama geçip Esma'dan yağ şişesini getirmesini isteyince götüme gireceğini anladım. Gerçi yarağı büyük değildi ve kocamdan alışıktım, fakat amımda kazık gibi bir yarak varken, bir yarak da götüme alamazdım. 

"Yapma lütfen, alamam!" dedim. Cevat pişkince, 

"Alırsın yavrum, alamam diyen nicelerini siktik, şimdi kendileri istiyor!" dedi. Esma yağ şişesini getirmiş, parmakları ile göt deliğime sürmeye başlamıştı. Parmağını deliğime sokup yağı iyice göt deliğime yedirerek sürdü. Sonra Cevat'ın yarrağına da sürdü.



Cevat yarağını götüme yanaştırınca Erdal da amıma pompalamayı durdurdu. Cevat yarağını götüme soktuğunda acayip canım yanmıştı, amım götüm aynı anda yırtıldı sandım. Ben bağırınca Erdal dudaklarıma dudaklarını yapıştırdı. Az sonra sikmeye başladılar. Acı ile karışık zevkten beynim uyuştu. Amımda kocaman yarak, götümde de başka bir yarak, biri giriyor biri çıkıyordu. Olamazdı böyle zevk. Esma da memelerimi okşamaya başladı, o anda nasıl bir zevk dalgasına kapıldım anlatamam...



Kaç dakika siktiler bilmiyorum. Bir süre sonra Cevat, 

"Ben geliyorum ortak!" diyerek götümün içine boşaldı. Yarağını götümden çıkarıınca Erdal da bir anda hızlandı ve amıma boşalmaya başladı. Erdal'ın da boşalması bitince yarağın üzerinden kalkıp yatağa yan devrildim. Amımdan götümden döller akıyordu...



Biraz acısa da harika bir sikiş olmuştu. Ama sorun bundan sonra ne olacağı idi. Ben Erdal ile sikişmemizin sır kalması için uğraşırken, bu sırrı Esma ve Cevat da öğrenmiş oldu, üstelik hepimiz aynı kurumda çalışıyorduk. Tek tesellim herkesin evli ve çocuklarının olması idi. Benim henüz çocuğum yoktu, ama yeni evli bir kadın olarak çok kısa sürede kocamı aldatmış, ayrıca grup seks bile yapmıştım, kendime inanamıyordum. Ben bunları düşünürken hepimiz yatakta uzanıp kalmıştık...



Biraz dinlendikten sonra Erdal Esma'ya, 

"Yarağımı kaldır bakalım!" dedi. Esma da hemen yarağını yalamaya başladı. Cevat,

 "Benden bu kadar ortak, ben izleyeceğim!" deyip yataktan kalktı, gitti kendine bir içki doldurup geldi. İşyerindeki kadınların abarttıklarını düşünmüştüm, Ama Erdal'da ayrı bir cinsel gücün olduğunu bugün kendim öğrenmiştim, Erdal sekse doymuyordu. Hemen yarağı sertleşmiş ve Esma'nın ağzına sığmaz olmuştu. Erdal Esma'yı sikecek sanıp onları izlerken, Erdal Esma'nın ağzından yarağını çıkarttı. Beni ters çevirip domalttı ve yarağını amıma yanaştırdı. Amımda halen önceki boşalmanın dölleri duruyordu. Birden kökledi ve sert sert sikmeye başladı. Bu pozisyonda Erdal'ın yarağı amımın en dibine kadar değiyor, sanki vücudumu elektrik çarpıyor gibi hissediyordum. Her köklediğinde resmen amımın dibi esniyordu. Ben inleye inleye sikilmenin zevkini yaşarken Erdal parmağı ile de götümle oynuyor, parmağını götüme sokuyordu. Götüm, Cevat sikerken yağlandığı için tam kıvamında idi. Erdal yarağını amımdan çıkartıp birden götüme soktu. Neye uğradığımı şaşırıp acıdan dolayı kendimi kasmış ve böğürmeye başlamıştım.



Esma yattığı yerden bizi izliyordu. Erdal, 

"Esma, ilgilensene misafirimizle!" dedi. Esma memelerimin altına doğru kaydı ve memelerimi yalamaya başladı. Erdal halen yarağı götümde kımıldamadan bekliyordu. Esma'nın memelerimi emmesinin verdiği farklı bir hazla ben kendimi kasmayı bırakınca, Erdal birden pompalamaya başladı. Fakat ben acıdan bayılmak üzereydim, 

"Erdal hareket etme ne olur!" diyebildim. Erdal, 

"Tamam, kımıldamıyorum!" dedi. O esnada Esma meme uçlarımı öyle bir emiyordu ki, ara sıra dudakları arasında sıkıştırıyor, asılıp asılıp bırakıyordu. Bir müddet götümde hareketsiz bekleyen Erdal yavaş yavaş pompalamaya başladı. Esma altımda iken bir eliyle de amımı okşamaya başladı. Benim vücudumu acının yerine değişik bir zevk dalgası sarmaya başladı. Ben domalmış halde Erdal'ın yarağını götümden yerken Esma bu sefer kafasını bacak arama sokup amımı yalamaya başladı. Olamazdı böyle bir zevk, Esma amımı yalayarak beni resmen  orgazm olmuştum. Esma amımı yalamayı bırakıp bacak aramdan çekilince Erdal götümde daha da hızlandı. Az sonra da yarağını götümden çıkarıp Esma'nın memelerine boşaldı...



Biraz dinlendik. Erdal saate bakıp, 

"Mesai bitmek üzere, kızlar hadi duşunuzu alın da gidelim!" dedi. Esma elimden tutup beni banyoya götürdü. Birlikte duş alırken Esma, 

"Ben sana işte bunu anlatmak istedim, Erdal'ın yarağını yiyen doymuyor. Adam tam bir seks makinası. Şubede sikmediği kadın yok. Sen de az orospu değilmişsin, daha yeni evlisin, Erdal'ı ne zaman baştan çıkardın da altına yattın, pes doğrusu. Ama sen tazesin, epey sikerler seni. Ayrıca başka bir kurumda müdür Ersin bey var. Üçüne ait bu garsoniyer, burada beni üçü birlikte çok siktiler. Şuan o izinde, izinden dönünce mutlaka seni de üçü birden sikeceklerdir!" dedi.



Biz duş alıp bunları konuşurken Erdal geldi banyoya, çoktan giyinmişti. Bana, 

"Hadi hayatım, gidelim biz, kocan merak eder!" dedi. Hemen kurulanıp giyindim. Ayrıldık oradan ve arabaya bindik. Yolda, 

"Neden beni Cevat'la paylaştın, bu ortama soktun?" diye sordum. 

"İstemeseydin girmezdin, bence sen de istedin!" dedi. Haklıydı aslında, ilk önce korksam da sonrası benim için de çok zevkli olmuştu. Şubeye yakın bir yerde beni indirdi, ben işyerine gittim. Kocam elim boş görünce, 

"Hani birşey almamışsın?" dedi. Ben de, 

"Hoşuma giden birşey bulamadım, beğendiklerim de çok pahalıydı!" dedim. Ben kocamla konuşurken Erdal ile Esma şubeye girdiler. Kocam bana fısıldayarak, 

"Ooo bizim müdür yine kamışı yağlamış!" dedi. Ben sessiz kaldım, ama içimden de (Hem de ne güzel yağladı o kamışı!) diye geçirmeden edemedim...

Zamanla şubede Erdal'ın yarağını yiyen tüm kadınlar birbirimizi tanıdık ve samimi olduk. Bu kadınlarla sohbetimizin tek konusu Erdal idi. Garsoniyerde sikilen tüm kadınlar 2'li ve 3'lü olmak üzere Erdal, Cevat ve Ersin'le grup seks yapmışlar.



Ben birkaç hafta garsoniyere gitmedim. Ama Erdal ile bulduğumuz her ortamda sikişiyorduk. Erdal karısını memleketine gönderdiğinde evinde bile sikiştik. Erdal'ın yarağının bağımlısı olmuştum, amım hep isterik olmuştu, durduğum yerde amım sulanıyordu artık. Bir gün biriken işler gereği şubede mesaiye kalmıştık, o gün binanın çatısına gizlice çıkarıp orada sikti beni. O gün kocam da mesaideydi, kocamın yakın olduğu bir ortamda sikilmek beni her zamankinden fazla heyecanlandırmıştı...



Sonunda beni de düşürdüler 3'lü grup seks ortamına. O gün ben izinliydim ve evdeydim, kocam ise çalışıyordu. Erdal aradı, 

"Buluşalım mı, seni çok özledim, rahat rahat sevişelim!" dedi. Ben, 

"Tamam!" deyince gelip beni evden aldı ve garsoniyere götürdü. İçeri girdik ki, Cevat ile Ersin salonda oturmuş ve viski içiyorlar. Ersin beni ilk defa görüyordu. 

"Harika birşeymiş ya lan bu! Güzel sikişiyor mu?" dedi. Erdal tam bir süzmeydi, hiç çekinmeden, 

"Evet, müthiş sikişiyor!" dedi. Cevat da, 

"Ben götüne bayıldım, çok dar götü var!" dedi. Ben şaşkın şaşkın onları dinliyordum ki, Erdal, "Aşkım sen bakma bu şarlatanlara, hadi yatak odasına gidelim!" dedi ve yatak odasına geçtik, kapıyı kapattık.

Bana garsoniyerde onların da olacağını söylemediği için Erdal'a kızgındım. Ama öpmelerine ve iltifatlarına fazla dayanamadım. Hemen soyunup sevişmeye başladık. Ben Erdal'ın yarağını yalarken kapı açıldı ve Ersin ile Cevat içeri girdi. Ersin, 

"Ben bu yavruyu sikmezsem ölürüm oğlum!" diyerek soyundu. Yarağını ağzıma doğru getirip Erdal'ın yarağının yanında ağzıma yanaştırdı. Erdal yarağını ağzımdan çıkardı ve Ersin yarağını ağzıma soktu. Ersin'in yarağı Erdal'ın yarağı gibi uzun değildi ama kalındı, başı da mantar gibidi. Ben Ersin'in yarağını yalarken Erdal beni domalttı ve amımı götümü yalamaya başladı. Cevat ise karşı koltuğa oturmuş elinde siki bizi izliyordu. Erdal amımı yalarken eline de yağ şişesini almış götümü yağlayıp parmağını sokuyor, götümü genişletmeye çalışıyordu. Amım sular seller gibiydi, acayip bir zevk dalgasındaydım.



Ersin ağzımdan yarağını çıkarıp Erdal'la yer değiştirdi, arkama geçti ve amıma yarağını kökledi. Erdal da ağzıma verdi. Ben Erdal'ın yarağını yalarken, Ersin, 

"Nasıl bir orospusun sen, amın ateş gibi, Erdal'ın anlattığı kadar varmış, bu am için ölünür, bu am nasıl böyle dar?" diye diye amıma köklüyor ve sert sert pompalıyor, bense orgazm üstüne orgazm yaşıyordum...



Ersin amımdan yarağını çıkarıp götüme soktu. Canım çok yanmıştı ama zevkten acıyı falan düşünmüyordum. Ersin yarağını götümden çıkarmadan sırtüstü yattı ve beni üzerine aldı. Erdal da gelip amıma kökledi ve bacaklarımı tutarak sert sert pompalamaya başladı. Amımda Erdal götümde Ersin tost olmuştum. Erdal aynı zamanda memelerimi yalıyor, dudaklarının arasına aldığı meme uçlarımı asılıyordu. Ardı ardına orgazm oluyordum, amım şelale gibi akıyordu. 15 dakika falan sonra Cevat gelip, Erdal'a, 

"Çekil ortak!" dedi. Erdal amımdan çıkınca bu sefer Cevat girdi amıma. 10 dakika kadar da öyle sikildim. Önce Ersin bağıra bağıra götüme boşaldı, sonra da Cevat amıma. Erdal da 31 çekerek gelip ağzıma dayadı yarağını, döllerini içirdi. Hepimiz boşalıp rahatlayınca bir müddet konuşmadan yattık yatakta.



Sonra ben kalktım duş almak için banyoya girdim. Temizlenirken Ersin geldi, duşun altında öptü beni, sonra da çömelip amımı yalamaya başladı. Duşta suyun altında amım yalanıyordu, çok hoşuma gitmişti. Ersin yalamayı bırakıp doğruldu, bir bacağımı bir eliyle yukarı kaldırıp yarağını amıma kökledi. Bir müddet öyle sikti sonra ayakta domaltıp amıma tekrar kökledi. Sert sert sikip pompalayarak amıma boşaldı. Birlikte yıkanıp çıktık duştan. Erdal ile Cevat gitmişlerdi. Ersin, 

"Ben götüreceğim seni!" dedi. Gyinip çıktık garsoniyerden. Arabayla evime doğru hareket ettik. Daha önce Erdal ile ilk sikiştiğim o ağaçlıklı arazide arabada bir kere daha sikiştik Ersin ile. Sonra eve yakın bir yere bıraktı beni...



Artık resmen orospuları olmuştum, bazen tekli, bazen ikili, bazen üçlü sikişlerimiz oluyor. Bazen aramıza diğer kadınlar da katılıyor ve toplu sikiş yapıyoruz. Tabii evde kocam da sikmek istiyor, fakat, "Migrenim tuttu yine!" deyip amım götüm kendini toparlayana kadar yanaştırmıyorum.

Bölüm 2

Aslında kocamı seviyordum, çok iyi bir insandı. Üstelik bana da deli gibi aşıktı ve bir dediğimi iki etmezdi. Ama seksteki yetersizliği yüzünden kocamı aldatıyordum. Bizim Hovarda Müdür Erdal ile çoğu zaman grup seks yapıyorduk. Ortamda tek kadın olduğum zaman grup seks olayını seviyordum, tüm ilgi ve alaka benim üzerimde yoğunlaşıyordu. Fakat işyerindeki diğer kadınlar da katılınca, erkekler ister istemez onlarla da ilgileniyor, bu da doğal olarak benim biraz kıskanmama sebep oluyordu. Buna rağmen, genç ve yeni evli olduğum için daha çok beni sikiyorlardı. Erdal ile her fırsatta garsoniyere gidiyordum. Her seferinde yarrağa doyuyordum ve yaşadığım orgazmların tadını çıkarıyordum. Tabii bundan kocamın haberi yoktu ve dolayısıyla herkes mutluydu...



Bizim şubede çalışan sekreter teyze emekliye ayrılınca yerine yeni bir sekreter alındı. Yeni sekreter, sekreterlik yüksek okulundan yeni mezun olmuş genç bir kızdı. İşyerindeki tüm kadınlar daha ilk günden kıza gıcık olmuştu, havasından geçilmiyordu orospunun. Biraz da kıskanmıştık. Doğrusu güzel bir kızdı, boylu poslu, fiziği çok düzgündü. Kocam bile sekreter kızı ilk gördüğünde, bana, 

"Bizim müdür yakında bunu da sikmezse ben birşey bilmiyorum!" demişti. Yeni sekretin gelmesiyle bizim pabucumuz dama atılmıştı. Erdal artık, beni sikmeyi bırak, hatırımı sormak için bile aramıyordu. Artık okey oynamak için de gelip gitmiyorduk birbirimizin evine. Ben aradığımda veya odasına girdiğimde ise işlerinin yoğun olduğunu söylüyordu. Tek yaptığı şey yeni sekreterle ilgilenmekti, kızı her fırsatta odasına çağırıyordu. Öğlen aralarında da yemeğe birlikte çıkıyorlardı...



Bu arada kocamla benim tatile ayrılma vaktimiz yaklaşmıştı. Tam bir aydır Erdal ve diğerleri tarafından sikilmemiştim. Cuma günü mesai çıkışında kocama, 

"Tatile gideceğiz, ben bikini bakmaya gidiyorum!" deyip kocamı eve gönderdim. Ben de şansımı denemek için taksiyle garsoniyere gidecektim. Tatile çıkmadan önce hiç değilse Erdal yoksa bile, Cevat'a veya Ersin'e kendimi bir güzel siktirmek istiyordum. Taksi sitenin önüne yaklaştığında, Erdal, Cevat ve Ersin, yanlarında bizim yeni sekreterle birlikte garsoniyerin olduğu apartmandan çıkıyorlardı. Anlaşılan sekretere de grup yapmışlardı ve kızın hali perişandı, otoparka zorlukla yürüyordu.



Müthiş moralim bozulmuştu. Taksiciye, 

"Durmayalım, devam edelim!" dedim. Taksici birkaç dakika yola devam ettikten sonra dikiz aynasından bakarak, 

"Nereye gidiyoruz hanfendi?" diye sordu. Taksici biraz yırtık birine benziyordu, beni adeta bakışlarıyla sikecekti. O ruh halimle, 

"Bilmiyorum, nereye istiyorsan oraya götür, canım sikilmek istiyor!" dedim. Taksicinin sevinçten ağzı kulaklarına varacaktı. Ormanlık bir yere sürdü arabayı. Issız bir yerde park edip indi, arka kapıyı açtı. Benimle öpüşmek için yaklaştığında, 

"Fazla vaktim yok, sikeceksen sik hadi!" dedim.

Taksici pantolonunu indirip yarağını çıkardığında hayal kırıklığına uğradım. Erdal'ın yarağı gibi kocaman bir yarak ümit etmiştim, ama yarısı kadar bile yoktu. Eteğimi belime toplayıp arka koltukta domaldım. Külodumu yana çekip, 

"Hadi sik!" dedim. Taksici yarağını amıma soktuğu gibi sikmeye başladı. Ama nedense hiç zevk almıyordum. Zaten taksici de aynı kocam gibi fazla dayanamadı. Birkaç dakika sonra öküz gibi böğürerek amımdan çıktı ve yere boşaldı. Ben bu sikişten bir şey anlamamıştım ve orgazm olamamıştım. Toparlanırken bana, 

"Rahatladın mı güzelim?" diye sorunca, 

"Evet, iyi siktin!" diye yalan söyledim. Toparlandıktan sonra beni AVM'ye bırakmasını istedim. AVM'nin önünde inerken bana kartını verip, 

"Canın yarak istediği zaman ara güzelim!" dedi. "Ararım!" dedim, ama AVM'ye girince kartını ilk gördüğüm çöp kutusuna attım.



O moral bozukluğu ile paraya acımadım ve pahalısından 3 takım bikini aldım. AVM'den çıkmadan önce kocamın sevdiği pahalı Viskiden bir şişe aldım. Bu akşam kocamla birlikte ben de içmek ve sarhoş olmak istiyordum. Eve vardığımda kocam akşam yemeğini yapmış, sofrayı hazırlamıştı. Aldığım bikinileri gösterdim, çok güzel olduklarını söyledi. Viski de aldığımı görünce çok sevindi. Ama keyfimin yerinde olmadığı da gözünden kaçmamıştı. Sebebini sorunca, 

"Tüm haftanın yorgunluğu var üstümde..." dedim. Omuzlarıma hafif masaj yaparak, 

"Yemekten sonra ben senin keyfini yerine getiririm!" dedi. Yemeğimizi yerken bile içimden sekretere lanet okuyordum, artık benim yerime hep onu sikiyorlardı.

Yemekten sonra kocam, 

"Sen yorgunsun aşkım, geç salona otur, dinlen!" diyerek sofrayı kaldırdı. Viskiyi, bardakları ve çerezleri salona getirdi. Bardakları doldurdu ve içmeye başladık. Arada omuzlarıma masaj yapıyor, 

"Tatilde arabayla sahil boyunca Kaş'tan başlayalım, Demre, Kemer, Manavgat, Side... taa Alanya'ya kadar gezelim..." diyordu. Boşalan bardağımı dolduruyor, kendi eliyle ağzıma çerez ve çikolata veriyor, arada ayaklarıma masaj yapıyor, keyfimi yerine getirmek için elinden geldiğince çabalıyordu. Fondip yapa yapa bir şişe Viskiyi yarılamıştık ve kafam iyice güzelleşmişti. Kocam, 

"Hoşumuza giden yerlerde otelde kalırız, denize gireriz, güneşleniriz, diskoda eğleniriz!" deyip boynumu öptü. Kocama nankörlük ettiğimi düşünüyordum, böylesine ideal bir koca aldatılmazdı.



Ama kocam, "Bol bol da sikişiriz!" deyince, seksteki yetersizliği yeniden aklıma geldi. Kafamın da güzel olmasının verdiği cesaretle, 

"Aşkım ben seni aldattım! İstersen beni boşayabilirsin!" dedim. Kocam şaşkınlıkla,

"Ne aldatması? Ne boşanmasından bahsediyorsun? Şaka mı yapıyorsun?" dedi. 

"Yok, şaka değil..." deyip, önce aldatma sebebimi açıkladım. Sonra da Erdal ile ilk sikişmemden başlayıp diğerleriyle yaptığımız grup sekse kadar anlattım. Yeni gelen sekreter yüzünden bir aydır beni sikmediklerini, moralimin o yüzden bozuk olduğunu, hatta bugün bikini almaya giderken kendimi rastgele bir taksiciye siktirdiğimi, ama taksicinin beni orgazm edemediğini anlattım.

Bu anlattıklarım kocama çok kötü koymuştu. Hiç konuşmadan suratıma anlamsızca bakıyor, sanki duyduklarını sindirmeye çalışıyordu. Kocama, 

"Seni çok seviyorum aşkım, ideal bir kocasın. Ama yatakta mutlu değilim ve seni hep başka erkeklerle aldatacağımdan korkuyorum. Eğer ki boşanalım dersen bu senin en doğal hakkın, itiraz etmem!" dediğimde, 

"Ben de seni çok seviyorum aşkım ve seni kaybetmek istemiyorum. Sen istemediğin sürece de senden asla boşanmam. Bu meseleye de bir şekilde çözüm buluruz!" deyip bana sarıldı ve öpüşmeye başladık.



Öpüşme kısa sürede sevişmeye ve sikişmeye dönüştü. Salonda koltuğun üzerinde sikiştik. Tabii sonuç değişmedi, kocam ne kadar çaba gösterse de yine ben orgazm olamadan boşaldı. Üzerimden inip koltuğa devrilince, moralim bozuk bir şekilde, 

"Olmuyor işte! Erdal veya arkadaşları siktiğinde zincirleme orgazm oluyordum, ama seninle bir kez bile orgazm olamıyorum!" dedim.

Elim bu arada amıma gitmiş, klitorisimle oynuyordum. Kocam birşey demeden amımdaki elimin hareketlerini izliyordu. Kocamın da morali bozulmuştu. Bardaklarımıza Viski doldurup önce benimkini verdi. Sonra kendi bardağını fondip yaptı ve 

"Peki nasıl sikiyorlardı?" diye sordu. Ben de fondip yaptım ve anlatmaya başladım. Bardaklarımız boşaldıkça kocam dolduruyor ve sorular soruyordu. Yaraklarının boyutlarını, kaç dakika siktiklerini, hangi pozisyonda siktiklerini, götümü ilk hangisinin siktiğini, hangisinin amdan hangisinin götten sikmeyi sevdiğini falan sordu ve ben de anlattım. Ben anlattıkça kocam zevk alıyor gibiydi, onun da eli sikine gitmiş, sertleşmemiş sikini sıvazlayarak dinliyordu... Anlatmam bitince, kocam, 

"Görmeyi çok isterdim!" dedi.

 "Neyi?" diye sorduğumda, 

"Her şeyi!" dedi. 

"Anlamadım? Beni sikerlerken izlemek mi istiyorsun?" dedim. 

"Evet, seni nasıl siktiklerini görmek isterdim!" dedi. Kocamın bu isteğine şaşırsam da, 

"Önceden olsaydı belki olabilirdi, ama şimdi imkansız gibi. Yeni sekreter geldiğinden beri beni hepten unuttular!" dedim. Kocamın suratındaki ifade sanki büyük bir fırsatı kaçırmış birisinin ifadesiydi. Şişenin dibinde kalan birazcık Viskiyi de içip, 

"Söz ver, bir daha sikmek isterlerse, ben de yanınızda olup izleyeceğim, tamam mı?" dedi. 

"Tamam, söz! Keşke sikseler de sen de izlesen!" dedim. Gerçi beni sikmek istemeleri uzak bir ihtimaldi, ama söz vermem kocamı çok sevindirmişti. Öyle ki siki sertleşmişti, beni yatırıp bacaklarımı ayırdığı gibi amıma soktu ve sikmeye başladı. Ben bu sefer uzun sürer diye umutlanmış iken, yine her zamanki gibi kısa sürede amıma boşaldı. Ben tabii yine orgazm olamadım. Asık suratla, 

"Uykum geldi, hadi gidip uyuyalım!" dedim. Ortalığı öylece bırakıp uyumaya gittik...

Cumartesi günü erkenden kalkıp tatile çıkmayı planlamıştık, oysa öğleye doğru anca uyanıp kendimize gelebildik. Kocam dün gece söylediklerini sarhoşken söylemiştir, ayılınca konuştuklarımızın hiçbirini hatırlamaz diye düşünüyordum. Ama ayık kafayla da aynı şeyleri söyledi. Böylece, iyi tanıyorum diye düşündüğüm kocamın hiç bilmediğim bir yönününü öğrenmiş oldum. Kocam ciddi ciddi başkaları beni sikerken izlemek istiyordu. Yol hazırlığı yaparken bile ağırlıklı konuştuğumuz konu bu oldu. Tatilde karşımıza fırsat çıkarsa değerlendirecektik.

Öğleden sonra arabayla yola çıktık. Akşam geç saatte Kaş'a vardık. Güzel bir otel bulup bir gece kaldık. Ama yatıp uyumaktan ve dinlenmekten başka birşey yapmadık. Ertesi gün kahvaltıdan sonra biraz çarşı pazar gezip Kaş'tan ayrıldık. Sahil boyunca doğal güzellikleri seyrede seyrede, yol üzerindeki beldeleri geze geze akşama Kemer'e vardık. Gece orda bir otelde kalıp ertesi gün Kemer'in meşhur Ayışığı plajına gittik. Şezlong tuttuk ve plaj kıyafetlerimizi giydik. Yeni aldığım bikininin alt kısmı tanga, üstü de memelerimin cömertçe sergileyen ip askılıydı. Ay Işığı plajının genelinde yabancı turistler vardı. Kocamla birbirimize güneş yağı sürdük ve bir müddet şezlonglarımızda uzandık. Birer tane de bira içtik.

Sonra kocamla birlikte denize girdik, güvenlik şeridinin bağlı olduğu dubalara kadar yüzdük. Bizden başka 3 tane sakallı bıyıklı maço tipli adam vardı bizim bulunduğumuz yere yakın. Biz dubalara tutunduk. Suya batmamak için kocamın boynuna sarıldım ve bacaklarımı beline sardım. Kocam bir eliyle dubaya tutunuyor, bir eliyle de benimle ufak ufak oynuyordu. Adamlarla aramızda 10 metre falan vardı, diğer tarafta ise başka çiftler ve kadınlar da var. Adamların birisi güya çaktırmadan bizi dikizliyormuş, kocam bunu bana söylediğinde, 

"Boşver, burası deniz, herkes kendince eğleniyor, sen eğlenmene bak!" dedim. Kocam da dudağıma bir öpücük kondurdu. Kocam orada bana sevişme kurları yapıyordu. Ben de bacaklarımı beline doladığım için amımı kocamın sikine bastırıyordum. Bikinimin altı olmasa kocamın siki amıma neredeyse girecek pozisyondaydık. Diğer tarafta bir çift gözüme çarptı, yabancı bir çiftti, galiba sevişiyorlardı. Kocama, 

"Adam kesin yarağını kadına sokmuş, kadın kendinden geçmiş, çaktırmadan bak istersen!" dedim. Kocam baktığında kadın yavaş yavaş adamın kucağında hareket ediyordu...

Sonra o maço tipli adamlara doğru baktık, adamın birisi güvenlik dubasının bağlı olduğu ipe tutunmuş, elini denizin içinde 31 çektiği belli olur şekilde hareket ettiriyor, hem bize hem de diğer çifte bakıyordu. Bu durum kocamı iyice azdırdı ve sikini mayosundan çıkardı. Benim bikini altımı kenara doğru çekerek sikini amıma sokmaya çalıştı. Benim de yardımım ile, yani amımı kocama doğru bastırmam ile siki amıma girdi. Dudaklarıma yumuldu. Öpüşürken birkaç gidip gelmeyle amımın içine döllerini boşalttı.



Çok sinirlendim ve

"Bu ne ya? Musluk gibisin, açınca hemen akıyorsun. Benim orgazm olmam umrunda değil!" dedim. Sesimi yükselttiğimden etraftakiler duymuştu. Kocamı orda bırakıp sahile doğru yüzmeye başladım. Kocam da peşimden yüzdü, plaja çıktık, şezlonglarımıza geldik. Kocam olayın heyecanına dayanamadığını söyleyip özür dilemeye başladı. Ben de, 

"Bu ilk değil ki, her zaman böylesin! Bu yüzden seninle seks yapmak istemiyorum, hep yarıda bırakıyorsun!" dedim. Bir müddet tartıştıktan sonra sustuk. Ben şemsiyeyi kapatıp güneşlenmek için şezlonga uzandım. Yüzüme de şapkayı koydum, başladım güneşlenmeye. Kocam da gözünde güneş gözlüğü, eline kitap aldı başladı okumaya... 40-45 dakika sonra kocam beni uyandırıp, 

"Ben WC'ye gideceğim, gelirken de bira alacağım!" dedi. Ben de, 

"Ben bira istemiyorum, denize gireceğim. Sen de boşver birayı da denize girelim!" dedim. Kocam, 

"Sen gir, ben gelirim!" deyip kalktı WC'ye gitti. Tam denize giriyordum ki kocamın geldiğini gördüm ve gel işareti yaptım. Kocam da birayı gösterince kızdım ve denize atladım, yüzmeye başladım. Yine güvenlik dubalarına kadar yüzdüm ve dubalara tutunup durdum. Dubaların orası bu sefer bayağı kalabalıktı. 10 dakika falan sonra kocamın birası bitmiş, şezlongdan kalkmış, ayakta benim olduğum tarafa bakıyor, ama beni görmüyordu...



Az sonra o sakallı bıyıklı maço adamlar etrafımı sardı. İlk önce selam verdiler. Sonra bir tanesi, 

"Adım Mahmut!" dedi. Ben de, 

"Emel!" dedim. Mahmut, 

"Sabahtan beri seni izliyoruz, çok güzelsiniz!" dedi. 

"Teşekkür ederim!" dedim. Mahmut, 

"Ama kocanızda iş yok, sizi mutlu edemiyor!" dedi. Bunu söyleyince utandım ve biraz da korktum. 

"Bu sizi ilgilendirmez!" dedim. Mahmut, 

"Kızma Emel hanım, amacımız seni korkutmak değil!" dedi. Ama adamın konuşma şekli kaba ve ürkütücü idi. Mahmut, Anadolunun bir ilçesinden geldiklerini, 3 arkadaş olduklarını ve ticaret ile uğraştıklarını falan anlattı. O konuşurken diğerleri sadece dinliyordu.Mahmut sonra, 

"Çok seksisiniz Emel hanım, sizi hem burada kocanla sevişirken, hem de şezlongda güneşlenirken izledik. Biz de hemen yakınınızda güneşlendik. Açık sözlü olmak gerekirse siz güneşlenirken bir ara bikininizin azizliğine uğradınız, o sırada amınıza kadar gördük, kaymak gibi tertemiz amınız var. İstersen kocanın yarım bıraktığını tamamlayayım? Elle bak, iri bir yarağım var, sana da çok zevk verecek!" dedi. Aslında sikişmeyi çok istiyordum, ama adamlardan korkmuştum. 

"Terbiyesizlik yapmayın, çekilin, ben gidiyorum!" dedim. Mahmut, 

"Lütfen, amacımız kötülük değil, sadece zevk almak, zevk vermek!" dedi.

Biraz düşündüm ve "İyi madem!" dedim. Sırtımı dubaya dayadım, kollarımı da iplere dolayıp tuttum. Diğer ikisi etrafımızda durup perdeleme yaptılar. Mahmut da bacaklarımdan tutup kendisini bana yasladı, bikinimin altını kenara çekti ve yarağını çıkararak amıma dayadı. Yarağının başını amıma denk getirdikten sonra belimden tutup başladı bastırmaya. Kocaman yarak amımı gere gere girdi. Beni belimden tutup kaldırıyor ve sert bir şekilde tekrar yarağına bastırıyordu. Özlediğim sikiş işte buydu, yarağı amımın dibine kadar değiyordu...

Ben daha 5 dakika geçmeden orgazm olmak üzereydim. Ben inlemeye başladığımda daha çok bastırmaya ve hızlanmaya başladı. Mahmut sikerken diğer bir tanesi alttan götümü okşuyor ve parmağını göt deliğime sokuyordu. Çok sürmeden ben orgazm olup Mahmut'a kene gibi yapıştım. Orgazm olurken artık amımı nasıl kastıysam Mahmut da yarağını içimden çıkaramadı ve amımı dölledi. Biraz öyle yapışık kaldık. Mahmut amımdan çıkıp kenara çekilince, götümü parmaklayan yerini aldı. Ne oluyor demeden yarağını amıma kökledi.



O da sikerken ben bir kere daha orgazm oldum. Aynı Mahmut gibi o da içime boşaldı. O bıraktı diğeri geçti. Yarağını köklediğinde nefes nefeseydim, bunun yarağı daha iriydi. Eğer amımda döller olmasa giremeyecekti. Beni sikerken taşaklarının bana değmediğini fark ettim, adamın yarağının tamamı amıma girmiyordu. Adam bastırdıkça beynim uyuşuyordu. Adam ise gülerek, 

"Hepsini alamadı orospu!" deyip köklemeye çalışıyordu. Girdiği kadarıyla sikmeye başladı. O an orgazm olmak falan umurumda değildi, tek derdim biran önce işini bitirip amımdan çıkmasıydı. O da amıma boşalana kadar sikip sonunda çekildi.

O çekilince Mahmut yeniden geçmek istedi, ama ben, 

"Yeter, doydum!" dedim. 

"Birer posta daha sikelim!" dedi. Ben de, 

"Burada olmuyor, yoruldum. Müsait bir yer olsa daha iyi olurdu!" dedim. Mahmut, 

"Doğru söylüyorsun, mesela ben memelerini emmek, amını yalamak isterdim. Hatta götünü sikmek, seni tost yapmak isterdim!" dedi. Ben de, 

"Ben çıkayım, kocamla konuşayım, size işaret ederim, gelirsiniz!" diye yalan söyledim. Mahmut, 

"Tamam, nereye gideceğiz?" dedi. Ben de, 

"Siz nerede kalıyorsunuz?" dedim. 

"Otelde!" dedi. 

"O halde oraya gideriz!" deyip yüzerek yanlarından ayrıldım.



Denizden çıktım, beni arayan kocamı bulup, 

"Acele et, çabuk gidelim burdan, hemen uzaklaşalım!" dedim. Kocam, 

"Dur bir saniye, ne oldu?" dedi. 

"Arabada anlatırım, çabuk ol, gidelim!" dedim. Aceleyle eşyalarımızı toplayıp arabaya zor attık kendimizi. Kocam halen, 

"Ne oldu?" diye soruyordu. 

"Yola çıkalım anlatırım, hadi bas gaza!" dedim. Antalya yoluna çıktık, ama ben halen arkaya bakıyorum, arabayla peşimize takıldılar mı diye. Kemer'den biraz uzaklaşınca kocam arabayı yolun kenarına çekti ve kontağı kapatıp, 

"Anlat hadi, anlatmazsan bir adım gitmem!" dedi.



"Tamam, çalıştır arabayı, yürü!" deyip o maço tipli adamlarla sikiştiğimi anlattım. Kocam, 

"Hani söz vermiştin, ben de izleyecektim?" dedi. 

"Ee, sana denize girelim dedim gelmedin, gelseydin izlerdin. Adamlar benden beter azgındı, adamlara (Kocam bira içiyor, sonra sikin!) mi deseydim?" dedim. Kocam bozulmuştu, çocuk gibi küstü, Antalya'ya kadar konuşmadı benimle. Normal tatil planımıza göre Manavgat, Side ve Alanya taraflarına devam edecektik, etmedik, eve döndük.   

Bölüm 3

Ertesi gün, evde de bana surat yapan kocama, 

"Eğer bütün tatilimizi evde geçireceksek ben Konyaaltı plajına gidiyorum!" dedim. O da, 

"Git!" dedi. 

"Sen gelmeyecek misin?" dediğimde, 

"Gelmeyeceğim. Hem gelsem ne olacak ki? Yine ben görmeden birilerine siktireceksin kendini!" dedi. Ben de, 

"Amaaan, ister gel ister gelme, naz çekemem!" deyip arabanın anahtarını alıp evden çıktım ve Konyaaltı plajına gittim.

Arabayı plajın otoparkına park edip sahile indim. Soyunma kabininde bikinimi giyip çıktım. Havlumu kumsala denize yakın yere sererek üstüne uzandım. Plaj kalabalıktı. Bir müddet uzandıktan sonra çantamdan güneş yağını çıkardım ve sürebildiğim her yerime sürdüm. Tabii sırtıma süremedim. O sırada yan tarafımda bulunan 35 yaşlarında esmer sportif yapılı bir adam, "Sırtınıza sürmemi ister misiniz?" diye sordu. Ben de, 

“İyi olur!" deyip güneş yağını adama doğru uzattım. Adam doğrulup kalkarak yağı aldı ve eline dökerek sırtıma sürmeye başladı. Bir yandan da konuşuyorduk. Adamın adı Necdet imiş, Almanya'da yaşıyormuş, yani Almancı. Tatile gelmiş, evliymiş, karısı rahatsızlandığı için denize gelmemiş...

Sırtımı yağlama işlemi bitince ben teşekkür ettim ve Necdet tekrar yerine döndü. Ben de siyah camlı güneş gözlüğümü taktım ve sırtımı güneşlendirmek için yüz üstü uzandım, bikini üstünün iplerini çözdüm. Uzun bir süre o şekilde yattım. Yüzüm o tarafa doğru dönük olduğundan Necdet'in vücudumu izlediğini görebiliyordum. Bir süre sonra dönüp sırt üstü uzandım, vücudumun ön tarafını da güneşlendirmek için. Plajda birkaç tane yaşlı turist kadın üstsüz güneşleniyordu. Onlar sarkık ve pörsümüş memelerini sergilemekten çekinmezken, ben niye tazecik, diri ve dik memelerimi saklıyordum ki? Hem Necdet'i de azdırmak amacıyla bikini üstünü çekip memelerimi açıkta bıraktım, üstsüz güneşlenmeye devam ettim. İzlendiğimi bilmek beni heyecanlandırmış, meme uçlarım irileşmişti. Az sonra magandalar çevreme havlularını sermeye başladılar. Havlusunu seren beni görebilecek şekilde uzanıyordu. Bir ara bacaklarımı dikip ayrık bir şekilde yatmaya devam ettim. Ayak tarafımdaki magandaların hepsi apış arama odaklandı. Hatta bir tanesi elini mayosunun içine sokup bir süre yarağını bile okşadı...



Epey bir güneşlendikten sonra doğruldum, denize girmek istiyordum. Bikini üstünü takıp kalktım ve denize girdim. Su soğuktu, suya alışmak için diz hizasında oyalanırken Necdet de geldi yanıma. Suya alışınca birlikte suya atlayıp yüzmeye başladık. Boğaz hizası derinliğe ulaşınca durduk. Necdet suya dalıp çıkıyor, etrafımda biraz yüzüp tekrar dalıp çıkıyordu. Şaka mahiyetine birbirimize su sıçratmaya başlamıştık. Necdet bir daldığında bacak arama kafasını soktu ve ensesiyle beni yukarı kaldırıp suya attı. Suda oynaşırken Necdet bazen amıma, götüme ve memelerime elliyor, yarağını orama burama sürtüyordu. Yine şakalaşırken birden beni kucaklayıp öptü. Ben de karşılık verdim ve uzunca öpüştük. Dudaklarımız ayrılınca, Necdet, 

"Sevişelim mi?" diye sordu. Ben de, 

"Tamam, hadi götür beni!" dedim. Necdet, 

"Ben buraları bilmem ki, sen götür beni!" deyince aklıma nişanlıyken yiyiştiğim yer geldi.

Denizden çıktık. Plajdaki duş alanında ikimiz de duş aldık. Ben kurulanıp bikinimin üstüne şalımı doladım. Necdet'in de üstünde sadece mayosu vardı. Eşyalarımızı topladık, otoparka yürüdük. Eşyalarımı arabama koyduğumda, Necdet, 

"Benim arabayla gidelim!" dedi. 

"Tamam!" dedim, arabayı kilitledim ve onun arabasına bindik. Yolu tarif ettim, Tünektepenin bulunduğu tarafa doğru gidiyorduk. Orada bir köy vardı Tünektepenin arka tarafında. O köy ile Tünektepe arasında ormanlık alan vardı. Nişanlıyken oraya gelir ve arabada yiyişiyorduk. Hatta bir keresinde orada arabada yiyişirken keçi sürüsü gelmişti ve sürünün çobanı ağaçların arkasından bizi izleyip 31 çekmişti.

Dediğim yere gelince, Necdet'i tenha bir yerde park ettirdim. Ön koltukta oturmuş öpüşüyorduk. Bir müddet öpüştükten sonra arka koltuğa geçtik. Sürücü tarafındaki arka kapı açık kaldı. Ben bikinimi çıkarırken Necdet de mayosunu çıkardı. Öyle çok büyük olmasa da yarağı fena sayılmazdı. Dudaklarımdan başlayıp memelerime indi. Memelerimi uzun uzun emip beni koltuğa yatırdı, bacaklarımı amım ortaya çıkacak şekilde açtı ve amıma yumuldu. O kadar güzel ve iştahlı yalıyordu ki amımı, ben kısa sürede zevkten inlemeye başladım. Sonra beni kaldırarak arka koltukta domalttı. Kendisi arabadan inip, arkamdam yarağını amıma soktu ve sikmeye başladı. Öyle sert girip çıkıyordu ki, kökledikçe şak şak diye sesler geliyordu. Arada sırada da amımdan osuruğa benzer sesler çıkıyordu...

O pozisyonda beni epey bir sikip orgazm ettikten sonra, sırtüstü yatırıp bacaklarımı omzuna alarak yarağını amıma tekrar kökledi. Necdet amıma her gidiş gelişinde ben de ikinci orgazmıma yaklaşıyordum. İnlemelerimin yükselmesinden anlamış olmalı ki daha sert sikmeye başladı. Çok geçmeden ben orgazm olup Necdet'i üzerimden itmeye çalıştım. Ama Necdet üstümden kalkmadığı gibi dudaklarıma yumulup amıma köklemeye devam etti. Zorlukla dudaklarımı kurtarıp, 

"Yeter ne olursun, biraz kendime geleyim!" dedim. Necdet içimde hareketsiz beklerken vücudum yavaş yavaş gevşedi. Bu sefer ben Necdet'in dudaklarını öpüp, 

"Harikasın erkeğim!" dedim.



Necdet amımdan çıkmadan beni kucağına alarak arabadan indi ve beni bagaj kapağının üzerine yatırıp sikmeye devam etti. Necdet boşalmak üzereydi sanırım. 

"İçime boşal, dölle beni!" dediğimde bağırarak amıma boşaldı. Biraz içimde durup çıktı. Beni bagajın üstünde bıraktı ve arabadan sigara aldı. Sigaralarımızı içerken ona, 

"Harika sikiyorsun!" dedim. Necdet, 

"Elimden geldiğince iyi yaparım. Siktiğim diğer kadınlar da öyle söylüyor. Ama sen de harika sikişiyorsun, kocan seni iyi sikemiyor anlaşılan?" dedi. Ben de, 

"Kocam çok iyi birisi, ama erken boşalıyor, beni orgazm edemiyor!" dedim. O sıra birşey dikkatimi çekti, ağaçların arkasından bizi röntgenleyen iki adam vardı, ama ne kadar süredir oradaydılar bilmiyordum. Necdet'e adamlardan bahsetmedim.

Sigaralarımız bittikten sonra Necdet, 

"Devam edelim hadi!" dedi ve beni yere indirip önünde çömeltti, yarağını ağzıma verdi. Yarağını yalamaya başladım. Yarağı kıvamına gelince beni ayağa kaldırdı, ellerimi arabanın bagaj kapağından tutturarak beni domalttı. Yarağını amıma sertçe kökleyince, 

"Ahhh, yavaş!" diye inledim. Necdet kökledikçe memelerim bir sağa bir sola bir ileriye bir geriye sallanıyordu. Bizi izleyen röntgenciler için harika ve azdırıcı bir pozisyondu. Çaktırmadan o tarafa baktığımda adamlar çıkarmış yaraklarını 31 çekiyordu. Röntgenlendiğimizden haberi olmayan Necdet ise amıma habire pompalıyor, ben de inim inim inliyordum. O kadar heyecanlı bir ortamdı ki, 

"Harikasın erkeğim!" diye inleyerek yeniden orgazm oldum. Orgazm olurken ayakta duramıyordum, Necdet belime sarılmasa yere düşecektim. Necdet köklemiş halde içimde hareketsiz durarak benim gevşememi bekledi...

Ben gevşeyince yarağını amımdan çıkarıp götüme dayadı ve bir anda götüme geçirdi. Acıyla, 

"Ahhh, yavaş hayvan!" diye bağırdım, alıştırmadan ve kuru kuru soktuğu için çok acımıştı. Ama Necdet'in durmaya niyeti yoktu ve sert sert pompalamaya başladı. Canım yandığından kaçmaya çalışıyordum, ama belime sarıldığı için kaçamıyordum. 

"Hayvan, böyle mi sikilir, yavaşşşş!" diye bağırıyordum ama dinlediği yoktu. Belimden sıkıca tutmuş sert sert köklüyordu. Bir süre sonra götümün acısı hafiflemişti. 31 çeken röntgencileri azdırmak için, 

"Ohhh, daha hızlı sik, dağıt götümü! Kocamın sikemediği amımı götümü doyur yarağa!" diye bağırıyordum, belki gelirler yanımıza ve Necdet'e ortak olurlar diye. Ama gelmeye cesaret edemediler. Röntgencileri azdıracağım derken Necdet'i azdırmışım, kökleyip yapıştı ve bu sefer de götümün içine boşaldı...

Biraz dinlenip birer sigara daha içtikten sonra ben bikinimi giydim, Necdet de mayosunu giydi. Arabaya bindik. Geri Konyaaltı plajının otoparkına döndük. Son olarak arabada Necdet dudaklarıma yumuldu, dudaklarımı kemirircesine öptü. Dudaklarımı zorla kurtarıp indim arabasından ve kendi arabama gittim. Arabayı çalıştırdım. El sallayıp uzaklaştım oradan.



Eve gitmeden önce sahildeki marketin birinden yiyecek içecek bir şeyler aldım. Eve girdiğimde elimde alışveriş poşetlerini gören kocam, 

"Böyle mi gittin alışverişe?" dedi. 

"Ne var ki? Sahilde millet hep böyle dolaşıyor!" dedim. Bikinimin üzerine şalımı dolamıştım. Kocam, 

"Çok umursuzsun, birgün sokak ortasında yatırıp sikecekler!" dedi. Küs olduğumuz için aklınca trip atıyordu. Ben de, 

"Oy oy beni kıskanırmış kocacığım!" diyerek yanına gittim. Kocam, 

"Bunun kıskanmakla alakası yok..." dediğinde, 

"Yine fırsatı kaçırdın. Gelseydin Necdet'in beni nasıl siktiğini izlerdin!" dedim.

Kocam, "İnanmıyorum..." dediğinde kocamı iterek koltuğa yatırdım. Sonra bikinimin altını kenara çekerek, 

"İnanmıyorsan bak, amımda ve götümde halen Necdet'in dölleri duruyor!" deyip amım yüzüne gelecek şekilde üzerine oturdum. O anda hiç beklemediğim bir şekilde kocam amımı yalamaya başladı. Sanki doğru söyleyip söylemediğimi anlamak için amımdaki döllere ulaşmak istercesine dilini amımın içine sokuyordu. Amımı kocamın ağzına bastırıp, 

"Nasıl, tadı güzel mi sikilmiş amımın?" dedim. Ben bastırdıkça kocam daha iştahlı yalıyordu. Belli ki zevk alıyordu döllü amımı yalamaktan. Kocam yalarken bende zevke gelmiştim. 

"Ohhh, yala kocacığım, götümü de yala, Necdet götümü de dölledi!" deyip kocamın yüzünde ileri geri hareket edip amımı ve götümü yalatıyordum. Birden kocam beni üstünden kaldırıp koltuğa domalttı. Amıma sikini soktu. Tabii her zamanki gibi hemen boşaldı. Önünden çekildim ve 

"Yine yarıda bıraktın beni, fakat seni seviyorum kocacığım!" dedim. Elimle kocamın dudaklarını birleştirip öptüm ve duş almak için banyoya gittim.

Duş çıkışı, kocam, 

"Anlatsana şu Necdet'i, nasıldı?" diye sordu. Ben de anlattım. O gün kocamla barıştık. Akşam kocam, 

"Hadi yemeğe gidelim bir yerlere!" dedi. 

"Tamam!" deyip hazırlandım ve Lara'da bir restorana gittik, Rakı Balık yaptık. Yemeğimizi yiyip eve döndüğümüzde kocam benimle sevişmek istedi. Soyunup yatağa girdik. Kocam, Necdet'in beni nasıl siktiğini tekrar anlattırarak amımı uzun uzun yaladı. Ağzı yorulunca yalamayı bıraktı ve üzerime çıkıp amımı sikti. Ne yazık ki orgazm olmam için yeterli değildi, yine erkenden boşaldı. 

"Offf, offf!" dedim ve sarıldık uyuduk.    

Bölüm 4

Sabah geç uyandık, ama hemen yataktan çıkmadık, uzun bir süre gerine gerine yattık. Akşama doğru kocam, 

"Hadi bugün Alanya'ya gidelim. Arkadaşlardan duymuştum, Alanya'da güzel bir eğlence mekanı varmış, oraya da takılırız!" dedi. 

"Tamam!" deyip hazırlanmaya başladım. Üzerime, içimi gösteren bir badi giydim, sütyen takmadım. Dikkatli bakınca memelerimin uçları ve etrafı gözüküyordu. Altıma beyaz renkli bir mini etek, eteğin altına da yine beyaz renkli ip bir tanga giydim. 

"Hazırım, hadi gidelim!" deyip salona gittiğimde, kocam beni tepeden tırnağa süzüp, 

"Aşkım tam bir afet olmuşsun, bu halinle Alanya'daki bütün erkekleri kudurtacaksın!" dedi.

 "İyi ya işte, ben de kudursunlar diye böyle giyindim!" dedim. Evden çıktık, arabayla yola koyulduk.



İki buçuk saat sonra Alanya'da idik. Kaleye çıkarken deniz manzaralı bir restaurantta akşam yemeği yedik. Epey bir gezdik. Saat 23:00 gibi kocamın o dediği eğlence mekanına gittik. Burası çok katlı bir eğlence mekanıydı ve tıklım tıklım doluydu. Anca 3. katta bir masa bulduk. Bir şişe Viski söyledik, başladık yavaş yavaş içmeye. Ben hem Viskimi yudumluyor hemde müziğin ritmiyle oturduğum yerde salınıyordum. Mekanın değişik ışıklandırması nedeni ile sütyensiz memelerim ve kabarmış uçları belli oluyordu. Oturduğum için bacaklarıma bakan birisi tangamı da görebilirdi. Ortama biraz alışmak için etrafı incelemeye başladım. Benim karşımda 40'lı yaşlarda iki adam duruyordu. Sürekli beni izliyorlardı. Kocama, 

"Hadi kalk, dans edilen alana gidelim!" dedim. Ama kocam, 

"Sen git, ben buradan bakarım sana aşkım!" dedi. 

"Tamam!" dedim ve elimde Viski bardağı ile dans edilen alana gittim.



Dans edilen alanın etrafında 4 tane platform vardı. Her platformda bir kadın vardı ve o kadınlar orada striptiz yapar gibi dans ediyorlardı. Ben de aşağıda onlara bakarak dans ediyordum. Demin masadayken beni izleyen adamlardan biri de az sonra yanıma geldi. Kocama doğru baktım, diğer adam da masamıza gitmiş, kocamla konuşuyordu. Yanıma gelen adam bana iyice yaklaşıp, 

"Merhaba, rahatsız etmiyorsam eşlik edebilir miyim size?" dedi. Ben de, 

"Okey!" dedim. Karşılıklı dans ederken müziğin gürültüsünden dolayı kulağıma yaklaşıp konuşuyordu. Adının Mahmut olduğunu, arkadaşının adının da Salih olduğunu söyledi. Ben de, 

"Emel!" dedim. Arada kocama bakıyordum, (Salih denen) öbür adamla içerek sohbet edip beni izliyordu. Mahmut yine kulağıma eğilip, İstanbul'dan geldiklerini, İstanbul Kadıköy taraflarında 7 tane mekanları olduğunu, buranın sahibinin de tanıdıkları olduğunu, Salih'in de ortağı ve kankası olduğunu falan anlattı. Ben de kocamla benim aynı kurumda çalışan memurlar olduğumuzu anlattım.



Mahmut, "İstanbul'dan Alanya'ya kafaları dinleyelim, bir de kaçamak yaparız diye geldik!" dedi. Bana, çok hoş ve sexy bir bayan olduğumu söyleyince, evli olduğumu hatırlatıp masada arkadaşıyla sohbet eden kişinin kocam olduğunu söyledim. Mahmut, 

"Kusura bakma, yanındaki o adamın kocan olduğunu bilmiyordum!" dedi. Ben de, 

"Önemli değil, nereden bilecektin ki?" dedim. Kocam Salih'le birlikte bize doğru kadeh kaldırınca elimdeki bardağın boşaldığını farkettim. Mahmut'a, 

"Geleceğim hemen!" deyip kocamın yanına gittim ve 

"Aşkım, bakıyorum da arkadaş edinmişsin. Viskimi doldur!" dedim. Kocam bardağımı doldururken ben de Salih'e alıcı gözle bakıp gülümsedim.



Dolu bardağımla tekrar piste döndüm ve Mahmut'un yanında dans etmeye başladım. Kısa sürede etrafıma başka erkekler de toplanmış, her fırsatta çaktırmadan orama burama dokunduruyorlardı. Kadınlardan birisi platformdan inince mekandaki görevlilerden biri, 

"Çok sexy dans ediyorsun!" diyerek elimden tutup beni platforma çıkardı. Ben de striptizci bayanları aratmayan bir şekilde platformda dans etmeye başladım. Mini etekle olduğumdan herkesin tangamı gördüğünden emindim...



Dans etmekten yorulup platformdam indim. Mahmut'la birlikte masamıza döndük. Mahmut kocama selam verip, 

"Karın süper dans ediyor dostum, çok azdırıcı!" dedi. Kocam teşekkür edip, 

"Öyledir, erkeklerin yüreğini hoplatır, ama sonuçta bana ait, benim karım!" dedi. Mahmut, 

"Çok şanslısın!" dedi. Kocam, 

"Ben de aynı fikirdeyim!" dedi. Salih de bana bakarak, 

"Bu güzelliğe ne verilmez ki!" dedikten sonra kocama dönerek, 

"Pardon, gördüğüm güzellik ağzımın gevşemesine sebep oldu!" dedi. Kocamın birşey demesine fırsat vermeden, ben, 

"İltifatınız için teşekkür ederim!" dedim. Mahmut, kocama, 

"Dostum sana birşey söyleyeceğim, ama kızmak yok, sadece bir iş teklifi olarak düşün!" dedi. Kocam, 

"Söyle, kızmam!" deyince, Mahmut, 

"Sana memurluktan bir yılda kazandığın parayı verelim, Emel hanım beni ve ortağımı mutlu etsin!" dedi.



Kocam hemen, 

"Sen ne diyorsun be adam?" dedi. Mahmut, 

"Hemen kızma dostum, nakit vereceğim, 10.000 Dolar!" dedi. Kocam, 

"Ben pezevenk miyim?" deyince, Mahmut, 

"Olayı öyle düşünme, bu sadece bir iş teklifi!" dedi. Salih de, 

"Buraya çapkınlık için gedik, ama İstanbul'da Rus karılarından bıktık. Burada yerli bayanlarla birlikte olmak istiyoruz. Ve bu gece de Emel hanımdan daha güzelini, daha sexysini göremedik!" dedi. Mahmut da bana, 

"Ne diyorsun Emel hanım? Kabul edersen hemen gidelim!" dedi.



O sırada Slow müzik çalmaya başlayınca ben kocamın elini tutup, 

"Hadi dans edelim!" deyip kaldırdım. Piste çıktık, dans ederken kocama, 

"Salak mı bunlar? Hem bu kadar paraya falan da gerek yok, mekan zaten orospu kaynıyor. Acaba benim nereme bu kadar para verecek ki, anlamsız geldi bana. Para teklif etmeden bile hadi sikişelim deseler, ikisine de veririm ki, hoş erkekler!" dedim. Kocam, 

"Sen bilirsin aşkım, karar senin. Ama onlarla sikişirsen benim yanımda sikeşeceksin!" dedi.

Çalan Slow parça bitince kocamla masamıza döndük. Ben Mahmut'a, 

"Ciddi misin bu teklifte?" diye sordum. Mahmut da, 

"Çok ciddiyim!" dedi. Ben, 

"Bana çok anlamsız geldi bu iş için bu kadar para. Sizin amacınız ne ki?" dedim. Mahmut, 

"Ortağımla hayatımızı değişik zevkler ve mutluluklarla doldurmak için çılgın şeyler yapıyoruz. Sizin evli olduğunuzu öğrenince böyle bir teklif yaptım. Bizim için para önemli değil, eğlence önemli, parayı zaten eşek yüküyle kazanıyoruz!" dedi. Ben de, 

"Peki nereye gideceğiz?" dedim. Mahmut, 

"Bizim kaldığımız otele gidelim!" dedi. Ben, 

"Fakat kocam da yanımızda olacak, değil mi?" dedim. Mahmut, 

"Tabii ki, zaten seninle kocanın yanında eğlenmek istediğimiz için o teklifi yaptık!" dedi. 

"Okey!" dedim. Hep birlikte mekandan çıktık. Onlar lüks araçlarına bindiler, biz de kendi arabamıza bindik, onları takip etmeye başladık. Kocam, 

"Aşkım, adamları tanımıyoruz, başımıza iş gelecek senin yüzünden!" dedi. Ben de, 

"Kocacığım, en fazla sikerler, ben de zaten sikilmeye gidiyorum, hem sen de izleyeceksin!" deyip güldüm...



Alanya'nın 5 yıldızlı otellerinden birine geldik. Salih arabadan inmeden otelin girişindeki güvenlikçilere birşey dedi ve iki araba peş peşe otelin bahçesine girdik. Arabaları park ettik. Hep birlikte otele girdik. Asansör ile odalarına çıktık. Odaları süit idi ve otelin havuz tarafına bakıyordu. Kocaman bir balkonu vardı. Balkona geçtik. Balkon dediğim yer teras gibi bir yerdi. Mahmut Viski getirdi, bize ikram etti. Ben sallanan koltuk vardı oraya oturdum, kocam da karşıdaki koltuğun birine oturdu. Mahmut benim yanıma oturdu, Salih de kocamın yanındaki koltuğa oturdu. Mahmut elini omzumdan aşırıp mememi avuçladı ve okşamaya başladı. Mahmut'a, 

"Ben bir duşa gireyim, dans edeken çok terledim, sonra sizler de girin!" dedim. Mahmut, 

"Tamam!" deyince kalktım banyoya girdim...

Duşumu alıp havluya sarınmış halde çıktım ve 

"Hadi beyler sıra sizde!" dedim. Mahmut'la Salih de çabucak duş alıp çıktılar. Ben havluya sarınmış halde sallanan koltukta oturuyordum, Mahmut benim soluma, Salih de sağıma oturdu. Mahmut dudaklarıma yapıştı ve başladık öpüşmeye. Salih de üzerimdeki havluyu çözerek memelerimi ortaya çıkardı ve eğilip yalamaya, emmeye başladı. Kocam ise elinde Viski bardağı ile karşımda oturduğu yerden bizim ön sevişmemizi izliyordu. Salih memelerimden yavaş yavaş göbeğime doğru yalayarak indi ve önümde diz çöktü. Amımı yalayacaktı. Bir bacağımı Mahmut'un bacağına doğru attım, diğer bacağımı da Salih'in omzuna koydum. Salih de beni öne doğru çekerek ağzını amıma dayadı, başladı amımı yalamaya. Ben sonra Mahmut'un bacağının üstündeki bacağımı da Salih'in boşta kalan omzuna koyarak amımı iyice Salih'in ağzına dayadım. Salih hiç am görmemiş gibi yalıyor, amımdan akan zevk sularımı şapırdatarak adeta içiyordu...



Mahmut ayağa kalkıp kazık gibi olmuş yarağını ağzıma soktu ve ağzımı sikmeye başladı. 

"Seni diskoda dans ederken görünce işte bu anı hayal ettim. Harbiden çok azgın bir orospuymuşsun!" diye söyleniyor ve sert sert ağzıma sokuyordu. Amımı yalayan Salih Viskisini içmek için kalkınca, Mahmut sallanan koltuğa yanıma oturdu ve beni kucağına çekti. Yüz yüze gelecek şekilde beni yarağının üzerine oturtarak amıma soktu ve sikmeye başladı. Hem sikiyor hemde tam ağzının hizasında sallanan memelerimi iki eliyle ile avuçlayarak memelerimin uçlarını emiyordu...



Salih de gelip götüme tükürükle ıslattığı parmaklarını sokunca niyetini anladım, beni tost yapacaktı. Mahmut'un üzerinde zıplamayı durdurdum ve götümü biraz daha arkaya çıkardım. Salih yarağını da tükürükle ıslattı ve götüme dayayıp bastırdı. Biraz acısa da sesimi çıkarmadım. Salih götüme tam köklediğinde ben de amımı Mahmut'un yarağına iyice bastırarak, 

"Ohhh, harikasınız, sikin beni!" diye inledim. Sikmeye başladılar. Birisi yüklenirken diğeri bırakıyor, birisi bırakırken diğeri yükleniyordu. Yarağın biri amıma, diğeri götüme sırayla köküne kadar girip çıkıyordu. Birkaç dakika sonra aldığım zevkle ilk orgazmımı olmuştum bile. Onlar ise makine gibi habire sikmeye devam ediyorlardı. 10 dakika falan daha siktiklerinde ben ikinici orgazmımı oldum. Biraz dinlenip kendime gelmem lazımdı, 

"Hadi boşalın artık, dölleyin amımı götümü!" dediğimde önce Mahmut amıma, sonra da Salih böğüre böğüre götüme boşaldı. Aralarında yığıldım kaldım...



Yarakları amımda ve götümde küçülene kadar o pozisyonda beklediler. Önce Salih götümden çıktı, ben de Mahmutun yarağından kalkıp yanına oturdum. Mahmut dudaklarımı öperek, 

"Çok dar bir amın var orospu, hemde ateş gibi yanıyor. Harika sikişiyorsun, tecrübelisin galiba?" dedi. Ben de, "Zevk aldığım sürece iyi sikişirim!" dedim. Kocamı tamamen unutmuştum, baktığımda çıkarmış olduğu kalkık sikini sıvazlarken görünce dayanamadım. Bacaklarımı ayırıp, 

"Gel hadi!" dedim. Amımdan götümden döller koltuğa akıyordu. Kocam hemen kalkıp geldi ve sikini amıma sokup sikmeye başladı. Tabii her zamanki gibi hemen boşaldı...



Sigarayla birer bardak daha Viski içip biraz dinlendikten sonra, Mahmut elimden tutup kaldırdı ve 

"Duşumuzu alıp yatakta devam edelim!" dedi. Mahmut'la birlikte duş alıp çıktık, bu sefer havlu sarınmadık. Bizden sonra da Salih duş aldı. Mahmut beni kucakladığı gibi yatağa götürdü. Kocam da Viski bardağını aldı ve yatağın ayak ucundaki koltuğa oturup izlemeye başladı. Ağzıma sırayla bir Mahmut yarağını sokup yalatıyordu, sonra Salih. Tabii ki halimden memnundum. Salih'in yarak iyice sertleşince beni önüne domalttı. Arkadan amıma geçirdi ve hoyratça sikmeye başladı. Hem sikiyor hem de iki elini öne uzatıp memelerimi asılıyordu. Mahmut ise ağzını sikmeye devam ediyordu. Bense ardı ardına orgazm yaşıyor, çılgınca sikişiyordum...



15 dakika sonra Mahmut ağzıma boşalıp döllerini yutturdu. Salih de Mahmut'un boşalmasından tahrik olup amıma boşaldı. Üçümüz yatağa devrildik. Ben ortalarındaydım, yüzüm Salih'e dönüktü, arkamda Mahmut yatıyordu. Daha birkaç dakika geçmemişti ki, Mahmut'un yarağının arkamda yeniden sertleştiğini hissettim. Hissetmemle birlikte götüme soktu ve yan yatar pozisyonda götümü 10 dakika falan sikip içime boşaldı. Amımdan Salih'in, götümden Mahmut'un dölleri süzülüyordu. Kocama baktım, oturduğu koltukta bizi izlerken sızıp uyumuştu. Biz de yatakta uyuduk...



Sabah 11:00 gibi Mahmut beni öperek uyandırdı. Salih yatakta, kocam da koltukta uyuyordu. Mahmut beni dün geceki gibi yan döndürüp amımı bir posta siktikten sonra beni kucağına alarak jakuziye götürdü. Birlikte bir süre jakuzi keyfi yaptıktan sonra beni kaldırıp jakuzide domalttı ve bu sefer götümü sikmeye başladı. O sırada kocam da uyanıp işemeye gelmiş banyoya. Mahmut, "

Gel dostum gel, orospu karın yarağa doymuyor, az önce amından siktim şimdi de götünü yarağa doyuruyorum!" dedi. Kocam işemeye gelmişti ama dikilmiş bizi izliyordu. Mahmut götüme boşalıp çekildi ve yarağını yıkayıp odaya gitti.



Kocam klozete işerken ben de duşa girdim. Ben duşa girer girmez Salih geldi, yanıma duşa girdi. Omuzlarımdan bastırıp önünde çömeltti ve yarağını ağzıma verdi. Yarağı sertleşince beni kaldırıp sırtımı duvara dayadı, bir bacağımı kolu ile kaldırdı ve alttan yarağını amıma soktu ve o pozisyonda sikmeye başladı. Kocamın işemesi bitmiş, sikini sıvazlayarak bu sefer Salih'in beni sikmesini izliyordu. Salih amıma boşalıp duştan çıktığında, kocam kalkmış sikini sıvazlayarak yalvaran gözlerle bana bakıyordu. Kocamı kıramadım ve 

"Gel aşkım!" dedim. Deminki pozisyonda sırtım ağrıdığı için kocama domaldım. Kocam da içi döllü amıma birkaç kez gidip gelerek boşaldı. Kocamla yıkanıp banyodan çıktık. Biz banyodayken Mahmut odaya 4 kişilik kahvaltı söylemiş. Hep birlikte güzel bir kahvaltı yaptık ve ayrıldık onların yanından. Arabamıza binip, yol boyunca yaşadıklarımızı konuşarak Antalya'ya geldik.



Eve geldiğimizde yorgunduk. Uyumak için yatak odamıza geçtik. Otelden ayrılırken Mahmut'un bana verdiği zarfı çantamdan çıkardım ve 

"Bak burda ne var!" diyerek kocama uzattım. Kocam zarfı açtı, içinde bir deste Dolar vardı. Kocam, 

"Adamlarla resmen para karşılığında sikişmiş oldun. Niye kabul ettin parayı, senin yaptığına düpedüz orospuluk denir!" deyince, 

"Benim yaptığıma orospuluk denirse, senin yaptığına ne denir? Pezevenk!" deyince gülüştük. Saydık, söz verdikleri gibi tam 10.000 Dolar idi. Sevinçle birbirimize sarılıp uyuduk.   

Bölüm 5

Alanya'da yaşadığımız sikişten sonra 3 gün evden çıkmadık, evde tembellik yapıp dinlendik. Bu 3 gün kocamla sikişmedim de, böylece amım götüm de dinlenmiş oldu. Yemek de yapmıyorduk, yemeğe de çıkmıyorduk, yemekleri hep dışarıdan sipariş veriyorduk. Dördüncü gün ikimiz de artık evde tembellik yapmaktan sıkılmıştık. Üstelik yarın evlilik yıldönümümüz idi. Birbirimize ne hediye alalım diye çaktırmadan birbirimizin ağzını aradık. Kocamla daha önce anlaşmıştık, özel günlerimizde birbirimize pahalı hediye almayacağız diye. Önemli olan hediyenin fiyatı değildi, birbirimize o özel günü unutmadığımızı göstermemizdi.

Kocama, 

"Ben duş alıp AVM'ye gideceğim!" dediğimde, 

"İyi git aşkım, ben de biraz internette bakınacağım!" dedi. Kocamın internette bakınması demek, elektronik mağazalarının sitelerine girip yeni model cep telefonlarını incelemesi demekti. Birkaç aydır kafayı telefonlarımızı yenilemeye takmıştı. Galiba evlilik yıldönümümüzde bana yeni bir cep telefonu hediye edecekti. Duşumu alıp evden çıktım. Akşama kadar Antalya'nın en büyük AVM'lerini gezip kocama uygun hediye baktım. Doğru düzgün birşey bulamayınca, kocamın o sevdiği marka Viskiden bir şişe alıp, hediye paketi yaptırdım. Ve eve döndüm. AVM'leri gezmekten ayaklarım ağrımıştı.



Yarın vermek için hediye paketini mutfağa saklayıp salona girdiğimde kocam elinde kocaman bir buket kırmızı gülle beni bekliyordu. Hemen kalkıp beni öptü ve 

"Biliyorum evlilik yıldönümümüz yarın, ama ben şimdi kutlamak istiyorum. İyi ki benim karımsın!" diyerek buketi verdi. Bunun üzerine ben de mutfaktan hediye paketini getirip verdim ve 

"İyi ki sen de benim kocamsın!" deyip öptüm. Kocam saatine bakıp, 

"Senin asıl hediyeni internetten sipariş vermiştim, biraz gecikecek galiba!" dedi. Ben çiçekleri vazoya koyarken kapının zili çaldı. Kocam, "Hah, geldi!" diyerek kapıyı açmaya gitti.



Az sonra yanında İzbandut gibi iri yarı bir adamla içeriye girdi. Adamı salona buyur ettikten sonra yanıma gelip, 

"Sürprizzzz! Evlilik yıldönümü hediyesi olarak sana özel masör tuttum aşkım! Hem de mutlu sonlu!" deyince, 

"Oha, bu beni ikiye ayırır kocacığım!" dedim. Kocam, 

"Korktun mu aşkım?" dedi. Ben de, 

"Korkma demeyelim ama tırstım. Yarağı nasıl ki bunun?" dedim. Kocam, 

"Masaj yaptır öğrenirsin!" dedi. Salona geçtiğimizde masör, 

"Merhaba, ben Kemal. Siz de Emel hanım olmalısınız. Doğrusu resimlerinizden daha güzelsiniz!" deyip benimle tokalaşmak için elini uzattı. Ben de elimi uzatıp, 

"Teşekkür ederim!" dedim. Demek ki kocam resimlerimi Kemal ile paylaşmıştı.



Kemal, "Masajı nerede yapacağım?" diye sorunca, kocam,

 "Yatak Odasında daha rahat olur!" dedi. Yatak Odasına girdiğimizde Kemal bana, 

"Siz soyunup uzanın Emel hanım!" dedi. Ben üzerimdekileri çıkarıp sütyen ve tanga külot ile kaldım, yatağa sırt üstü uzandım. Kemal,

 "Onları da çıkarın Emel hanım!" deyince sütyenimi ve külotumu da çıkardım, çırılçıplak uzandım. Kemal çantasını açtı, küçük şişelerde bulunan bazı sıvılar çıkardı, şifonyerin üzerine hazırladı. Sonra kendi üzerini çıkardı, altında tek boxeri kaldı. Kocam ise makyaj masasının önündeki sandalyeye oturmuş bizi izliyordu. Ben Kemal'i amatör sanmıştım, ama gerçekten profesyonel masörmüş. Özellikle yorgun ayaklarımı masaj yağıyla uzun uzun ve yavaş yavaş yoğurdu. Ayaklarımdan bacaklarıma, bacaklarımdan memelerime geçti. Memelerimi yağlayarak okşayıp yoğurması çıldırttı beni. Hele memelerimden sonra amımı masajla okşamasına dayanamadım ve kısık kısık inleyerek orgazm oldum.



Sonra beni ters çevirip, omuzlarımı, sırtımı, bacaklarımı en son da götümün yanaklarını masajladı. Götümün yanaklarını ayırıp yoğrururken resmen büzüğümün açılıp kapandığını ve götümün içine hava girdiğini hissediyordum. Bir ara eline yağ almak için sol tarafımda bulunan şifonyere gittiğinde önüne baktım, Kemal'in boxeri yarağı zaptedemez olmuştu. Boxerin şişkinliğine bakacak olursak yarağı yılan ölüsü gibi birşey olmalıydı. Beni evire çevire, yağlaya yağlaya yaklaşık 45 dakika kadar masajla yoğurdu, vücudumda ellenmedik dokunmadık yer bırakmadı. Klitorisime dahi uzun uzun masaj yaptı. Bu 45 dakikalık sürede ben 2 kez orgazm olmuştum...



En son ben yüzüstü yatarken, Kemal, kocama, 

"Masaj kısmı bitti, mutlu son kısmına başlıyorum!" dedi. Kocam da, 

"Tamam!" diye onaylayınca, uzanıp yastığı aldı. Yastığı göbeğimin altına yerleştirip amımı götümü yükseltti. Ne yaptığını göremiyordum, fakat anladığım kadarıyla boxerini çıkarmıştı ve yarağını masaj yağıyla yağlıyordu. Bacaklarımın üstüne çıkarak götümüm yanaklarını iki eliyle ayırıp amıma yarağını dayadı. Amıma sokmaya başladığında, 

"Ahhh! Yavaş!" diye inledim. Yarağı bayağı büyük ve kalın, yarağının başı da mantar gibi olmalıydı ki, am dudaklarımın gerildiğini hissediyordum. Kemal, 

"Pardon Emel hanım!" deyip yavaş yavaş yarağını sokmaya devam etti. Yarağı amımın dibini bulduğunda, 

"Ahhhhh! Bu ne ya? Yarıldım! Bir daha bu amı nasıl kullanacağım?" diye söylenmeye başladım. Fakat yarağın amımı boşluk bırakmadan doldurması da hoşuma gitmişti. Kemal içimde biraz bekledikten sonra yarağını biraz çekip yeniden soktu. Böyle böyle alıştırarak sikmeye başladı. Artık tamamına yakınını çıkarıp sertçe köklüyordu. O kökledikçe de amımdan da acaip sesler çıkıyordu...



O pozisyonda beni 15 dakika inlete inlete siktikten sonra altımdan yastığı çekip kenara koydu. Belimden iki eliyle tutarak öne doğru kaldırıp önce dizlerimin üzerinde durdurdu, sonra başımı yatağa doğru bastırdı. O pozisyonda amımın tabak gibi açıldığından emindim. Kemal yatağın üstünde ayağa kalktı, çömelir gibi yapıp yarağını tutarak amıma üstten sokarak kökledi. Tabii o anda ben de bastım çığlığı, 

"Ahhh!" diye. Ben, "Yırttın amımı! Yavaş!" dedikçe Kemal durmak bilmiyor, makine gibi hızlı hızlı amıma pompalıyor, beni bağırta bağırta sikiyordu. Kocam ise, 

"Aşkım sesleri komşular duyacak şimdi!" diye korkuyordu. Sesim kesilmeyince yanıma gelip elimden tutarak, 

"Sessiz ol aşkım, rezil olacağız!" dedi. Kocamın elini sıkıca tutup bırakmadım. Kemal kökledikçe ben orgazm üstüne olurken sesim çok çıkmasın diye dudağımı ısırıyordum...



Bir süre sonra Kemal yarağını amımdan çıkarıp yataktan indi. Beni sırt üstü döndürüp, bacaklarımı ayırdı. Kollarını bacaklarımın altına sokarak beni kucağına aldı. Kemal ayakta, ben kucağındayken yarağını amıma sokmaya çalıştı, ama sokamadı. Amım ve Kemal'in yarağı masaj yağıyla vıcık vıcık olduğundan tam girecekken kayıp çıkıyordu. O sırada kocam yine hiç beklemediğim bir şekilde Kemal'in yarağını tutup amıma denk getirip girmesini sağladı. Tamamı girince kazığa oturmuş gibi oldum. Kemal beni kucağında hoplata hoplata sikmeye başladı. Boynuna sarılmıştım, alttan yarrağı kökledikçe yüksek sesle inlememek için kendimi zor tutuyordum. Ben bir kez daha orgazm olurken, 

"Bastır aslanım, kökle, yırt amımı!" diye söyleniyordum. Kemal ise hızından ve sertliğinden birşey kaybetmeden sikiyordu...



Ayakta beni kucağında sikerken yorulmuştu. Beni yatağa sırt üstü yatırdı, bacaklarımı iyice ayırarak yarağını amıma yeniden geçirdi. Durmak duraklamak bilmeden köklüyordu. Bir süre de o pozisyonda siktikten sonra ben daha fazla dayanamadım ve 

"Artık yeter, kuruyorum, boşal artık!" diye yalvarmaya başladım. Kemal sanki bunu dememi bekliyormuş gibi amıma köklemişken içime boşalmaya başladı. İçime boşalmak için izin istememişti, demek ki önceden kocamla her detayı konuşup anlaşmışlardı ve kocam da izin vermişti. Dölleri durmak bilmiyor, amımın kenarlarından taşan döller yatağa damlıyordu. Boşalması bitince içimde biraz daha kalıp çekildi üzerimden. Yarağın çıkmasıyla amımdan dölleri yoğun bir şekilde akmaya başladı. Kemal, 

"Teşekkür ederim Emel hanım, umarım siz de en az benim kadar zevk almışsınızdır!" dediğinde, 

"Merak etme, aldım!" dedim. Yattığım şekilde yığılıp kalmıştım, doğrulacak dermanım bile yoktu.



Kemal giyinip çantasını hazırlarken, kocam, 

"300 Dolara anlaşmıştık değil mi?" diye parayı uzattı. Kemal ise kocamın uzattığı paradan sadece 100 Dolar alıp, 

"Evet, ama bu kadar yeterli!" dedi. Kocam, Kemal'i uğurlayıp yanıma geldiğinde ben tavana bakarak ölü gibi yatıyordum. Beni öyle görünce telaşlanmıştı, 

"Aşkım, iyi misin?" diye sordu. "İyim aşkım, teşekkür ederim, yaşadığım en güzel sikişti bu, sikilmek diye buna derim ben!" dedim. Ben öyle deyince kocam rahatlamıştı, dudaklarımdan öpüp, 

"Sevindim aşkım!" deyip soyundu ve yanıma uzandı. Fakat eli rahat durmuyor, parmaklarıyla amımın dudaklarını ayırıyor, amımdan halen süzülmekte olan döllerle oynuyordu. Merak edip ben de elimi onun sikine attığımda kalkık olduğunu hissettim. Aslında hiç dermanım yoktu, yine de, 

"Gel hadi aşkım!" deyip bacaklarımı ayırdım. Kocam sevinçle bacak arama girip beni sikmeye başladığında sikini hissetmiyordum bile. Her zamanki gibi hemen boşaldı...



Biraz uzanıp dinlendikten sonra kalkıp birlikte duşa girdik. Ilık suyun altında biraz kendime gelmiştim. Beni kocam yıkadı, her yerimi güzelce şampuanlayıp tertemiz yaptı. Beni yıkarken sikinin yeniden kalktığını fark ettiğimde kocama kıyamadım. 

"Hadi aşkım götümü sik!" deyip arkamı döndüm, duvardan tutunarak domaldım. Kemal sadece amımı siktiği için götüm Alanya'dan beri dinlenmişti. Kocam hemen sikini şampuanlayıp götüme soktu ve sikmeye başladı. Çok geçmeden de götümün içine boşaldı. Temizlenip banyodan çıktık. Kocam, Kemal'in dölleriyle vıcık vıcık olmuş çarşafı yeniledikten sonra yatağa uzandık. Kocam, 

"Seni çok seviyorum aşkım!" dediğinde, 

"Ben de seni çok seviyorum kocacığım!" deyip öptüm.



Evet, kocamı gerçekten çok seviyorum. Evlilik yıldönümümüzde benim yarağa doymam için parayla sikici tutan fantastik bir koca sevilmez mi?