Resmen Yarrak Hastası Oldum etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Resmen Yarrak Hastası Oldum etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Resmen Yarak Hastası Oldum! (11. Bölüm)



Resmen Yarak Hastası Oldum! (11. Bölüm) -Alıntı-


Önceki bölümlere aşağıdaki linklerden ulaşabilirsiniz.


Burak, 

"Elif sende ne cevherler varmış ya! Ben hayatta inanmazdım seninle böyle bir şey yaşayacağıma. Biz seni hanım hanımcık uslu bu kız sanırdık!" deyince, Osman da, 

"Gerçi en son burada Eyüp'le sevişirken ortalığı inlettin. O gün içindeki orospuyu salıvermiştin!" diye devam etti. Ben de, 

"Bakın bunlar aramızda kalsın. Özellikle Eyüp öğrenmesin. Böyle olduğumu ben de bilmiyordum..." diye başlayıp başımdan geçenleri bir bir anlattım.

Ben anlattıkça ikisinin sikleri de kazık gibi oldu. Oldukça etkilenmişe benziyorlardı. Burak beni boynumdan çekerek başımı kasıklarına doğru bastırdı. Ben de hiç ikiletmeden sikini ağzıma aldım ve emmeye başladım. Osman da elime verdi, bir elimle de onun yarrağını sıvazlıyordum. Ben Burak'ın sikine eğilince ortaya çıkan bacak arama Osman elini attı ve amımla oynamaya başladı. Amım hemen vıcık vıcık olmuştu. Osman amımdan akan zevk sularımla kayganlaşan parmaklarını amıma sokuyor, beni parmaklarıyla sikiyordu.

Sonra baş parmağını arka deliğime doğru bastırdı. Hem akşam hem de sabah yediği yarraklardan ötürü genişlemiş olan götümün deliğine hiç zorlanmadan girdi başparmağı. Şimdi ağzımda Burak'ın yarağı varken, amım ve götüm de Osman'ın parmaklarıyla dolmuştu. Tüm deliklerimden birden uyarıldığım için orgazm olmam uzun sürmedi.

Benim boşalmam ile erkeklerim de harekete geçti. Burak oturduğu yerden hiç kalkmadan beni üzerine doğru çekti. Ben amımı hizalayarak Burak'ın sikinin üstüne oturdum ve öpüşmeye başladık. Osman da yerinden kalkıp yanımıza geldi ve beni saçımdan tutarak geri çekti. Burak'tan ayrılan ağzıma kendi yarrağını yerleştirdi, ben de iştahla emmeye başladım.

Bir süre sonra yarrağını ağzımdan çıkaran Osman beni Burak'ın üstüne doğru bastırarak eğilmemi ve götümün ortaya çıkmasını sağladı. Sonra da yavaşça yarrağını götüme sokmaya başladı. Tamamı içime girdiğinde müthiş bir zevk dalgası vücudumu kapladı. Aynı anda iki tane yarağı içimde hissetmek harika bir duyguydu. İkisi de boşalana kadar beni aynı pozisyonda siktiler. Ben kaç defa orgazm oldum hatırlamıyorum. Hepimiz yığılıp kaldık. Vakit öğlen olmuştu.

Benim otobüste ve sinemada sikilme hikayelerim onları çok etkilemişti. Onlar da bu deneyimi yaşamak istediklerini söyleyip, birlikte dışarı çıkıp açık alanda sikişmeyi teklif ettiler. Sanki düşüncelerimi okuyorlardı. Benim de en zevk aldığım şey dışarıda ve yakalanma korkusuyla seks yapmaktı. Burak ve Osman ile harika bir seks uyumumuz oluşmuştu. Ama yine de biraz tedirgindim, "Ya millete yakalanırsak? Siz erkeksiniz, size bir şey olmaz, ben rezil olurum!" dedim. Aslında çok istiyordum, sikilirken birilerine yakalanmış olmayı. Birinin beni o halde izlemesinden çok zevk alacaktım, ama olaya karışıp işin büyümemesi lazımdı, sadece izlesin ama tepki vermesin istiyordum.

Burak ve Osman, bunun daha önce yaşadığım şeyler olacağını, tedbirli davranacaklarını söyleyerek beni yatıştırdılar. Kimsenin kimseyi umursamayacağı çok kalabalık otobüslere binecek ve bir köşeye çekilip kimseye çaktırmadan oynaşacak, imkan bulursak sikişecektik.

Dışarı çıkmak üzere hazırlanmaya başladık. Ben çantamdan kıyafetlerimi çıkardım, taytım ve eteğim vardı. Osman'a, "Hangisini giyeyim?" diye sordum. Osman ikisini de elimden alıp yere bıraktı ve kabanımı bana uzatarak, "Buraya gelirken ne giydiysen onu giy!" dedi gülerek.

Ben altıma külot giymek istedim, Osman karşı çıktı. Ama zevk sularım ve döller akacak olursa onları engeller diyerek zorla kabul ettirdim. İçimde bir tanga külot, üstüne de kabanımı giyerek evden çıktık. Ayağımda çizmelerim vardı. Kabanımın cebine biraz peçete koymuştum her ihtimale karşı. Çantamı, arkadan yaklaşmaya engel olur diye aldırmadılar. Çok heyecanlıydım, bile bile milletin içinde sevişmeye gidiyordum.

İlk otobüse bindik, ama kalabalık değildi. Daha kalabalık otobüslere binebileceğimiz bir güzergahta indik. Durak bile çok kalabalıktı. Kalabalık bir otobüse orta kapıdan bindik. Arkaya gitmeye çalışıyorduk, ama kıpırdamaya imkan yoktu. Burak'la Osman arkamda kalmışlardı. Zorla arkaya doğru ilerledik. Sonra Osman önüme geçti, Burak sağ tarafımda kalmıştı. Ama buna rağmen elini arkama attı ve kabanımın üzerinden götümü avuçlamaya başladı. Bir müddet böyle devam ettikten sonra elini kabanımın altından içeri soktu ve o şekilde götümü okşayıp mıncıklamaya devam etti.

Bu arada Osman da kulağıma bir şey söylüyormuş gibi yaklaşıp boynumdan öpüyor, arada kulak mememi ısırıyordu. Görenler onula beni sevgili sanırlardı. Ama aynı zamanda arkamda Burak elini artık külotumun içine sokmuş, beni parmaklıyordu. Burak sonra külotumu aşağı doğru çekerek dizlerimin az üstüne kadar elinin yetiştiği kadar indirdi. Bu arada tam pencere kenarında değildik, ama iyice arka tarafa ilerlemiştik.

Osman kabanımın düğmelerini açmaya başlayınca engel olmak istedim, ama iyice zorladı ve ön tarafımdan çırılçıplak hale geldim. Yine de kabanımın kenarları gizliyordu vücudumu, bunu Osman bile görmüyor, sadece temas ettiği için hissediyordu. Osman sikini çıkardı ve amıma doğru baskı yapmaya başladı. Amıma daha kolay girebilmek için elleriyle kalçamdan tutarak kendine doğru çekti. Öne doğru çekince bir an kabanım açılır gibi oldu ve çıplak vücudum görünecek diye ben de hemen Osman'a sarıldım. O ani hareketle Osman'ın siki amıma yerleşti.

Şimdi çok yavaş hareketlerle sikini içimde oynatıyordu. Osman'la iki sevgili gibi birbirimize sarılmıştık, dışarıdan bakınca birşey fark edilmiyordu. Ama arkamda Burak da kabanımı yukarı doğru kaldırmış ve götüme dayanmıştı. Bir taraftan sürtünüyor, bir taraftan da ellerini yukarı memelerime doğru çıkarıyordu. Bu şekilde arkadan memelerimi okşayınca kabanımın beni gizleyen yan tarafları açılıyordu. Dikkatli bakan biri benim alttan memelerime kadar olan her yerimin çıplak olduğunu fark edebilirdi.

Burak daha çılgın gibiydi sanki. Ya teşhirciliği sevdiği için, beni millete göstermek için gidebildiği kadar ileri giderek işin zevkini çıkarmak istiyordu, ya da beni hiç umursamıyordu. Biri fark edip bir şey dese, bir rezillik çıkarsa mahvolurdum. O açıdan Osman'ı daha güvenli buluyordum. Ama bir taraftan düşününce de, o değil miydi Burak'ın koynuna beni sokan? Düpedüz beni kandırıp eve çağırmış, kendi siktikten sonra da arkadaşına peşkeş çekmişti. Kaba tabirle olay buydu. Ben ise her ne kadar mağdur durumunda görünsem de, çok zevk almıştım ve durumdan rahatsız değildim, hatta memnundum. Ama şimdi zevk almakla birlikte, beni tehlikeye attığı için Burak'ın hareketlerini aşırı buluyordum.

Bir taraftan amımda Osman'ın siki, bir taraftan arkamda Burak sırasını bekliyor ve beklerken de boş durmuyor ve beni zevklendiriyordu... Ne kadar zaman geçti bilmiyorum ama, Osman içime döllerini attırmaya başladı. O boşaldıktan sonra Burak hareketlendi, o kıpırdanma esnasında biz de köşeye geçtik. Osman önümden çekildi, ama Burak beni ileri iterek arkamda kaldı. Osman kapı tarafına doğru arkamızda bizi perdeliyordu. Ben şimdi arka köşede, yüzüm pencereye dönük bir şekilde demirlere tutundum...

Burak arkamdan yanaştı ve sikini çıkardı, arkadan bana sarıldı. Arkadan amıma kolayca girebilmek için beni omzumdan bastırarak götümü dışarı doğru çıkardı. Belimden yukarısı dikti, ama resmen beni domaltmıştı. O pozisyonda amım ortaya çıkınca, zaten yeni sikilmiş, benim zevk sularım ve Osman'ın dölleriyle vıcık vıcık olmuş amıma Burak kolayca yarrağını yerleştirdi. İçimde gidip gelirken, ellerini de memelerime atıp yoğurmaya başladı...

Sonra beni kendine doğru çekip boynumu öpmeye, kulağıma birşeyler fısıldamaya başladı. Ne dediğini tam anlamıyordum, inanılmaz bir zevk dalgasına kapılmıştım. Zaten oldum olası boynumda o sıcak nefesi hissetmek beni inanılmaz tahrik etmiştir. Burak'ın sözlerini anlamıyordum, ama bana yaşattığı zevk için ona cevap vermek için, 

"Aşkım harikasın, devam et lütfen!" diye kafamı arkaya doğru çevirdiğim esnada yanı başımızda dikilen bir adamın suratıyla burun buruna geldim.

"Sen de harikasın bebeğim, hem çok seksi, hem de çok cesursun!" dedi adam sırıtarak. Başımdan kaynar sular dökülür gibi oldum, adam her şeyin farkındaydı. Çok utanmıştım, yüzüm kıpkırmızı oldu, ne yapacağımı bilemedim. Hemen kafamı geri çevirdim. Ama Burak durmamış, beni sikmeye devam ediyordu. Bir müddet sonra Burak durakladı ve içimden çıktı. Omzumdan tutup beni kendine çevirdi ve kenara çekilip, az önceki adama bıraktı yerini.

Aralarında hiç konuşma duymadım, nasıl anlaştılar, nasıl olurda beni yabancı birinin sikmesine izin verirler diye hayret ediyordum. Ama zaten düne kadar Burak da yabancı biri değil miydi benim için? İşler karışmaya başlıyordu. Ya daha da ileri giderlerse, beni herkese siktirmeye kalkarlarsa? Dün sadece Osman'la baş başa bir hafta sonu geçirip seks yaparım diye planlayıp geldiğim evde, kandırılıp Burak'la sikişmiştim. Kimseyle paylaşmadığım sırlarımı onlara anlatmış, aramızda bir şeyler oluştuğunu sanmıştım.

Evet, ben onlara her şeyimi açmıştım, hem bedenimi hem ruhuma işleyen sırlarımı. Birlikte güzel vakit geçirecektik, beni sahipleneceklerini düşünmüştüm. Sırf aramızda böyle bir şey oluştu diye, onları mutlu etmek ve kırmamak için, yakalanıp rezil olmayı göze alarak halka açık yerlerde seks yapmayı kabul edip gelmiştim. Ama onların beni umursadığı yoktu. Şimdi de başka bir adamın önünde bir otobüste çırılçıplak duruyordum ve onlar bu durumdan rahatsız değillerdi.

Bunlar bir anda aklımdan geçmişti, şimdi ne yapacağımı bilemiyordum. Ama bu durumdayken ve bana arka çıkabileceğini düşündüğüm iki kişi de beni siktikten sonra bu adamın önüne koymuşlardı. Karşı çıkarsam iş büyüyüp rezillik çıkabilirdi, her türlü ben zararlı çıkacaktım. O yüzden oluruna bıraktım.

Adamın bir iki denedi ama sikini bir türlü amıma sokamadı. Eğilmesi gerekiyordu, ama bu sefer de beli geride kalıyordu. En sonunda eğilerek ve elleriyle ensemden kendine doğru çekerek beni öpmeye başladı. Ben de kollarımı boynuna doladım. Dudaklarımız birleştikten sonra adam ellerini boynumdan çekip kabanımın içinden çıplak vücudumu okşayarak kalçalarıma doğru indirdi. Biraz okşayıp sıktıktan sonra, beni kalçalarımdan tutarak yukarı çekti, ben de boynuna sarılı kollarımla ona yardımcı oldum. Bir eliyle yarrağını amıma yerleştirdi ve beni otobüsün arka duvarına yasladı.

Ben kimse görmesin diye uğraşırken, iyice havaya kalkmıştım. Ben kucağında olunca adam da yüzünün hizasına geldiği için memelerime yumuldu. Elleri kabanımın içinden kalçalarımda olduğu için kabanımın ön tarafının kapanmasına engel oluyordu, memelerime yumulduğu için göğüs kısmı da açıktı, beni kamufle edebilecek tek şey sikicimin bedeniydi. Hatta amımda gidip gelirken beni her hoplatışında başımın yukarı aşağı hareketleri yüksekte olduğu için daha da görülebilir ve dikkat çekebilirdi. Şu an tek düşündüğüm bu otobüsten bir an önce kurtulmaktı.

Adamın hiçbir şey umurunda değildi, beni sikerken aldığı zevke bakıyordu sadece. Benim ayaklarım yere basmadığı için baya yorulmuştum... Nihayet adam boşalmaya başladı ve siki içimde küçüldükçe yukarıdan benim vücut ağırlığımın da baskısıyla kendiliğinden çıktı. Adam sikini pantolonuna yerleştirirken, ben de külotumu çekip kabanımın önünü kapattım.

Burak'tan umudum olmadığı için Osman'a söyledim, çok yorulduğumu ve inmek istediğimi. Burak'la bir şeyler konuştular ve bir sonraki durakta inip, yolun karşısından başka bir otobüsle eve döndük.     


Aldatmak, Erotik Hikaye, Fantezi, Gerçek Hikayeler, Teşhir, Türkçe seks hikayeleri, Anal Seks

www.juicywetpeach.blogspot.com.tr  

Resmen Yarak Hastası Oldum! (10. Bölüm)

Resmen Yarak Hastası Oldum! (10. Bölüm) -Alıntı-

Önceki bölümlere aşağıdaki linklerden ulaşabilirsiniz.

Sabah, ya da artık öğlen demeliyim sanırım, uyandığımda Osman ve Burak halen uyuyorlardı. Üstüm, başım, yüzüm, saçlarım, amım ve götüm hep döl içindeydi. Bir an olanları düşündüm. Eski sevgilimin evinde onun diğer iki ev arkadaşıyla gece boyunca sevişmiştim ve şuan ikisinin ortasında çırılçıplak yatıyordum. Üstelik ilk defa iki yarak tarafından aynı anda hem amımdan hem götümden sikilmiştim.

Osman’ın ban karşı olan kibar tutumu ve konuşmalarımızdan onun bana karşı birşeyler hissettiğini düşünüyordum ve dahası benim de ona karşı meylim vardı. Aramızda seksten öte bir şeyler duygusal bir bağ olduğunu sanmıştım. Ama Osman beni önce kendi sikmiş, sonra da eve çağırıp arkadaşıyla beraber sikmişti. Beni seviyor olsa arkadaşının altına yatırmazdı herhâlde. Ne kadar aptaldım, iki güzel söze kanmıştım hemen, tabi bunda son zamanlarda kudurmuş olan amımım da etkisi büyüktü. Osman’a karşı nasıl bir tavır takınmalıydım?

Beni herhangi sikilecek bir kız gibi kullanmış, hatta kendi siktiği yetmemiş birde arkadaşına hediye etmişti, üstelik o da beni tanıyan biriydi. Önceden Eyüp’le birlikteyken benimle olan fikirleri ile bu sabahtan itibarenki düşünceleri elbette ki aynı olmayacaktı. Akşam ne kadar azgın ve orospu isem şimdi de bir o kadar utangaçtım. Uyandıklarında yüzlerine nasıl bakacağım, yanlarında nasıl duracağım hiç bilmiyordum. Sevişirken kendimden geçiyor, arsızlaşıyordum, demek ki daha Anadolu kızı içimde halen duruyordu ki normal zamanlarda çekingen, korunmaya muhtaç, utangaç biri oluyordum.

Bu düşüncelerle banyonun yolunu tuttum. Çünkü akşamdan amım, götüm, yüzüm, hatta saçlarımda bile döller vardı. Suyu açtım ve altında bir müddet bekledim. Sıcak suyun keyfini çıkarıyordum, sonra amımı götümü güzelce temizledim. Saçımdaki şampuanı durularken, Burak, “Ne yapıyormuş benim küçük tatlı orospum, kendini yeni kocasına beğendirmek, onu memnun etmek için temizleniyor muymuş?” diyerek arkamda bitti. Birden arkamdan sarılarak elini amıma attı. Aniden olunca birden irkildim ve “Ayyy yapmaa!” dedim. “Sen daha buna mı yapma diyorsun, daha yeni başlıyoruz iki gün boyunca daha neler yapacağım sana? Sana zevkin her türlüsünü yaşatacağım, aklına hayaline gelmeyen fantazilerimizi gerçekleştireceğiz beraber, şimdi uslu bir orospu ol ve kocanı memnun etmeye çalış bakalım!” diyerek beni kendine doğru çevirdi.

Ben öpüşeceğimizi düşünerek dudaklarına doğru bir hamle yaptım, ama o beni omuzlarımdan bastırarak sikinin hizasına çöktürdü. Biraz zoruma gitmişti, beni aşağılamış, küçümsemiş, sen benim dengim değilsin, anca sikimle muhatap olabilirsin dercesine beni sikine muamele yapmam için yüzümü kasıkları hizasına indirmişti.

Yapacak birşeyim yoktu, kendi ayaklarımla Osman’a kendimi siktirmek için gelmiştim, ama talihime Burak da çıkmıştı. Ben her ne kadar durumdan rahatsız olmuşsam da, onlara göre durum farklıydı. Sonuçta (Osman’la bir defa daha sevişmemin dışında) ikisi de yabancıydı benim için. Birinin altına yatmakta bir mahzur görmüyorsam, ötekine niye bozuluyordum ki? Ayrıca gece ikisinin arasında tost olmuşken, zevkten kıvranıyordum ve sikilmek için yalvarıyordum. Tabi şu an sağlam kafayla düşününce ben rahatsız oluyordum, ama öyle yada böyle iki tane erkek buraya kendi ayağıyla sevişmeye gelmiş bir kız hakkında ne iyi düşünürler ne de öylece bırakırlardı. Benim iki gün boyunca bu iki erkeğe orospuluk yapmaktan, onların bana yapacakları herşeye katlanmaktan başka seçeneğim olmadığına göre, herşeyi oluruna bırakıp zevkini çıkarmaya çalışacaktım...

Burak’ın sikini elime aldım, birkaç defa sıvazladıktan sonra ağzıma aldım. Daha ağzıma almamla siki hareketlenmeye başladı. Tepemizden akan sular Burak’ın vücudundan süzülerek sikine kadar iniyor oradan da sikinin üstünden benim ağzıma doluyordu. Garip bir duyguydu, ama benim orospu tarafımda ortaya çıkmaya başlamış, o az önceki düşünceleri kafandan atmıştım. Madem benim muhatabım bu yaraktı, eninde sonunda içime girecek ve beni mutlu edecek de bu yarak olduğuna göre ben de dostumu dengimi bilip onunla uğraşacaktım. Tekrar iştahla Burak’ın yarağına sarıldım, kocaman yarağı taa boğazıma kadar alıyordum, sonra arada çıkarıp taşaklarını emiyor, arkasını bacak aralarını yalıyordum...

Burak kendinden geçmişti, “Aaahhh sen ne biçim bir orospuymuşsun, o masum yüzünün altında ne cevherler varmış, ne yarak hastası bir şeymişsin sen, iliğimi kuruttun!” diye bir taraftan inliyor bir taraftan söyleniyordu. Sanırım boşalması yaklaşmıştı, başımdan bastırarak yarağını ta boğazımın en dibine sokmaya çalışıyordu. Boğulacak gibi oldum, ama o esnada boşalmaya başladı, çoğu direk boğazımdan mideme gitti, sonra yarağını ağzımdan çıkarıp yüzüme doğru attırmaya başladı döllerini. Erkekler bundan nasıl bir zevk alıyor bilmiyorum ama sanırım kadını daha da aşağılıyor, o yüzden olabilir. Ama ben bu aşağılanmadan da zevk alıyordum, seks sırasında tam bir orospu gibi davranılması aşağılanmak ban acayip zevk veriyor.

Duştan akan sularla yüzümü ağzımı döllerden temizledim. Ayağa kalkmadan aşağıdan Burak’a baktım, orospusu olarak istediğini yapmıştım, şimdi ne istiyordu, ne diyecek diye ona bakıyordum. Yüzümü elleri arasına alarak, beni yukarı kaldırdı ve “Harikasın karıcığım, oral seksin 10 numara, kocanı memnun etmeyi biliyorsun!” diyerek beni ödüllendirdi ve öpmeye başladı. Kocam ve efendim tarafından beğenilmiştim, ben de karşılık verdim ve öpüşmeye başladık. Burak çok güzel öpüşüyordu, dilini çok iyi kullanıyordu.

Ben sıkıca sarılmış, amımı onun kasıklarına doğru bastırıyordum, sikini harekete geçirmeye çalışıyordum. Burak ellerini kalçalarımdan göğüslerime doğru getirdi ve memelerimi sıkmaya onları yoğurmaya başladı, bu durumda vücutlarımız ayrılıyordu, ben de elimi sikine attım ve okşamaya başladım. Siki sertleşince de önünde domalarak, “Hadi erkeğim sıra sende, şu yarağının hasretiyle yanan amımın ateşini söndür, taa dibine kadar kökle, koca yarağınla doldur içimi!” diyerek kendi kıçıma bir şaplak attım. Suyun altında olduğumuzdan 'Şaaap!' diye bir ses çıktı ki ben de beklemiyordum.

Burak hemen arkamda yerini aldı ve bir çırpıda koca yarağını amıma yerleştirdi. “Aaahhh!” diye bir çığlık attım. Burak beni boynumdan bastırarak domaltmış, arkadan amıma girip çıkıyordu. Bu sırada Osman da çıkageldi, “Noluyor sabah sabah?” diyerek. Burak, “Bu ne biçim bir orospuymuş, siktikçe azıyor, doymak bilmiyor” dedi. Osman, “O zaman ben de bi el atayım!” diyerek yarağını ağzıma verdi. Şimdi biri amımda biri ağzımda iki sik tarafından sikiliyordum. Burak arkamdan içime girdikçe beni öne doğru ittiriyor ve ağzımdaki sik ta boğazıma kadar geliyordu...

Bir müddet sonra yer değiştirdiler ve Burak sikini ağzıma verirken Osman arkama geçti, ama sikini amıma değil götüme bir çırpıda sokuverdi. Birden irkildim ve acı ile bağırmak istedim, ama ağzım kocaman bir yarakla dolu olduğu için sesim çıkmadı. Yine ikisi birlikte götümden ve ağzımdan bir süre daha siktiler. Ben bu süre içinde kaç defa boşaldım...

Ayaklarım beni taşımaz olmuştu artık, “Erkeklerim, benim ayakta duracak halim kalmadı!” dedim. Osman beni kucakladığı gibi yatağa götürdü. Burak’ın gelmesini beklemeden tekrar götüme girdi ve pompalamaya başladı. Burak da geldi ve yatağa uzanıp beni üstüne çekti, ben kendi ellerimle yarağını amıma yerleştirdim ve üzerinde oturup kalkmaya başladım. Daha ritim tutturmamıştım ki, Osman ensenden aşağı bastırarak götümü meydana çıkardı ve götüme yerleştirdi koca sikini. İkisi birden sikmeye başladılar ve çok geçmeden içime boşaldılar.

Bir süre yatakta dinlendikten sonra birşeyler atıştırdık ve muhabbete başladık. Muhabbetin mevzusu elbette ki bendeki bu değişimdi...   



Aldatmak, Erotik Hikaye, Fantazi, Gerçek Hikayeler, Teşhir, Türkçe seks hikayeleri, Anal Seks

www.juicywetpeach.blogspot.com.tr 

Resmen Yarak Hastası Oldum! (9. Bölüm)

Resmen Yarak Hastası Oldum! (9. Bölüm) -Alıntı-

Önceki bölümlere aşağıdaki linklerden ulaşabilirsiniz.

Gece bir ara Osman kalktı, ben de kıpırdayınca, “Aşkım sen yat, uyumaya devam et, ben lavaboya gidiyorum!” deyip beni öperek odadan çıktı. Ben tekrar uykuya daldım. Aradan ne kadar zaman geçti bilmiyorum tekrar yatağa geldi ve arkadan bana yaklaştı. Benim yüzüm duvara dönük, akşamki sikişten kalma çırılçıplak yatıyordum. Boynuma öpücükler kondurmaya başladı. Belli ki kalkınca uykusu açılmıştı. Bir elini belimin altından geçirerek bana sıkıca sarıldı, ellerini iki mememin üstüne koymuş, memelerimi okşamaya başlamıştı. Benim hassas olduğum yerlerimden biri de memelerimdi, zevkle kımıldadım. Sonra bir elini aşağı kaydırdı ve bacak aramı okşamaya başladı. Bir eli mememde, bir eli amımda iken boynumu ve kulak mememi öpüyordu.

Kayıtsız kalmam imkânsızdı. Amım vıcık vıcık olmuştu, karşılık vermezsem bırakır diye korkuyordum, ama halim de yoktu hiç. Bir süre daha hiç konuşmadan benimle oynarken amıma parmağını sokmaya başladı. Ohh korktuğum olmamış, sıkılıp bırakmamıştı, sikecekti o yüzden hazırlamak için amımı parmaklıyordu. “Ooh, aşkım harikasın, gir artık içime, doldur koca sikinle amımı!” diye inledim.

Başımın altındaki yastığı alarak göbeğimin altına koydu. Götümü yukarı kaldırmaya çalışıyordu. Ben de işini kolaylaştırmak için, yüzüm halen yatakta olduğu halde dizlerimi biraz kırdım ve domaldım. Götüm ve amım meydandaydı ve sikicimin emrine amadeydi. Kocacığım beni daha fazla bekletmeden sikini amıma dayadı ve amımın duvarına sürtmeye başladı. Tam gireceği sırada saçımı ellerine dolayıp başımı yatağa bastırdı. Beni yine sertçe ve aşağılayarak sikecek derken, amıma birden yüklendi. Ama yırtarak, taa en derinlerime kadar ilerledi ve am sularımla ıslanmış kalçalarıma kasıkları 'Şak!' diye çarparak durdu. Ama içimi sökerek girmişti...

O anda anladım ki, bu sik benim önceden yediğim bir sik değildi. Ben Osman’ın sikini amıma alıyordum, götüm de ilk sikildiği için o kadar zorlanmıştım. Ama bu yarak bambaşkaydı. Bağırıyordum, ama suratımı yatağa bastırdığı için sesim çok çıkmıyordu. Meğer bu yüzden bastırmış. Acıdan çok, başka bir sikin içime girmesinin şaşkınlığı ve merakı ile, “Bu ne bee! Kimsin sen? Çıkar şunu, yırttın amımı!” diye bağırdım. Üstümdeki kişi, “Tamam aşkım, zor kısmı bitti, bak hepsini aldın içine, azıcık sabret, birazdan zevkin doruklarına çıkaracağım, uçuracağım seni!” diye beni teselli etmeye çalışınca, sesinden Burak olduğunu anladım.

Burak, Eyüp’ün diğer ev arkadaşıydı. Şimdi ne yapacaktım, yüzüne nasıl bakacaktım? Eyüp’ün kız arkadaşı iken, onun ev arkadaşı Osman’a kendimi siktirmiştim, şimdi de üstümde diğer ev arkadaşı Burak vardı. Osman’la gizlice sikiştiğimizi, kimsenin haberi olmadığını, dahası Osman’ın bana karşı duyguları olduğunu (daha önceki konuşmalarımız bu şekilde olduğu için) sanıyordum. Ama Osman beni bir şekilde Burak’ın koynuna sokmuştu. Şimdi ne olacaktı? Ya Eyüp de buradaysa ve herşey bir düzmeceyse diye aklımdan bin bir türlü senaryo geçiyordu. Bunların hepsi bir anda aklımdan geçti.

Ben bunları düşünüp duraklarken Burak benim sakinleştiğimi düşünüp yarağını içimde hareket ettirmeye başladı. Ben halen kafamı kaldırıp arkama bakamıyordum. Aynı zamanda nasıl tepki vermem gerektiğini düşünüyordum. Ama bu arada elin oğlu zaten beni sikiyordu. Bu andan sonra Osman’ın yatağında sikilmiş bir halde çırılçıplak yatarken, gelip beni okşayanı tanımadan (Amıma gir!) diye yalvaran biri olarak, yalvardığım yarak içime girince namuslu kız ayağına yatıp hiçbir şey olmamış gibi kalkıp gidemezdim herhâlde. Ya da ben gidecek olsam bile, adam içimdeki yarağını çıkarıp gitmeme izin de vermezdi herhalde. O kadar şey aklımdan geçiyordu, ama Burak halen beni sikmeye devam ediyordu. Ben de yapacak birşey olmadığına karar verip içimdeki yaraktan zevk almak için sikişe konsantre oldum. Götümü oynatarak ve inleyerek karşılık vermeye başladım.

Saçlarımı bırakınca kafamı yataktan kaldırdım ve tam köpekleme pozisyonunda birlikte bir ritim tutturduk. Burak içime girdikçe taşakları bacak arama, kasıkları tam kalçalarıma çarpıyor ve zevk sularımla vıcık vıcık olduğu için 'Şak, şak!' diye sesler çıkıyordu. Her vuruşunda memelerim sallanıyor, harika bir şekilde sikiliyordum...

Bir süre sonra Burak içimden çıktığında, acayip bir boşluk hissettim içimde. Yorulmuştu herhalde, kendi yatağa yattı ve beni üstüne aldı. İlk defa yüz yüze gelmiştik, herşeye rağmen utanmıştım. Yavaşça sikini elimle amıma hizaladım, ve yavaşça üzerine oturayım derken, Burak birden belimden kavrayarak beni aşağı çekti. Yarağına 'Şak!' diye birden oturdum, ama amım yarağa alışmıştı, o yüzden acı hissetmedim, yada zevk duygusu daha ağır basıyordu, bilmiyorum...

Ben Burak’ın koca sikinin üstünde oturup kalkarak kendimi siktirirken, o da belimden kavramış bana yardımcı oluyordu. Sonra beni kendi üstüne doğru çekti ve dudağımdan öpmeye başladı, dilini de kullanarak çok güzel öpüşüyordu. Elleri ise götümdeydi, götümün yanaklarını okşuyor, sıkıyor, birbirinden ayırmaya çalışırmış gibi okşayarak çekiştiriyordu.

Ben bu şekilde Burak’ın üstünde yatmış şekilde sikişirken, meğer arkamda olduğunu fark edemediğim Osman’a karşı domalmış bir halde harika bir manzara sunuyormuşum. Osman’ın götüme şaplak atıp amımın sularını eliyle götüme sürmesiyle olayın farkına vardım. Amımda Burak’ın yarağı varken Osman da götüme girecekti, benim akşam sikişirken gaza gelip söylediğim şeyleri daha sabahına kalmadan gerçekleştireceklerdi...

Osman sikini göt deliğime dayayıp götüme bir şaplak daha atarak, “Nasıl gidiyor küçük orospum, beğendin mi sana bulduğum yarağı? İstediğin oluyor, şimdi hem götün hem amın aynı anda yarrağa doyacak, sen de orospulukta kademe atlayacaksın. Bundan sonra iki kocan var artık!” diyerek sikini bir hamlede götüme soktu. İçimde aynı anda iki yarak birden vardı, inanılmaz bir duyguydu. Kendi aralarında bir ritim tutturdular, biri girerken diğeri çıkıyor, o çıkarken diğeri giriyordu. Sanki daha önceden birlikte aynı kızı sikmişler gibi hemen senkronu yakalamışlardı...

Bense çok garip duygular içindeydim, öncelikle müthiş zevk alıyordum orası ayrı. Ama yakın zamana kadar muhafazakâr bir kız iken, başımdan geçen bir olayla tüm hayatım değişmişti. Önce otobüste milletin içinde güya zorla sikilmiştim ama zevk almıştım, daha sonra kapıcının altına yatmak için türlü numaralar yapmıştım, sinemada sikilmem ve en sonunda bu evde kalan üç kişiden birinin sevgilisiyken, diğerlerinden biriyle sevişmiş, tekrar onun altına yatmaya gelmişken, şimdi bir diğeri de bize katılmış ve ikisiyle birden sikişiyordum. Tam bir orospuya dönüşmüştüm.

Kendimden geçmiş vaziyette iki yarak tarafından aynı anda hem amımdan hem götümden sikiliyordum. Defalarca boşalmıştım, “Sikin beni erkeklerim, daha ilk günden bana öyle güzel şeyler yaşattınız ki, artık iflah olmaz bir orospu oldum ben, iki gün boyunca gece gündüz demeden hiç durmadan sikin beni, bu am bu göt artık sizin yaraklarınızın müptelası oldu, yaraksız duramazlar artık, sikin acımadan, hiç çıkarmayın siklerinizi içimden!” diye erkeklerimi zevke getiriyordum.

“Ulan senin o masum yüzünün altında nasıl bir şeytan, nasıl bir orospu yatıyormuş öyle!” dedi Burak. Ben de, “Erkeklerim beni siz bu hale getirdiniz, burada böyle iki tane birbirinden kocaman yaraklı, birbirinden maharetli iki tane sikici erkek dururken ben bu zamana kadar nasıl Eyüp’le zaman kaybetmişim, meğer benim ilacım sizdeymiş, artık ikinize birden karılık yapacağım, kocalarım benim. Amımla götümle her yerimle emrinize amadeyim!” diye onları şevke getiriyordum...

Epey bir süre sonra, “Ben geliyorum!” dedi Burak. Osman, “Ben de boşalayım o zaman, aynı anda dölleyelim orospuyu!” dedi. Ben de, “Dölleyin karınızı, çıkmayın içimden, amımı götümü doldurun döllerinizle, orospunuzu doyurun döle!” derken, ikisi aynı anda boşalmaya başladılar. Amım ve götüm dölle dolmuş taşmıştı, siklerini içimden çıkarmadılar, ama kenarlarından döller dışarı sızıyordu.

O halde, iki sik içimdeyken, iki sikicimin arasında uykuya daldım tekrar...    



Aldatmak, Erotik Hikaye, Fantazi, Gerçek Hikayeler, Teşhir, Türkçe seks hikayeleri, Anal Seks

www.juicywetpeach.blogspot.com.tr

Resmen Yarak Hastası Oldum! (8. Bölüm)

Resmen Yarak Hastası Oldum! (8. Bölüm) -Alıntı-

Önceki bölümlere aşağıdaki linklerden ulaşabilirsiniz.

İşyerine vardığımda, halimden ya da halsizliğimden arkadaşlarım o saate kadar boş durmadığımızı anlamış, imalı bakışlar ve laf atmalar şeklinde benimle eğleniyorlardı. Ama onlar bunları bana Eyüp yaptı sanıyorlardı. Bu durumda bile beni erkek arkadaşı bile olsa yabancı bir erkekle yatan basit bir kız gibi görüyorlardı, ya da bana öyle geliyordu bilmiyorum. Hele bir de erkek arkadaşımı gönderip onun evinde ev arkadaşına evin her tarafında haykırarak kendimi siktirdiğimi bilselerdi neler düşünürlerdi bilmem. Bir taraftan bunları düşünüp kendimi ucuz bir orospu gibi görüyordum, ama bundan garip bir zevk alıyordum. Bir süre o şekilde mağazada kaldıktan sonra ben birşey demeden müdür bey çağırıp, çok kötü göründüğümü, istersem gidip dinlenebileceğimi söyledi. Ben de işten çıkıp eve gittim.

Daha sonraki günler ev konusunda Eyüp'ten bir geri dönüş olmadı. Daha doğrusu hiç aramadı. Acaba Osman aramızda geçenleri ona anlatmış mıydı? O kuşku ile ben de onu aramadım.

Kendime yeni bir yer bakmaya başladım. Ve okula daha yakın bir civarda bir ev buldum. Ben aslında rahat hareket edebilmek için tek başıma bir ev tutmayı planlıyordum. Ama ev bulmak çok zor, bulunanlar da çok pahalıydı. Sonunda, okulu sene sonunda bitecek, sürekli de şehir dışında çalışan birinin yanına yerleştim. Faturalar bana ait ve kirayı bölüşmek üzere anlaştık. Sınav zamanı gelmek üzereyken o eşyalarını bir odaya kilitleyip gitti. Ev bana kalmıştı. Bir nevi yalnız eve çıkmış gibi oldum.

Yeni çevremde daha rahattım, hem beni tanıyan kimse yoktu, hem her çeşit insan vardı. Ben de kendimle ilgili birkaç değişiklik yapmaya karar verdim. Biraz daha cesur kıyafetler aldım, kısa etekler, seksi iç çamaşırlar, hayatımda ilk defa giyecek olduğum taytlar. Tayt giymekten oldum olası hep utanmışımdır, giyemem diye düşünürdüm hep, ama artık kabuğumu kırıyordum.

Evi bulma, taşınma yerleşme derken hiç cinsel birşey yaşamamıştım. Ben de kendi küçük oyunlarımla kendimi avutuyordum. AVM'lerde ve sokaklarda yeni kıyafetlerimle dolaşıyor, milletin bana bakmasından zevk alıyordum. Bir keresinde lavaboda taytımı çıkarıp altım çıplak üstümde sadece kabanla gezmiştim AVM içinde, dışarıda, eve giderken önümde kimse yokken kabanımın önünü açıp kendimce oyunlar oynuyordum.

Bir gün ders çıkışı bölümün önünde Osman’ı gördüm. Rastlantı olamazdı, onların bölümle aramızda oldukça mesafe vardı. Arkadaşlarımdan ayrılıp yanına gittim, selamlaştık, birşeyler içmek üzere bir kafeye oturduk. İkimiz de aynı mevzuyu konuşmak istiyorduk, ama lafı geveliyorduk. Derken Osman mevzuya girdi. Bu kadar zaman hep beni düşündüğünü, kaç kere aramak istediğini ama rahatsız etmek istemediğini, benim yanlış anlayacağımı vs. düşünerek bu kadar beklediğini, ama artık bir adım atması gerektiğine karar verip karşıma çıktığını falan anlattı.

Bu şekilde konuşması, böyle düşünceli davranması beni ona daha da bağladı. O gün evinde konuşmalarıyla beni çok etkilemiş ve onu gerçekten arzulayarak birlikte olmuştum. Yine konuşmalarıyla beni etkilemiş o anlattıkça ona hayranlık duyuyor ve onunla sikişerek ve özellikle götümün bekâretini de ona vererek doğru olanı yaptığımı düşünüyordum.

Beni çok arzuladığını, tekrar bir araya gelmemizin mümkün olup olmadığını sordu kibarca. Onu ne kadar istesem de evime çağırmak istemiyordum, o yüzden gerekli ayarlamaları yapabilirse olabileceğini söyledim. Hafta sonu Eyüp’ün okuldan bir turla Çanakkale gezisine katılacağını, Burak’ın da evde olmayacağını söyledi. Ev iki gün boyunca bizim olacaktı, ben de işyerine gidip Eyüp’ün katılacağı geziye katılmak istediğimi söyleyerek izin aldım. Cuma akşamı buluşacaktık.

Ben sabahtan duşa girip her yerimi güzelce temizledim, kıyafet seçmeye kalmıştı iş. Birçok şey denedim, karar veremiyordum. Farklı kıyafetler götürüp orda fantaziler denemeye karar verdim. Tam üstümü giyerken birden vazgeçip her şeyimi çıkardım ve çıplak bedenime kabanımı giyerek evden çıktım.

Eve vardığımda Osman beni kapıda karşıladı. Bir an göz göze geldik ve aynı anda birbirimize yumulduk. Hâlbuki tüm haftasonu beraber olacaktık, neydi bu acelemiz? Ama uzun zamandır bunu beklediğim ve buraya sevişmeye motive olmuş bir şekilde geldiğimden, kıtlıktan çıkmış gibi birbirimize saldırdık. Bir taraftan deliler gibi öpüşürken, Osman kabanımın üstünden her yerimi mıncıklıyordu. Kalçalarıma ulaşmak için kabanın eteğini yukarı sıyırdığında çıplak götümle karşılaşınca geri doğru çekilip bana imalı imalı baktı. Ben de gülerek karşılık verince hızla kabanımı çıkardı ve Osman’ın karşısında çırılçıplak kaldım. Ben de Osman’ı hızlıca soydum ve bu arada yatağa geçtik.

Osman’ı yatağa sırtüstü yatırdım ve kocaman sikini elime aldım. En son sevişmemizde yaptığım oral seksi beğenmişti. Şimdi yine biraz sonra amımı ve götümü dağıtarak beni zevkin doruklarında gezdirecek olan yarağa karşı görevimi yerine getirmem gerekiyordu. Önce elimle biraz sıvazlayıp hareketlendirdikten sonra ağzıma aldım. Küçük öpücüklerle başını ağzıma alıyordum, taşaklarının oradan başına doğru yalayarak çıkıyor, zirveye ulaştığımda ağzıma alıyordum. Bir süre sonra elimle sikini sıvazlarken taşaklarını ağzıma alıp emmeye başladım. Bu Osman’ı oldukça zevklendirmiş, adeta kendinden geçirmişti. “Harikasın orospum benim, işini çok iyi yapıyorsun, bitirdin beni!” diye inliyordu.

Biraz sonra Osman’ın boşalacağını anlayınca sikini tekrar ağzıma aldım. Osman boşalmaya başladığında yarağını ağzıma güzelce yerleştirmiştim ki bir damlasını bile heba etmemek için. O koca siki güzelce elimle de sıvazlayarak bütün menilerini ağzıma boşalmasını sağladım. Osman’ın yüzünde o harika patlamadan aldığı zevki görebiliyordum. Görevimi başarmış olmanın haklı gururunu yaşıyordum. Şimdi o koca yarak tarafından evirile çevirile, bağıra bağıra, hem amımdan hem götümden doya doya güzelce sikilmeyi hak etmiştim.

Osman kendine geldikten sonra bir çırpıda beni altına aldı ve bacaklarımın arasına yerleşti. Amım vıcık vıcık olmuştu zaten, Osman amıma yumuldu ve zevk sularım arasında adeta amımla öpüşmeye başladı. Arada dilini içime sokuyor beni çıldırtıyordu. Diliyle beni sikiyordu. Zevkten boşalmak üzereydim, ama içime o siki almadan boşalmak istemiyordum. Osman’a, “Aşkım n’olur içime gir artık, ne zamandır o yarağının hasretini çekiyor amım!” diye inlemeye başladım. Osman da durumu kavradı, ama bir türlü bırakmıyordu amımı, ben boşalmamak için kıvranıyordum, Osman ise beni yalvartmak istercesine dilini amımda gezdiriyordu.

En sonunda Osman’ı geri ittim ve o ayakta dururken önünde diz çöktüm. siki tam önümde tüm heybetiyle duruyordu. “Aşkım ne olur sik beni, sok şu koca yarağını içime, dağıt beni!” diye yalvarmaya başladım. Arada sikini öpüyor, ağzıma alıyordum, Osman durumdan oldukça memnun benim yalvarmamı istiyordu. Ben kendimden geçmişçesine, “Erkeğim benim, nolur o koca yarağınla beni doyur, amımı götümü dağıt, götümü ilk sen siktin, artık benim kocam sensin, beni orospun yaptın, sahibim sensin artık, sen ne istersen onu yaparım, ama bu orospunun ilacı o yarak!” diye yalvarıyordum.

En sonunda sikicim insafa geldi ve beni altına aldı tekrar. Sikini amımın dudaklarına değdirdiğinde amım pıt pıt atıyordu. Ben de bu halime hayret ediyorum, ama içimdeki sikilme arzusu tüm benliğimi kaplamıştı. Ve nihayet hasret bitti ve amım Osman’ımın nazlı yarağına kavuştu. Yarağını köklemesiyle beraber ben de kendimi bıraktım ve boşalmaya başladım, ama sikicim daha yeni başlamıştı ve benim boşalmama aldırmadan amıma pompalamaya devam ediyordu. Ben tekrar tekrar uyarılıp boşalıyordum, ama Osman makine gibi beni değişik pozisyonlarda kelimenin tam anlamıyla evire çevire sikiyordu...

Amımdan akan suları götümün deliğine sürüp parmağı ile götümü alıştırmaya başladı, ilk başta irkildim tabi, götüm daha bir kere sikilmiş ve onun da üzerinden uzun zaman geçmişti. O da farkına vardı durumun ve “Bu göt sahibini unutmuş galiba, ben şimdi ona hatırlatırım!” diye parmağını dibine kadar soktu. Osman beni gerçekten çok sert şekilde sikiyordu, ama ben bu acıdan garip bir haz duyuyordum. Beni umursamazca ve acımasızca, değersiz biriymişim gibi davranıyordu bana. Bu şekilde kendimi tam bir orospu gibi hissediyor ve normalde alınganlık yapacağım bu durumdan inanılmaz zevk alıyordum. Ben de havaya girmiş götümü suçlayarak, “Evet kocacığım o göt madem sahibini unuttu, ona haddini bildir, dağıt o koca yarağınla da görsün dünyanın kaç bucak olduğunu, hem götüm hem amımla artık senin kölenim Osman’ım, orospun gibi kullan beni, hırpala, parçala, cezalandır bizi!” diye karşılık veriyordum. Bilinçaltımda nasıl bir orospuluk yatıyorsa artık kendimi kaybedince kelimeler kendiliğinden çıkıyordu kontrolsüzce.

Osman daha da gaza gelerek, göt yanaklarıma şaplaklar atmaya başladı, “Orospu seniii, senin iflahını keseceğim, sen artık benim malımsın, istediğim gibi istediğim zaman istediğim yerde sikeceğim, amını götünü yaraksız bırakmayacağım!” diye bağırmaya başladı. Bu arada sikini amımdan çıkarmış, parmağıyla alıştırdığı götüme dayamıştı. “Osmanım, azıcık acı o göte, en azından ilk seferinde yavaş gir nolur, alışınca istediğin gibi kullanırsın, nolursun kocacığım, o göt zaten senin malın!” diye yalvardım, çünkü ne kadar acıyacağını ilk seferden biliyordum. Ben daha sözümü bitirmeden Osman sikini köklemişti, 'Şak!' diye taşaklarının götüme çarptığında, köküne kadar o koca siki soktuğunu anladım, ama inanılmaz bir acıyla bağırdım, “Ne yaptın, yırttın götümü, çıkaaar, noolur çıkaar!” diye. Kulaklarım çınlıyordu, acıdan bayılmak üzereydim, az önceki sertlikten zevk alan benden eser kalmamıştı.

Osman da durumumu anlamış olacak ki, sikini çıkarmadı ama beni sakinleştirmeye çalışıyordu. “Sakin ol aşkım şimdi geçecek, o güzel götün birazdan bu yarağa alışacak ve çıkarmak istediğimde yalvaracaksın noolur içimde kal diye!” diyerek, hem beni sakinleştirmeye hem de zevke getirmeye çalışıyordu.

Bir süre sonra götüm alışır gibi oldu ve benim de çırpınmalarım yavaşladı. Osman sinyali almışçasına sikini ileri geri yapmaya başladı, ben de inlemeye başladım acıyla. Ama Osman’ın beni takacak hali yok gibiydi, kendince bir tempo tutturmuş gidip geliyordu ve zamanla hızını arttırıyordu. Ben de zevk almaya başlamıştım. Osman bunu anlayınca, “Noldu orospum, o güzel götün yarağımın tadını aldı mı, haftasonu boyunca o götü yarrağa öyle alıştıracağım ki, birdaha asla unutamayacak, zaten yaraksız bırakmayacağım hiç, unutmaya fırsatı dahi olmayacak!” diye beni zevke getiriyordu.

İnanın içimdeki sik kadar, seks içindeki konuşmalar ve özellikle aşağılayıcı sözler daha çok zevk veriyordu bana. Ben de yeni kocamı zevklendirmek ve onu onurlandırmak için, “Sik kocacığım, o koca yarağını içimden hiç çıkarma, amım götüm senin emrinde artık, onları bu koca sikinden mahrum etme, keşke iki tane sikin olsa da amımı götümü aynı anda siksen, birini sikerken bile öbürü boş kalmasa!” diye karşılık veriyordum. Bunun üzerine kocam sikini götümden çıkarıp amıma soktu, sonra tekrar götüme. Bu şekilde bir amıma bir götüme sokarak bir süre siktikten sonra, kafamı çevirip sikini ağzıma soktu, belli ki boşalacaktı, ben ağzıma alıp emmeye başladım, ben ta boğazıma kadar aldım ki bir damlasını bile heba etmeyeyim diye, ama Osman boşalırken ağzımdan çekti sikini ve suratıma boşalmaya başladı...

Yüzüm, saçlarım, hep döl olmuştu. Osman, “Şimdi tam bir orospu oldun işte, benim orospum!” diyerek güldü. Ben de, “Sen bana bu zevki yaşattın ya, ben artık senin kölenim, ne istesen yaparım. Beni karın gibi kullanabilirsin, ki ben seni rahat bırakmam zaten!” diyerek onun gururunu okşadım. Bunu hak etmişti.

Ne kadar zamandır sevişiyorduk bilmiyorum, ama çok yorulmuştum. Yüzümdeki dölleri bile yıkamaya kalkmadan pelte gibi yatağa yığıldım kaldım... 

Aldatmak, Erotik Hikaye, Fantazi, Gerçek Hikayeler, Teşhir, Türkçe seks hikayeleri, Anal Seks

www.juicywetpeach.blogspot.com.tr

Resmen Yarak Hastası Oldum! (7. Bölüm) -Alıntı-

Resmen Yarak Hastası Oldum! (7. Bölüm) -Alıntı-    

Önceki bölümlere aşağıdaki linklerden ulaşabilirsiniz.

Osman beni iki posta sikmiş, ama ben defalarca orgazm olmuştum. Halim kalmamıştı, beraber yatakta yatıyorduk. Ben Eyüp'ün kız arkadaşı olarak onun evinde, onun ev arkadaşıyla neredeyse evin her yerinde sikişmiştim. Şimdi de koynunda yatıyordum. Osman Eyüp'e bakarken onun kız arkadaşını siktiğini düşünecek, Eyüp ise her şeyden habersiz onunla muhabbet edecek, yakınlık gösterecekti. Bir erkek için zor bir durum olmalıydı.

Ben bunları düşünürken aklıma Osman'ın beni Eyüp'ün odasında sikerken söyledikleri geldi, sanki Eyüp'ten intikam alıyormuş gibi konuşmuştu. Osman'a bunu sordum. Osman da,

"Özel bir durum yok aramızda, o anki atmosferin etkisiyle söyledim!" dedi. Bu cevaptan tatmin olmamıştım, ama üstelemedim. Osman'a,

"Peki, benim hakkımda ne düşünüyorsun?" diye sordum. Osman,

"Harika bir kızsın, enerjin harika, seninle sikişmek çok zevkli, böyle olacağını tahmin etmemiştim!" dedi.

Demek ki önceden benimle sikişme hayalleri kurmuştu.

"Ne zamandır beni böyle arzuluyorsun?" dedim. Osman,

"Eyüp seni ilk siktiğinde gelip anlatmıştı, o zamana kadar seni masum biri olarak gördüğümden aklımdan öyle şeyler geçmiyordu. Ama Eyüp'le sikiştiğine göre, bakireliğe ve evliliğe bakışının farklı olduğunu, biriyle sikişmek için illa evli olmak gerekmediğini düşündüğünü anladım. O zaman benimle neden sikişmeyesin diye düşündüm!" dedi.

Mantıksal çözümlemesi yerindeydi, yani en azından ikna ediciydi.

"Peki, duygusal bir şeyler var mı benimle ilgili? Ne bileyim, benden hoşlanıyor musun? Veya bundan sonra Eyüp beni sikerken kıskanır mısın?" diye sordum. Osman,

"Şu an bazı duygularım var, ama buna hoşlanmak denebilir mi bilmiyorum. Umurumda olmaz diyemem, ama kıskanır mıyım emin değilim!" dedi. Açık sözlüydü Osman. Hoşuma gitmişti.

"Peki, bunları başka birine anlatarak beni zor durumda bırakmazsın değil mi?" diye çekinceli sordum. Osman,

"Yok, o konuda bana fazlasıyla güvenebilirsin! Sen istemediğin sürece zorlamam da!" dedi.

Bu beni rahatlatmıştı.

"O zaman şu ev meselesinde bana yardımcı olsan? Aranızda tekrar konuşursanız eğer, kalmamdan yana görüş bildirsen? Eyüp de yiyeceği haltı gündüz yesin, benim nasılsa işte olduğum saatler sabit, o ara siksin kimi sikecekse, akşam kudurursa zaten ben elinin altında olacağım. Ben ev ayarlayana kadar sürecek geçici bir durum bu!" dedim. Osman,

"Mevzu açılırsa senin için bu kadarını yapabilirim!" dedi.

Osman'a,
"Bir şey daha soracağım, bugün seninle sevişeceğimiz aklının ucundan geçmiş miydi?" dedim. O da,

"Beni yanlış anlamanı istemem, şimdi sana samimi olacağım, normalde benim de dersim vardı, sınıfın kapısından döndüm, seni burada bulacağımı tahmin ediyordum. Ama benimle birlikte olman konusunda biraz tereddütlerim vardı. Akşamki seslerinizden sekse karşı duyarlı ve istekli olduğunu fark ettim. Ama Eyüp'le olan yakınlığımızdan dolayı istesen bile kabul etmeyebilirdin, onun için ekstra birşeyler düşünmeliydim. İçeceğine uyku hapı koymak geldi aklıma, ama seni uyutsam bu hem etik hem de zevkli olmazdı. Onun yerine gelirken azdırıcı ilaç aldım, bu sadece seni istekli yapacaktı, zorlama yok. Ama eve geldiğimde seni benim odamdan çırılçıplak kaçarken gördüm. İçeri girince de Boxeri fark ettim. Benimle sevişmeye ikna olacağına aklım yattı, ama garanti olsun diye yine de kolana azdırıcı ilaç koydum!" dedi.

Demek ki ilk sefer kendime engel olamayışım bu yüzdendi.

"İlaca gerek yoktu, zaten seninle sevişirdim! Ama ben de senin bu kadar dayanıklı olduğunu düşünmemiştim, ayrıca beni pencereden dışarı sarkıtman hoşuma gitti, açık yerlerde, birilerinin görmesi endişesinden mi bilmem beni acayip tahrik ediyor! Bir de seks esnasında aşağılanmak, hor kullanılmak hoşuma gidiyor!" dedim.

Mevzu sekse gelince benim içim kıpırdamaya başlamıştı. Baktım Osman'ın siki de hareketleniyordu. Daha götümü sikecekti. Temizlenmem gerekiyordu. Banyoya geçtim ve sıcak suyun altına girdim, ağzımda kalanları temizledim, amımı temizledim. Sıcak suyun altında bir müddet bekledim Osman da gelecek diye. Ama Osman gelmedi bir türlü, ben de ıslak ıslak çıktım duştan, odanın kapısına vardım. Elinde telefonla oynuyordu. Ona,

"Sen mi gelirsin, ben mi geleyim?" diye sordum.

"Ben geliyorum aşkım!" deyince, ben banyoya geri döndüm. Az sonra peşimden banyoya geldi...

Birlikte suyun altına girdik. O an vücudunun baya yapılı olduğunu fark ettim, sabahtan beri sikişmekten fırsat bulamamıştım, adamı yeni inceliyordum.

"Vücudun ne kadar kaslı!" dedim, güldü. 

Göğsünü, pazularını okşuyor, yer yer öpüyordum. Yavaşça aşağı doğru indim ve sikine ulaştım, sikini vücudundan aşağı akan suyla güzelce yıkadım, okşadım, sonra da ağzıma aldım. Suyun altında seks çok keyifliydi, ağzımda onun zevk suları duşun suyuyla karışıyordu. Taşaklarımı emdim, daha arkasını yaladım, sikiyle uğraşmak acayip zevkliydi. Biraz yukarı yükselip memelerimin arasına aldım sikini, memelerimi siktiriyordum, ucu yukarı çıktıkça da ağzıma alıyordum. Bir süre sonra beni yukarı doğru çekti, dudaklarımız birleşti ve öpüşmeye başladık. Ağzımıza sular doluyordu, benim çok hoşuma gidiyordu bu...

Derken o an geldi, götümün bekareti bozulacaktı. Bana sakin olmamı, kendimi kasmamamı, başta illaki biraz acı olacağını, ama sabırlı olmamı tembihledi. Ben zaten psikolojik olarak kendimi Osman'a teslim etmiştim. Osman önce amıma girdi, amımı biraz siktikten sonra, sikini çıkardı ve götüme dayadı. Ama zorlamasına rağmen girmedi. Suyu kapadı,

"Su kaygan değil!" dedi ve eline şampuan alıp götüme sürdü, bir taraftan da parmağıyla zorluyordu. Parmağını götüme sokup, içinde gezdirmeye başladı, genişletmeye, yada şampuanı götümün duvarlarına yedirmeye çalışıyordu. Tekrar sikiyle dayandı, ama ilk sefer olduğundan herhalde yine girmedi. Biraz daha şampuan alıp iyice sürdü ve parmağını soktu yine götüme, parmağı bu sefer sanki biraz daha rahat giriyordu. Tekrar sikini dayadı, ben olabildiğince rahat olmaya çalışıyordum, götümü sikemezse kendimi suçlu hissedecektim nerdeyse, götümü ona sunmak benim görevimdi ve ben sunumu yapamıyormuş gibi rahatsız hissediyordum kendimi.

Bu arada Osman halen zorluyordu, iki eliyle götümün yanaklarını ayırıyordu. Birden baş kısmı girdi, bir çığlık attım, ama götüm yırtılmıştı, çok fena acıyordu. Bir an durdu,

"Aşkım sabret, zor kısmı bitti, şimdi zevkli kısmı var, dayan!" diye beni teselli ediyordu. Ama ben onu dinlemiyordum,

"Yırtıldı, noolur çıkar, başka ne yaparsan yap, ama çıkar şunu, yırtıldı!" diye bağırıyordum. Banyoda olunca sesim yankılanıyordu. Osman hareketsiz bekliyordu içimde, bana dayanmamı söylüyordu durmadan...

Bir müddet sonra acı azaldı ve ben sakinleştim. Osman suyu tekrar açtı.

"Aşkım hazırsan ilerlemeye başlıyorum!" diyerek cevap beklemeden sikini ileri doğru itti ve birden taşaklarına kadar geçirdi. Ben tekrar bastım çığlığı, fena bir acıydı, kendi sesimden kendi kulaklarım çınlıyordu. Bir müddet de o şekilde bekledi sakinleşmem için. Daha sonra yavaş yavaş gdip gelmeye başladı. Çok acayip bir duyguydu, çişim geliyor gibi oluyor, ama bir şey gelmiyordu. Bana zevk almak için elimle amımı okşamamı söyledi, ben de başladım amımı okşamaya...

Az sonra zevkten inlemeye başladım. Benim zevklendiğimi anlayınca Osman hızlandı ve daha sert sikmeye başladı götümü. Suyun da etkisiyle 'Şak, şak, şak!' sesleri banyoda yankılanıyordu, Osman götüme girdikçe, taşakları amıma çarpıyordu. Osman,

"Off yavrum ne daracık götün var, sardı sarmaladı sikimi, ama merak etme ben bu götü dağıtacağım, yol geçen hanına çevireceğim!" diyerek götüme şaplak da atmaya başladı. Bu benim çok hoşuma gitmişti,

"Sik beni aşkım, amımı götümü dağıt, helal olsun sana, orospun yap beni!" diye inlemeye başladım. Suyun etkisiyle hem tokatların sesi, hem kasıklarının götüme çarptığında çıkan sesler ve benim inlemelerim birbirine karışıyordu...

Ve nihayet bana sıkıca sarılıp götümün içine döllerini akıtmaya başladı. Bir yandan da,
"Yavrum harikaydın, beni benden aldın, muhteşemsin!" diye iltifatlar ediyordu. Ben de görevimi layıkıyla yapmış olmanın haklı gururunu yaşıyordum...

Biraz kendimize gelince Osman sikini çıkardı götümden ve birlikte duş aldık. Amımı götümü güzelce temizledim. Banyodan çıktığımızda saat 14:00'e gelmek üzereydi. Benim saat 15:00'te işte olmam gerektiği için hazırlanıp çıkmam gerekiyordu, ama hareket ettikçe götüm çok acıyordu. İşyerinden izin almayı düşündüm, ama gidip orda ayakta duramadığımı görmeleri daha inandırıcı ve ikna edici olurdu. Üstümü giydim, Osman'la vedalaşıp, işe gitmek üzere evden ayrıldım. 


Aldatmak, Erotik Hikaye, Fantazi, Gerçek Hikayeler, Teşhir, Türkçe seks hikayeleri, Anal Seks

www.juicywetpeach.blogspot.com.tr


Resmen Yarak Hastası Oldum! (6. Bölüm) -Alıntı-

Resmen Yarak Hastası Oldum! (6. Bölüm) -Alıntı-    

Önceki bölümlere aşağıdaki linklerden ulaşabilirsiniz.


Eyüp’ün söylediğine göre akşama kadar evde kimse olmayacaktı. Ben de saat 10:00'a kadar falan yattıktan sonra duşa girmek için çıktım yataktan. Evi bir dolaştım. Başka birisinin evinde çırılçıplak dolaşmak insanın içini gıcıklıyordu. Burak’ın odasının kapısı kilitliydi, ama Osman açık bırakmıştı kapısını. Odaya girdim. Odası sıradan bir bekâr odasıydı. Bir yatak, bir dolap, bir masa ve üzerinde laptop vardı. Yatağına uzandım. Osman dün akşam bu yatağa girip, benim inlemelerimi dinlemiş, beni siktiğini hayal etmişti mutlaka. Bunu düşünmek ıslanmama sebep olmuştu. Şimdi aynı yatakta ben çırılçıplaktım ve Osman’ı ben hayal ediyordum. Şimdi burada olsa beni nasıl sikerdi acaba? Bugüne kadar hiç aklımdan Osman’la ilgili cinsel birşey geçmemişti, ama şimdi onun yatağında çırılçıplak yatmış onunla sikiştiğimi hayal ediyordum. Amımla oynamaya başladım...

O duyguyu biraz daha yoğun hissetmek için dolabını karıştırıp Boxerlerinden birini aldım. Önce koklayıp yüzüme bastırdım, kasıklarına yumulup ona sakso çektiğimi hayal ederek. Bir taraftan amımı okşuyordum. Sonra Boxerini de amıma sürtmeye başladım, kasıklarımız birleşmişti böylece. Bu şekilde kendimi tatmin ediyordum. Ben tam orgazm olmak üzereydim ki dış kapı açıldı, biri gelmişti. Hemen yataktan fırladım, oda kapısının arkasına geçtim. İnşallah gelen Osman değildi. Yoksa direk odaya girecek ve beni o halde yakalayacaktı. Gelen Eyüp olsa zaten seslenirdi diye tahmin ediyordum.

Gelen her kimse mutfağa geçmişti, mutfaktan tıkırtılar geliyordu. Ben de o fırsattan istifade çıktım, hızla koridoru aşıp Eyüp’ün odasına kaçtım. Mutfaktaki her kimse beni görmüşmüydü bilmiyordum. Hemen üstüme Eyüp’ün tişörtünü geçirdim, altıma da eteğimi giydim çıplaklıktan kurtulmak için. Gelenin kim olduğunu kestiremiyordum. Burak olsa, kapısı kilitli idi açma sesini duyardım. Osman’sa Boxerini ortada görecekti ve Boxerin ıslak olduğunu fark edip benim orda bir haltlar karıştırdığımı anlayacaktı.

Ve sonunda Osman’ın,
“Elif gel birşeyler atıştıralım, dışardan birşeyler aldım!” diye seslenişini duydum. Uyuyor numarası yapamazdım, mutlaka beni kaçarken görmüştü ki seslenmişti.
“Sen devam et, ben aç değilim...” dedim. Osman,
“O zaman gel birşeyler iç bari!” dedi. Baktım olacak gibi değil, zaten bir şekilde yüzleşecektim,
“Tamam, geliyorum...” deyip odadan çıktım. Osman mutfakta değildi, salona gitmiş olmalıydı. Salona geçerken odasına bir göz attım, Boxer falan görünmüyordu. Gerçi ben de aceleyle nereye koydum bilmiyorum, ama ortalıkta yoktu. Ya görmüş almış, ya da daha hiç fark etmemiş olabilirdi.

Neyse, salona vardım. Salonda televizyona karşı konmuş bir kanepe ve önünde büyük bir sehpa var, çoğu zaman yemekleri bile mutfak yerine bu sehpada yiyorlardı. Osman da aldıklarını sehpaya koymuş yiyordu. Ben de başka yer olmadığı için kanepede onun yanına oturdum,
“Afiyet olsun!” dedim.
“Buyur beraber olsun!” diyerek dolu olan kola bardağını benim önüme doğru koydu. Ben kolayı alıp arkama yaslandım.

Birşey yemedim. Birşey de konuşmuyorduk. Olayların ne kadarından haberi olduğunu bilmediğimden temkinli davranıyordum, bilmeden ağzımdan birşey kaçırmayayım diye. Osman,
“Ee nasıl gidiyor, anlat!” diye lafa girdi. Ben de,
“İyi işte, nasıl olsun?” dedim.
“Sen hem okuyor hem çalışıyorsun, çok yoruluyorsundur?” dedi. Ben de,
“İş o kadar yorucu değil, sonuçta müşteri geldikçe iş oluyor, haftasonu daha yoğun, ama o zaman da okul yok, dengeliyor birbirini...” dedim.
“Eyüp’le nasıl gidiyor?” diye sordu.
“İyi valla, Allah bozmasın...” diye cevap verdim. Osman,
“Belli, belli!” dedi gülerek. Ben de gülerek karşılık verdim. Osman,
“Eyüp’ün işi de zor!” dedi.
“Nasıl zor?” diye sordum. Osman,
“Sana yetişemiyor sanki!” dedi. Mevzuyu akşamki sekse getirecekti. Ben de,
“Yoo, iyiyiz!” diye cevap verdim.

Bir müddet sessizlikten sonra, Osman,
“Etekle rahat değilsin, sana bir kapri falan vereyim, eteği dışarda giyersin, hem kırışmasın!” diyerek, benim birşey dememe fırsat vermeden kalktı ve odasına yürüdü. Az sonra,
“Yatağın üstüne bırakıyorum, burada giyersin!” diye seslendi. Sonra salona geldi. Ben emrivaki yaptığı için birşey demedim ve kalktım odasına geçtim üstümü değiştirmek için. Bir kapri vardı yatağın üstünde. Kapriyi elime aldım ki ne göreyim, içine benim sabah amıma sürttüğüm Boxeri koymuş. Osman bu davranışıyla resmen her şeyden haberim var mesajı veriyordu bana.

İşler biraz sarpa sarıyor gibi hissediyordum. Ama bir taraftan da, acaba hazır kimse yokken Osman’la sevişsem ve sabahki fantazim gerçeğe dönüşse mi diye orospuluk damarım tık tık atmaya başlamıştı. Eteğimi çıkardım. Madem giymem için bırakmıştı, Boxeri de içime giyeyim diye düşündüm. Boxeri giydim, böyle de baya sexy olmuştum. Acaba kapriyi giymesem mi diye düşündüm ve Osman’a seslendim,
“Millet ne zaman gelecek?” diye. Osman da,
“Burak bugün yok, arkadaşlarında kalacak. Eyüp’ün de normalde 5'e kadar dersi var, ama ne zaman gelir bilmiyorum...” dedi. Yani rahattık. Madem Osman Boxerle bana bir mesaj vermişti, ben de mesajına cevap vermeliydim. Kapriyi bırakıp, tişörtü Boxerin üzerine saldım. Tişört Boxeri anca kapatıyordu. Öylece salona geçtim Osman’ın yanına.

Osman bana bir bakış attı, belli ki içi gitmişti. Ben de,
“Madem rahat edeyim diye çıkardım eteği, böyle daha rahat, hem kimse de gelmeyecek dedin!” diyerek açıklama yaptım. Osman,
“Yoo güzel olmuş!” diye karşılık verdi. Benim bu hareketim onu cesaretlendirmişti.
“Elif, az önce Eyüp’ün sana yetmemesinden bahsediyorduk ya?” diye giriş yaptı. Hissediyordum, ok yaydan çıkıyordu. Gerçi ben de kendimi psikolojik olarak Osman’la sevişmeye hazırlamıştım, ama ya birilerine söylerse, özellikle Eyüp’ün kulağına giderse diye de korkuyordum. Sonuçta aralarının nasıl olduğunu bilmiyordum, bir sıkıntı olduğunda kendini kurtarmak için, yada sadece arkadaşını düşündüğü için bile anlatabilirdi her şeyi.

Benim çekindiğimi görünce,
“Elif, sana bir şey anlatacağım, ama bunu bildiğini, hele hele benden duyduğunu hiç kimseye söylemeyeceksin!” deyip, ısrarla benden söz aldıktan sonra anlatmaya başladı. Dediğine göre, Eyüp çok çapkın biriymiş, hayatında benden başka kızlar da varmış, arkadaşlarına benim bu eve gelmek istediğimi anlatmış, ama başta kendisi sıcak bakmıyormuş bu olaya, ben evde olursam rahat hareket edemezmiş... Bunları duydukça şok oluyordum. Demek ki Eyüp’ün son zamanlardaki soğukluğu bu yüzdenmiş.

Osman sonra,
“Bak Elif açık konuşacağım, ben seni kendi halinde, mazbut, efendi, Anadolu’dan okumak için gelmiş, hatta ailesine yük olmamak için bir taraftan da çalışan hanım hanımcık bir kız diye tanıdım, bu arada da gönlünü bir delikanlıya kaptırmışsın, o kadar da olur diye düşünüp hep takdir ettim...” diye devam etti. Osman doğru gözlemlemişti beni, birkaç hafta öncesine kadar tam olarak bu anlattığı kızdım. Osman o kadar tatlı ve ikna ediciydi ki, adeta içimden geçen bütün sorulara sanki içimi okurcasına cevaplar veriyordu.

Osman,
“Eyüp’e de içten içe kızıyordum, hadi diğerleri neyse de, bu kızla oynamasa bari diye...” devam etti. Baya gönlüm Osman’a doğru kayıyordu. Ama kalbimin atması gibi, bir taraftan da amım kavruluyordu. Garip bir azgınlık vardı içimde, Osman’ın üstüne atlamamak için zor tutuyorum kendimi. Osman,
“Yalan söylemeyeceğim Elif, keşke Eyüp yerine benim kız arkadaşım olsaydın diye çok düşündüm, ama aklımdan cinsellikle ilgili hiçbir şey geçmedi, ama dün akşamdan beri aklımda hep sen varsın, seninle olmak istiyorum!” diye döktü içinde ne var ne yoksa.

Ben zaten artık konuşmayı bitirse de icraata geçse diye kendimi zor tutuyordum. Ta başta istekli görünmeyeyim, onun zorlamasıyla oluyormuş gibi yapayım diye aklımdan geçiriyordum, ama beynim çoktan kontrolü kaybetmişti. Osman bana bakıyordu ne diyeceğim diye. Anlattıklarından acayip etkilenmiştim. Ama dahası, fena halde azmıştım, kontrol edemiyordum kendimi. Hiçbir şey demeden dudaklarına yumuldum. Kıtlıktan çıkmış gibi somuruyordum dudaklarını. Amım yanıyordu, o yarağı biran önce içime almalıydım...

Öpüşmeyi çok uzatmadan hemen kasıklarına eğildim, kemerini fermuarını çözüp sikini elime aldım. Elimle bir iki sıvazlayıp ağzıma aldım hemen. Bir müddet sakso çekince yarağı sertleşti. Dayanamıyordum, amım zonkluyordu resmen,
“Önce beni bir posta sik, sonra uzun uzun sevişir, keyfine vara vara akşama kadar sikersin!” deyip, hemen Boxerden kurtuldum ve kanepenin kenarına ellerimi koyarak ayakta domaldım. Ben pozisyonumu almış Osman’ı bekliyordum, kanepeden kalkıp gelene kadar asırlar geçti sanki.

Arkama geçti, eline tükürüp amıma sürdü, ama zaten amım ıslaktı. Sonra sikini amımım dudaklarında gezdirmeye başladı, bense bir an önce sikilmek istiyordum.
“Hadi sok artık şunu!” dedim. Osman’ın acelesi yoktu sanki,
“Ufff, şu göte bak, daracık, ben bu götü sikerim!” dedi. Ben çıkıştım,
“Soksana be herif şu sikini amıma!” diye. Osman,
“Amı sikeriz o kolay, ama bu götü bana siktireceksin, bu göt bugün bu siki alacak, sarıp sarmalayacak!” diyerek halen götümü istiyordu. Ben artık yalvardım,
“Ne olur önce şu amımı bir doyur, götümü sonra sikersin!” diye. Osman,
“Bak sözü aldım haa!” diyerek yarağını yavaşça amımın içine saldı. Bir müddet yavaş yavaş gidip geldikten sonra temposunu artırdı, ben de kalçamla daireler çizerek içimde sikinin amımın duvarlarına sürtüp her yerime değmesini sağlıyordum...

Bu seferki anlaşılmaz azgınlığımdan olacak ki, çok çabuk orgazm olmuştum. Ama Osman oralı değildi, sikmeye devam ediyordu. Pozisyon değiştirdik, beni kanepeye sırtüstü yatırıp bir müddet misyoner pozisyonunda sikti. Biraz yorulur gibi olunca tekrar pozisyon değiştirdik. Bu sefer o kanepeye yattı, ben üstüne çıktım ve ata biner gibi sikini içime aldım ve zıplamaya başladım. Bu pozisyonu da sevmiştim, çünkü ben bastırdıkça sikini daha fazla içime, daha derinlere kadar alabiliyordum. Bir müddet sonra Osman beni belimden tuttu ve kasıklarına yapıştırdı, siki bir damar gibi atmaya başlamıştı, içimde hissediyordum. Derken boşalmaya başladı ve tüm döllerini amıma doldurdu. Ben de pelte gibi üstüne yığıldım...

Bir süre öylece kaldık. Biraz dinlendikten sonra Osman’a baktım, ne yapıyoruz der gibi. Osman da,
“Daha dur bakalım, yeni başlıyoruz, evin her yerinde sikeceğim seni, finali de o daracık göt deliğinle yapacağız!” dedi. Hiç götten sikilmemiştim. Erkeklerin bu göt sevdasını anlamıyordum, kendim zevk alacak mıydım onu da bilmiyordum.

Banyoya gidip amımı güzelce yıkadım, içimdeki dölleri temizledim. Osman’ın yanına geri geldiğimde pencerenin kenarındaydı.
“Gel aşkım!” diyerek yanına çağırdı ve yanağıma bir öpücük kondurdu. Ben de dudaklarından öperek karşılık verdim. Biraz öpüştükten sonra,
“Şimdi seni evin her yerinde sikeceğim, ama bu adamı senin hazırlaman lazım!” diyerek, beni omuzlarımdan aşağı bastırdı. Mesajı almıştım, eğilip sikini elime aldım, biraz elimle sıvazlayıp sonra da ağzıma aldım. Az önce bana yaşattığı zevkin bedeli olarak ona güzel bir muamele ile teşekkür edecektim. Güzelce emmeye başladım. Daha tam ereksiyon olmadığı için taşaklarını da beraber ağzıma almaya çalışıyor, sikinin ucunu taa boğazıma kadar sokuyordum, sikini ağzımdan çıkarıp, taşaklarını emiyor, taşaklarının arkasında kalan yerlerin okşuyordum. Ve Osman’ımın bundan çok zevk aldığını görebiliyordum...

Siki kazık gibi olmuştu, ben yüzüne doğru bakınca beni tekrar yukarı kaldırdı, pencereden dışarı bakmamı istedi. Ben dışarıyı seyrederken arkamda yerini aldı ve sikini amıma yerleştirdi. Bu benim de hoşuma gitmişti. Biraz öyle siktikten sonra mutfağa geçtik, orada beni tezgaha dayayıp, yine arkamdan amımı sikmeye devam etti... Sonra Eyüp’ün odasına geçtik, onun yatağında beni domaltıp,
“Ya Eyüp efendi, işte böyle, sevgilini orospum yapıp sana boynuzu taktırdım, gavatlık tacını giydirdim sana!” diyerek amıma hırsla pompalamaya başladı. Korkmalı mıydım bilmiyorum, ama zevkten uçuyordum, onu düşünemezdim şimdi...

Biraz sonra oradan da çıkıp kendi odasına geçtik. Daha sabah fantazi kurduğum yatakta, şimdi gerçekten Osman’ın altında inliyordum ve orgazm üstüne orgazm oluyordum. Hiç halim kalmamıştı,
“Osman’ım ben bittim, hadi sen de boşal artık!” diye inledim. Osman hızlanmıştı. Boşalmaya yakın sikini amımdan çıkardı ve ağzıma verdi. Kısa bir süre ağzımdan siktikten sonra ağzıma boşaldı. Ben de son damlasına kadar yuttum döllerini...

Osman’la sevişmek çok hoşuma gitmişti. Farklı pozisyonlar denemeyi, benim gibi teşhirciliği seviyordu. Ayrıca iyi de dayanmıştı, uzun süre kendini kontrol edebiliyordu. Kararımı vermiştim, götümden siktirmek konusunda endişelerim vardı, ama bu götüm sikilecekse Osman’a siktirecektim.

Devam edecek...

Aldatmak, Azgın, Erotik Hikaye, Gerçek Hikayeler, Porno hikaye, Seks Hikayeleri, Teşhir, Türkçe seks hikayeleri,


http://juicywetpeach.blogspot.com.tr/