Bir Fuar Macerası etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Bir Fuar Macerası etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Bir Fuar Macerası 2

 Bir Fuar Macerası 

 

Saat 9:30 gibi standımda yerimi aldım. Can, Kemal ve Kaan zaten oradaydı. Normalde stantta çalışırken haki pantolon ve içine sokulmuş polo tişört giyiyordum. Bugün kendimi biraz flörtöz hissediyordum. Üzerime kıçımın hemen altına kadar inen orta boy bir polo yaka tişört ve yanımda getirdiğim haki renkli bir eteği giymiştim. Etek çok kısa değildi ama dizimin üstündeydi.


Leyla yanımdaki kabindeydi. Tipik bir haki pantolon ve polo tişört giymişti.


"Güzel görünüyorsun," dedi. İşler durgun olduğunda sohbet ediyorduk .


O gün tipik bir stant günüydü. Seanslar devam ederken yavaş, seans aralarında ise yoğun. Alper'in şirketinden arkadaşlar arada bir uğrayıp selam veriyorlar ve benimle sohbet ediyorlardı. Onları Leyla ile tanıştırmıştım. Tarık diğerlerine göre biraz daha geveze olabilirdi. Bir ara Kaan'a böyle çekici bir patronunun olmasının nasıl bir şey olduğunu sordu. Kaan'ın kekeleyerek cevap vermeye çalışmasını izlemek bana biraz komik gelmişti.


" Hoş duruyor," dedi Tarık Kemal'e,


"Ama dün gece ne giydiğini görmeliydin. Tek söyleyebileceğim bu kızın bacakları harika." Güldü ve yoluna devam etti.


Bundan sonra Kaan'ın yanı sıra Can ve Kemal'in de beni kesip durduklarını fark ettim. Bende biraz eğlenmeye karar vererek eteğimin belini biraz daha yukarı çekip bacaklarımı iyice ortaya çıkarttım. Bu şekilde epey dikkat çekiyordum. Bir sürü insan gelip standın etrafında takılıyorlardı.


Dahası, standın arkasına geçip bir şey almak için bacaklarımı bükmeden eğiliyordum. Birkaç kez de masanın altından bir şey almak bahanesiyle ellerimin ve dizlerimin üzerine çöküp kıçımı havaya kaldırmıştım. Erkeklerin beni süzmesine fırsat vererek ve iş arkadaşlarımın önünde böylesine yaramazlık yaptığım için sürekli ıslanıyordum. Bilhassa da benim için çalışan birilerinin beni süzmesi ve arzulaması beni ateşliyordu.


Sanırım Leyla beni fark etmiş olabilir. Ne kadar çekici olduğum ve erkekleri standa nasıl çektiğim hakkında yorumlar yapıyordu.


Nihayet gün bitti ve ben odama doğru yola çıktım. Alper çoktan gelmişti. Bana şöyle bir bakıp ,


"Bugün çok dikkat çektin mi?"


"Neden?" Neden bahsettiğini bilmiyormuş gibi davranarak sordum.


"Yok bir şey," dedi. Sonra beni kollarının arasına alarak öptü.


Ben de onu öptüm. Selam öpücüğü değil, 'şimdi sekse hazırım' öpücüğümden aldı.


Ne yazık ki zamanımız yoktu. Genelde bu tür fuarlarda bir tür hoş geldin yemeği verilir. Alper bana şirketimin temsilcisi olarak gitmem gerektiğini hatırlatmıştı.


"Peki," dedim. "Ama döndüğümüzde ağzıma sıçacaksın."


Alper güldü, "Elimden geleni yapacağım ama sanırım giderek daha doyumsuz oluyorsun."


Daha önce hiç teknik konferansa gitmemiş olanlar için söyleyeyim, bu tür konferanslarda kadın/erkek oranı yaklaşık 10'a 1'dir. Bu da onlardan farklı değildi.


Birlikte duş aldık. Duşta Alper'in sikini ağzıma almamla beni durdurdu ve gitmemiz gerektiğini bir kez daha hatırlattı. İstemeye istemeye üzerime gündelik bir elbise geçirdim ve gitmeye hazırdım. Elbise özel bir şey değildi ama erkeklerin çoğunlukta olduğu bir grupta elbise adeta kırmızı bayrak gibiydi. Alper kot pantolon ve düğmeleri açık bir gömlekle harika görünüyordu. Beraber karşılama resepsiyonuna indik.


İçeri girer girmez Alper'in iş arkadaşları etrafımı sarmıştı. Yaklaşık bir dakika sonra birlikte çalıştığım üç kişi de aramıza katıldı. Alper ve ben karşılıklı tanıştırma faslını gerçekleştirdik. Oldukça olaysız bir geceydi. Erkeklerin benimle ilgilenmek için yarışmalarını izlemek eğlenceliydi. Tarık hariç diğerlerinin bunu yaptıklarının farkında olduklarını bile sanmıyorum.


Etrafımdakilerle birlikte oradan oraya dolaşmaktan keyif alıyordum.


Tarık, Tarık'tı. Yorumları uygunsuzluğun sınırlarında dolaşıyordu.


Elbise giyen tek kadın olmamla ilgili yorum yapıyordu. Ben de elbiseleri sevdiğimi söylemiştim. Birlikte çalıştığım erkeklerden biri işe genellikle elbise ya da etekle geldiğimi söylemişti.


Tarık gecenin en uygunsuz yorumunu yaparak araya girdi. "Dün gece giydiği elbiseyi görmeliydin. Her bir kıvrımını ortaya çıkarıyordu."


Yanımda çalışan Kemal'in öleceğini zannettim.


"Her kıvrımı mı?" Cilve yaparak karşılık verdim.


"Göstermediği ne varsa bize teşhir etmiştin," dedi.


"Şşşşt," diye takıldım. "Bu çocukların benim haşarı bir yanım olduğunu bilmelerine gerek yok, değil mi?"


"Bilmiyorum," dedi Tarık. " Senin o edepsiz tarafın çok eğlenceli gibi görünüyor."


" Ah öyledir," diye güldüm. "Sen bile bilemezsin."


"Keşke bilseydim," diye cevap verdi Tarık.


Biraz daha sohbet ederken akşam yemeği sona eriyordu. Odamıza gideceğimizi söyledik. Tarık bize dışarı çıkmayı teklif ettiyse de ben sevişmek istiyordum.


Alper'le birlikte odamıza yöneldik. Alper daha ne olduğunu anlamadan ben elbisemi çıkarmış, dizlerimin üzerine çökmüş ve Alper'in pantolonunun fermuarını açmıştım. Sikini ağzıma aldım ve emerken sertleştiğini hissettim.


" Baksana," dedi. "Seni bu kadar azdıran ne? İlgi görmek mi?"


Onun siki ağzımda iken inliyordum.


"Yani," diye devam etti.


"Benim küçük sürtüğüm tüm bu adamların onu süzmesinden keyif alıyormuş."


Tekrar inledim.


Ağzımı onun sikinden çektim.


" Sus ve beni sik," dedim.


Yaptı da. Amımı sikti ve ağzımı sikti. Kıvrandım, ciyakladım ve tekrar tekrar boşaldım. Beni bir saat boyunca aralıksız sikmiş olmalıydı.


Beni sikerken bana küçük sürtüğüm diyordu ve bütün erkeklerin beni nasıl izlediğini anlatıyordu. Kaan'ın yaramaz bir tarafım olduğunu duyduğunda nasıl tepki verdiğinden bahsediyordu.


"Senin için çalışan bir adamın senin azgın bir tarafın olduğunu bildiğini bilmek nasıl bir duygu?" diye sorarak muziplik yapıyordu.


Doğrusu çok ateşliydi. Kaan'ın odama girip beni mastürbasyon yaparken yakalamasının nasıl bir şey olacağını hayal etmeye başlamıştım. Tekrar inledim.


"Sanırım Tarık seni sikmek istiyor," diye devam etti.

"Her gün gördüğüm bir adamın seni siktiğini bilerek işe gittiğimde nasıl hissederdim sence?"


Bu sözler inlememe neden oluyordu.


Kocamın iş arkadaşlarının benim ateşli bir kadının teki olduğumu bilmeleri fikri çok hoşuma gidiyordu. Sadece bunu düşünerek bile orgazm oldum.


Yaklaşık 4 orgazmdan sonra döllerini amcığımda hissetmeye başlamıştım. Amcığımdaki sıcak spermlerin hissiyle uykuya dalmışım.


Ertesi gün yine stand nöbetim olacaktı. Tüm bu ilgiden dolayı hala kendimi mutlu hissediyordum. Haki pantolonuma baktım. Onları giymek istemiyordum. Onun yerine bir tanga ve bir yoga taytı seçtim. Tayt göbeğimin yaklaşık 5 cm altına kadar geliyorlardı. Sonra taytımın bel bandının biraz altına gelen bir şirket tişörtü giydim. Aynada kendimi kontrol ettim. Hareket ettiğimde biraz göbeğim ya da sırtım görünüyordu. Makul ölçüyü zorladığımı biliyordum ama daha büyük stantlarda hemen hemen aynı görünen stand hostesleri (kiralık modeller) görmüştüm.


Alper banyodan çıkmıştı. "İnsanları standa çekmenin bir yolu da bu," diye espri yaptı.


Aşağıya inerek standa yöneldim. Leyla oradaydı. Siyah bir etek ve içine sokulmuş bir polo tişört giymişti.


" Harika görünüyorsun," dedi.


"Bu kıyafet herkesi standa çekecektir."


Bu güzel kadından gelen iltifat hoşuma gidiyordu.


Ekibim geldiğinde bana bakıyorlardı. Gözlerini kaçırmaya çalışsalar da kendilerine engel olamıyorlardı. Ben kendi adıma yine fırsat buldukça eğilerek ya da dört ayak üzerine çökerek hareket ediyordum. Kaan patronuna bakmamak için kendini zor tutuyordu ama çok genç olduğu için kendini tutamıyordu.


Leyla'nın çocuklara takıldığımı fark ettiğine adım gibi emindim. Göz göze geldiğimizde bana gülümsüyordu. Ben de karşılık veriyordum.


Haklılarmış. Stand bütün gün doluydu. Doğrusu, bizi daha önce hiç değerlendirmemiş pek çok olası müşterimiz olduğunu fark etmiştik. Potansiyel müşteriler için iyi bir gündü. Gün bittiğinde ortalığı toparlayıp Alper'in standına doğru yöneldim. Tarık hemen yanıma gelmişti.


"Ne kadar çekici görünüyorsun" dedi. " Gerisini de görmek isterdim."


Arkamı dönmemi istiyordu, böylece popoma bakabilecekti. Dönmemeliydim ama bu ilgi hoşuma gidiyordu, ben de döndüm.


"Biliyor musun?" dedi,


"Yoga pantolonunun içinden tanganı görebiliyorum."


Bunu fark etmemiştim ama bu düşünce beni tahrik etmişti. Tek yorumum şu oldu,


"Şanslısın."


Kocamın bir müşteriyle birlikte olduğunu söylemişti. Odama doğru yöneldim. Tarık benimle geleceğini söyleyerek asansöre benimle birlikte binmişti.


"Yoga pantolonundan anlayamıyorum, tanga ne renk?" diye takıldı.


Ona baktım. Kıçımı ona doğru çevirdim ve yoga pantolonumu kıçımın yarısına kadar indirdim ,


"Sen söyle."


"Güzel," dedi Tarık.


 "Alper seni sikebildiği için gerçekten şanslı bir erkek."


"Ne zaman isterse, hangi deliği isterse," diye cevap vermiştim cilveli bir tınıyla.


"Çok şanslı, bahse girerim o kalçalar çok iyi hissettiriyordur," diye devam etti.


"Çok sikilesi olduğunu söylüyor," diye karşılık verdim azdırarak.


Katımızda inerek odama doğru yöneldim. Bu konuşma beni azdırmıştı.


Alper yoktu. Duşa girdim. Sürekli beni dikizleyen erkekleri düşünüyordum. Kaçının tangamı fark ettiğini merak ediyordum. Parmaklarım klitorisimi buldu. Hiç kibar davranamadım. Klitorisimi okşayarak ve parmaklarımı amıma sokarak kendimi orgazma ulaştırdım.


Tam o sırada Alper gelmişti. Gelir gelmez onu şehvetle öpmeye başlamıştım.


" Oha," dedi.


"Birisi bütün hafta boyunca sevişmeye hazır. Gördüğün tüm bu alaka hoşuna gidiyor mu?"


Dürüst olmalıydım.


"Ohhhh Aşkım...İlgiye bayılıyorum. Erkeklerin bana bakmasına bayılıyorum. Beni çıplak görmek, sikişmek istedikleri açıkça belli olabiliyor. Bana çırılçıplak hayal ederken siklerinin kalkmasını düşünmek bile beni azdırıyor. Ammmm aşkım kızmadın değil mi?"


Cevabını almak için bir an bekledim. Kızmasından korkuyordum.


"Çok seksisin. Erkeklerin seni arzu etmesine bayıIıyorum. Sanki bende onlarda olmayan bir şey var ve hepsi beni kıskanıyorlar. Bazen seni soymak ve ne kadar mükemmel olduğunu görmelerini istiyorum. Bazen birinin seni siktiğini hayal ediyorum, sadece ne kaçırdıklarını bilsinler diye. Belki bir defa sikecekler ama benim her zaman seninle sikişeceğimi bilmelerinden zevk alıyorum."


Nasıl hissettiğini duymak amımı ısıtırken kalbimi eritmişti.


" Sik beni," diye fısıldadım.


Alper beni yatağa yatırdı ve sikini içime soktu. Çok hızlı ve güçlü bir şekilde sikiyordu .


"MMmmmmm! Bebeğim... Birisi senin küçük sürtüğünün iyi bir sikişçi olduğunu bilse hoşuna gider miydi? Dudaklarımı siklerinin etrafında görüp inlemelerini izlemek. Bu seni tahrik eder miydi?" diye kışkırttım.


İnledi.


"Ohhhhh! .... Darling.....Kıçım havada, amım açıkta, etrafında kalkmış yarrakların biraz sonra içime gireceklerini bilmek seni tahrik eder mi?" diye devam ediyordum.


Kocam daha sert sikmeye başlamıştı. . Dört yıllık evlilikten sonra bunun onu ne kadar tahrik ettiğini nasıl bilmediğimi merak ediyordum. Benimle gösteriş yapmaktan hoşlandığını biliyordum ama beni sikilirken izlemeyi düşündüğünü nasıl bilmezdim? Sikinin üzerine boşalıyordum.


"Yani," dedi. "Bu seni de kışkırtıyor, değil mi?"


"Evet," diye cevap verdim tekrar boşalırken.


" Eee, hafta sonu Kıbrıs'tayız. Kendini teşhir etmek için bolca fırsatımız olacaktır" diye yorum yaptı.


İnledim.


"Belki de hafta sonu için sana daha seksi kıyafetler almalıyız" dedi.


Tekrar inledim.


" Bana istediğini giydirebilirsin," diye fısıldadım.


"İstediğin kadar şuh olacağım."


Bununla birlikte sikinin içimde katılaştığını hissetmiştim. Sıcak döllerinin anında amımın içine fışkırdığını hissetmeye başladım. Bu his içimde başka bir orgazm tetiklemişti.


Alper üzerimden yuvarlanarak sırt üstü uzandı. Dönerek yarrağını ağzıma alarak iyice boşalttım. Hem onun hem de benim döllerimle kaplı sikinin tadına bayılmıştım.


Onu emerken ona baktım ve "Ne istersen yaparım" dedim.


Konferanslar genellikle misafirlerini eğlendirmek zorunda olduklarını bilirler. Bu gece misafirler için bir parti vardı. "'Eğlence'" olarak duyurulmuştu. Kalabalığın demografik yapısı göz önüne alındığında çok fazla çılgınlık beklemiyordum. Bu gecenin ve yarının bitmesini dört gözle bekliyordum, böylece kocamla nihayet istediğimiz şeyi yapabilecektik. Kocamla, partiden sonra bir süre dışarı çıkabileceğimizi kararlaştırdık.


Kısa bir uyku çekmeye ve sonra da "Eğlence!" için hazırlanmaya karar vermiştik. Konuşurken bile gülüşüyorduk. Mutluyduk. Hazırlanma vakti geldiğinde ben eşyalarımı karıştırmaya başladım.


"Sana aldığım siyah elbiseyi giy," diye önerdi sevgili kocam.


Elbiseyi çıkardım. Askılı, küçük siyah bir elbiseydi. Sütyen takmam mümkün değildi. Ön kısmı göğüslerimin altında kalıyordu. Elbisenin üst kısmı boldu ve neredeyse arkası yoktu. Alt kısmı belimden başlıyor ve beni sarıp sarmalıyordu. Eteği kalçamın on beş santim altına kadar iniyordu. Bir iş elbisesi olmaktan çok 'Kıbrıs'ta partiye gidiyorum' elbisesi gibiydi ama her şeyim örtülüyordu, ne olacaktı ki. Elbiseyi yaklaşık üç santim kadar örten bir çift yüksek jartiyer çorabı ile giydim. Ayağıma topuklu ayakkablılarımı da giyince artık gitmeye hazırdım.


Partiye doğru yola çıktık.


Salon çok büyüktü. Konferansta muhtemelen 10.000 kişi vardı. Işıklar kısıktı ve dans ritimleri çalıyordu. Yiyecek ve alkol stantları vardı. Alper ve ben hemen Leyla ile karşılaştık.


"Aman yarabbi, bir kız daha," diye şaka yapmıştı.


Etrafıma bakındım. Her zamanki gibi bir erkek denizi ve aralarına serpiştirilmiş birkaç kadın vardı.


Sonra bana baktı.


"Vay canına, çok seksi bir elbise," dedi.


"Şey, seksi elbiseli güzel kadın," diye düzeltti.


Ona teşekkür ettim. "Sen de çok güzelsin." Dedim.


Leyla mavi bir kokteyl elbisesi giymişti. Dizin çok üstündeydi ama benimki kadar kısa değildi. Belden dışarı doğru genişliyordu. Üst kısmı kısa kollu ve kare yakalıydı. Bu ortam için mükemmeldi ve elbisenin içinde mükemmel görünüyordu.


Barlardan birine doğru yöneldik. Tam o sırada birinin Alper'in adını söylediğini duydum.


Tarık'tı. O, Utangaç, Çocuk ve Berk yanımıza geldiler. Hepimiz merhabalaştık ve barın önünde sıra beklemeye başladık. İçkilerimizi aldıktan sonra pistte dans edenleri izlemeye koyulduk. Pistte yaklaşık 20 çift dans ediyordu. Bir sürü erkek izliyordu. Ne de olsa yapacak başka bir şey yoktu. Tarık ve ekibi bize katıldı. Sanırım grubumuzda kadın olduğunu düşünüp kalmaya karar vermişlerdi. Biraz sonra Kemal, Kaan ve Can bizi bulmuştu.


Ben Leyla'yla sekiz erkeği idare edebileceğimize dair bir espri yapmıştım.


Leyla güldü ve "Evet ama ya onlar bizimle başa çıkabilir mi?" dedi.


Sanırım biraz çakırkeyifti.


Tarık hemen atladı,


"Deneyebiliriz," dedi.


Leyla ona baktı.


"Denemek mi? Bu işi yapabileceğinden emin değilsen neden 'denemene' izin verelim ki?" dedi, denemek kelimesinin etrafına tırnak işareti koyarak.


Tarık sözünü değiştirmişti.


" Oh, evet buna hazırım," dedi.


"Sen ne düşünüyorsun?" dedi bana.


"Sence bu adam ikimizi de idare edebilir mi?


Sadece güldüm.


"Destek için bu çocukların geri kalanına ihtiyacı olacak".


Sonra Leyla kolumdan tutarak beni dans pistine çekti. Çocukları seyretmeleri için bırakıp birlikte dans etmeye başlamıştık.


Müzik müthiş bir ritimdeydi , Leyla da harika bir dansçıydı. Dans pistinde iyi görünüyorduk. Oldukça seksi bir şekilde dans ettik ama aramızda yaklaşık bir adım mesafe vardı. Arada bir elbisem yukarı doğru kayıyor ve çorabımın üstü görünüyordu, düzeltmek zorunda kalıyordum.


Birkaç şarkı sonra Tarık ve Çocuk bizimle dans etmek için piste geldiler. Birlikte dans etmeye başladık. Elimizden gelen hareketleri yaptık ve popomuzu sallayarak dans ettik. Dikkatlerini çekmiştik. Leyla dans ederek diğer çocukları da bizimle dans etmeye ikna etmişti. Alper hariç herkes bize katıldı. Orada iki kadın, yedi erkek tarafından çevrelenmiştik. Hepsinin gözü bizim üzerimizdeydi.


Erkeklerle çevrili olduğumuz için insanların bizi görmesi zordu. Birbirimize biraz daha yaklaşarak dans etmeye başlamıştık. Erkekler etrafımızda dans ededursun, Leyla ve ben de kendi aramızda eğleniyorduk. Leyla dönüp kıçını bana sürtüyor ya da kollarını boynuma dolayıp vücudumda aşağı doğru kayıyordu. Altta kalmamak için, elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyordum.


Hatta bir ara Leyla elini kalçama koyup elbisemi yukarı çekince ince jartiyer çoraplarım ortaya çıkmıştı. Ben de ona elbisesini yukarı çekip poposunu sergileyerek karşılık vermiştim. 


Üzerinde tanga olup olmadığını fark edememiştim.


Gece ilerledikçe insanlar ayrılmaya başlamıştı. Yüzlerce erkekten dans pistinde yaklaşık 10 ila 20 çift vardı. Grubumuzdaki erkekler bize daha yakın dans etmeye başlamıştı. Onlara sürtündükten sonra uzaklaşıyorduk. Bir ara Tarık kalçalarımdan tuttu ve beni kendine doğru yaklaştırdı. Bunu gören Leyla hemen öne doğru gidip beni ikisinin arasına sıkıştırıverdi.


Gözlerimin içine bakarak ve dudaklarında küçük bir gülümsemeyle elini kalçalarıma koydu. Beraber dans ederken elbisemin eteklerini yukarı doğru itmeye başlamıştı. Ne yaptığını biliyordum ve onu durdurmadım. Sadece gözlerimi onunkilere odakladım. Sonunda Tarık popoma sürtünürken elbisemi belime kadar çekmişti. Göz ucuyla Alper'e baktım. Sadece gülümsüyordu. Popomu geriye doğru Tarık'ın kucağına ittirdim.


" Vay sen ne küçük çapkın şeysin öyle," diye mırıldandı.


" Sen de ister misin," diye cevap verdim kocaman bir gülümsemeyle.


 "Ama senin gibi" dedi.


" Sen nasıl istiyorsan öyle."


Kıçımı Tarık'a yasladım ve gülümsedim.


Leyla'nın arkasından Kemal yaklaştı. Adil bir oyun olduğunu düşündüm. Ellerimi Leyla'nın kalçalarında gezdirdim. Külot giymediği açıkça anlaşılıyordu. Elbisesinin arkasını yukarı çektim ve kıçını Kemal'e ve izleyen herkese tamamen sergiledim. Kesinlikle grubumuzdaki tüm erkekler görmüş olmalıydı. Diğerlerinin de gördüğünden eminim ama bizim gibi giyinmiş ve makyaj yapmış birinin bizi tanıdığından şüpheliydim. Zaten çok fazla insan tanımıyorduk.


Bu tanınmamışlık bizi daha cesaretlendirmişti. Dans ederken birbirimizin kalçalarını ve göğüslerini okşuyorduk. Can ve Berk de Tarık ve Kemal'e katılmış, kalçalarımızı ve göğüslerimizi okşuyorlardı. Ben iyice azgınlaşmıştım.


Parti sona erdiğinde ışıklar yandı. Biz de dansı bıraktık. Leyla ve ben el ele tutuşuyorduk.


"Hadi dışarı çıkalım," diye önerdi Tarık


"Sanırım bu gecelik bu kadar yeter," dedi Leyla.


" Bizim için de öyle," dedim.


Tarık hiç sevinmemişti.


"Benim bir fikrim var," dedi.


"Şirketin satış toplantıları için üst katta bir süiti var. Dolu bir barı var. Gidip birer içki içelim.


Bu fikir cazip gelmişti. Dışarı çıkmak zorunda değildik ve son bir içki kulağa keyifli geliyordu.


Süite çıktığımızda Tarık ışıkları açıp zayıflattı. Ardından fon müziği açtı. Yumuşak ve yavaş bir ritmi vardı. Etrafta dolaşıp hepimize içki getirdi. Leyla kendi içkisini tutuyor ve müzikle birlikte sallanıyordu.


Ben ayaktaydım, Leyla ve Tarık da öyle. Diğerleri oturuyordu. Süitte karşılıklı iki kanepe ve aralarında küçük sehpalar vardı. Leyla elimi tutarak benimle birlikte müzik eşliğinde salınmaya başladı. Aslında dans etmiyorduk ama ikimiz de müzik eşliğinde sallanıyorduk.


Leyla beni kendine doğru çekti. Artık yavaş yavaş dans ediyorduk. Birbirimize sarılarak sallanıyorduk. Aramızda hâlâ boşluk vardı. Vücutlarımız birbirine değmiyordu. Alper'in gözlerini aradım, yüzüme bakıp gözleriyle gülüyordu.


Biz dans ederken Tarık masaları önümüzden çekmişti. Leyla benimle doğrudan göz teması kurdu.


Yaklaştıkça yaklaştı. Yüzlerimiz birbirinden birkaç santim uzaktaydı. Beni kendine çekti ve müzik eşliğinde dans ederek beni öptü.

Ben de karşılık veriyordum. Onu öperken beni kimlerin izlediğini düşünüyordum. Kocam, iki yardımcı çalışan, benim için çalışan bir adam, kocamla birlikte çalışan dört adam. Bütün bu erkekler beni bir kadınla öpüşürken izliyorlardı. Acaba benim için ne düşünüyorlardı?


Tarık yerinden kalkarak Leyla'yı ikimizin arasına sıkıştırdı. Leyla Tarık'a yaslanarak poposunu onun kalçalarına yapıştırdı. Sonra ellerini boynunun arkasına ve saçlarının arasına soktu. Omzunun üzerinden öne doğru çekti.


Omzunun üzerinden Tarık'a baktı ve 


" Bana bir iyilik yapar mısın? Bu elbise beni öldürüyor.” dedi


Tarık'ın onun ne sorduğunu anlaması biraz zaman almıştı ama anladığında fermuarı tutup aşağı çekiverdi. Elbise hâlâ boynundan bağlıydı.


Külot giymediğini zaten biliyorduk. Şimdi sütyen giymediğini de öğrenmiştik. Leyla benimle dans etmeye devam ediyordu. Elleri elbisemin eteklerine gitti. Çoraplarımın üstünü ve biraz tenimi gösterecek şekilde yukarı çekti.


"Seksi." Dedi,


" Baksana Alper. Karın çoraplar içinde çok seksi görünüyor." dedi kocama dönerek


Diğer çocuklar Leyla ile aramızdaki şovu izliyorlardı. Leyla sonra şeytani bir sırıtışla


"Kaan, sen Ebru'yla birlikte çalışmıyor musun?" diye sordu.


Kaan ağzı bir karış açık oturuyordu.


"Eee?" diye tekrarladı.


Kaan başını salladı.


"Sence patronun çoraplar içinde seksi görünüyor mu?" diye sordu.


Kalbim deli gibi çarpıyordu. Burada kocamın, onun dört iş arkadaşının, benim üç iş arkadaşımın önündeydim. Biri de benim için çalışıyordu. Pazartesi günü beni bu halde gördüklerini bilerek onlarla yüzleşmek zorunda kalacaktım.


Nefesimi tutmuş Kaan'ın cevabını bekliyordum.


Kaan başını salladı.


" Nasıl?" dedi Leyla.


"Çok seksi görünüyor," diye itiraf etti Kaan utanmış gibiydi.


Benim için çalışan adamın beni seksi bulması yaramaz tarafımın hoşuna gitmişti. Ortamdaki tüm erkeklerin siklerinin pantolonlarını zorladığı düşünüyordum.


Leyla arkama geçerek kollarını belime doladı ve popomu kendine doğru çekti. Müzikle birlikte sallanmaya devam ediyorduk.


"Sen çok seksi bir kadınsın," diye fısıldadı kulağıma.


İnledim.


"Daha fazlasını görmek istiyorum," diye devam etti.


Ellerinin eteğimin kenarına gittiğini hissettim. Müzik eşiliğinde salınıyorduk.


" Tanganı gösterir misin?" diye fısıldadı.


Alper'e baktım, sonra müzik eşliğinde kalçalarımı sallayarak elbisemin eteklerini yavaşça tangamın üzerinden belime kadar çektim. Orada, onca erkeğin, beni tanıyan erkeklerin önünde tangam, çoraplarım ve topuklu ayakkabılarımla duruyordum.


"Bu harika," diye fısıldadı Leyla.


"Herkes sana bakıyor." diye fısıldıyordu.

"Hepsini istediğimiz gibi kullanacağımızı biliyorsun değil mi?"


İnledim ve Leyla'yla birlikte kalçalarımı sallamaya devam ettim.


Tarık yanıma geldi ve ellerini kalçalarıma koyarak bana sürtünmeye ve beni Leyla'ya doğru itmeye başladı. Ben yine inliyordum.


"Alper," dedi Leyla.


"Sanırım Ebru üzerindeki elbiseyi çıkartmak istiyor."


Yine inledim. Elbiseyi yırtıp atmak istiyordum. Herkes beni görsün istiyordum.


Tarık'ın elleri elbisemin eteklerine gitti yine. Düşünmeye devam ettim. 'Bu Alper'in yardımcı elemanı. Bunu yapmasına izin vermemeliydim. Ama Alper'in çalışanı olması işi daha ateşli yapıyordu.


Tarık elbisemi yukarı çekerken, elbisenin başımın üzerinden daha kolay çıkması için kollarımı yukarı kaldırmıştım. Leyla beni kendisine doğru çevirdi. Geriye, Tarık'a doğru bastırdı.


Tarık'ın elleri göğüslerime uzandı. Leyla beni öpüyordu. O güne kadar hiç bir kadını öpmemiştim. Alper'le beni tanıyan bu kadar insanın önünde, yarı çıplak, sadece tanga ve çorapla öpüştüğüme inanamıyordum, dahası bu hoşuma gidiyordu. Ben de tutkuyla karşılık veriyordum.


Sonra Leyla'nın elbisesinin fermuarının açık olduğunu ve iç çamaşırı giymediğini hatırladım. Diğerlerinin hâlâ oturduğu kanepelere baktım.


"Gösterinin tadını çıkarıyor musunuz çocuklar?" diye sordum flörtöz sesimle.


Baş sallamalar, evet sesleri, oooh evet diye bir nidalar duydum, hepsi kanepede oturanlardan geliyordu. Sadece Utangaç ve Kaan cevap vermemişti.


"Bak şimdi," dedim. Leyla'nın sırtına uzandım ve elbisesini tutan kopçasını açtım.


Gülümsedi.


Bir adım geri çekildi, omuzlarını silkeleyerek elbisenin üzerinden kaymasına izin verdi. Elbise ayaklarının etrafına düştü. Bu kadın sadece topuklu ayakkabılarla bile muhteşem görünüyordu.


Bir adım öne çıktı ve beni öptü. Ne kadar ıslak olduğuma inanamıyordum. Yemin ederim biri klitorisime üfleseydi çoktan orgazm olabilirdim. Vücudumdaki her sinir uyarılmıştı.


Sonra beni Alper'e götürdü.


" Seksi karının bu kadar erkeğin önünde çıplak olmasından rahatsız olmuyorsun, değil mi?" diye sordu.


Alper'in tek söylediği " Muhteşem görünüyor," oldu.


Sonra Kaan'a döndü. Kaan ne bana ne de ona bakmamaya çalıştı.


"Onu çıplak göreceğin hiç aklına gelir miydi?" diye takıldı.


Kaan cevap vermedi.


"Evet cevabın ne?" diye zorladı.


"Hayır," dedi Kaan, hâlâ onun bakışlarından kaçarak.


Kaan'ı düşündüm. Onu altı ay önce işe almıştım. Çok yakışıklı bir çocuktu. Hayatının geri kalanında beni çıplak hatırlayacaktı. Elim göğsüme gitti. Dalgın dalgın göğüs ucumla oynamaya başlamıştım.


Hâlâ Alper'in önünde duruyordu,


"Ebru'yu bilmem ama benim sikişmeye ihtiyacım var." Tarık'a baktı.


 " Üstesinden gelebileceğini söylemiştin." Gülümsedi.


Tarık ona doğru yaklaştı.


"Dur bakalım," derken Leyla. Tekrar Alper'e döndü.


"Sanırım senin minik karının külotunu çıkarman gerekiyor. Eğer külotunu çıkarırsan, senin iş arkadaşların ve onun iş arkadaşları onu sikebilirler," dedi.


Alper'e baktım.


Beni oradan çıkarmasını istiyordum.

Aynı zamanda külotumu da çıkarmasını istiyordum.

Beni bizim odaya götürüp sikmesini istiyordum.

Beni orada sikmesini istiyordum.

Beni yatağa itmesini ve bacaklarımı açık tutmasını istiyordum, böylece bu adamların hepsi siklerini içime sokabilecekti.


Tümünü istiyordum.


Alper uzandı, külotumun belinden tuttu ve bacaklarımdan aşağı kaydırdı.


Artık külodum yoktu ve anlamı açıktı.


Bana baktı ve şöyle dedi,


"Seni seviyorum bebeğim" ve sonra Leyla'ya,


"Eğlencenize devam edin." dedi


Tarık hiç beklemeden hemen sikini çıkarmıştı. Beni önünde dizlerimin üstüne çöktürdü ve ağzıma soktu. Alabildiğim kadarını alırken inliyordum. Kocamın iş arkadaşının sikini kocamın önünde emmenin ne kadar ahlaksızca olduğunu düşündüm. Ellerim yarrağın gövdesine uzandı ve mastürbasyon yapmaya başladım.


"Bu kadar mı?" diye sordu Leyla


"Geri kalanlarınızdan hiçbiri o kalçaya dokunmak istemiyor mu?"


Bu güzel çıplak kadının bu insanları beni sikmeleri için cesaretlendirmesi biraz gerçeküstü bir durumdu. Ayrıca bir eşyadan bahseder gibi benden bahsedilmesi de inanılmaz derecede heyecan vericiydi.


Berk ayağa kalktı ve soyunmaya başladı. Karşımda şişman, kel, yaşlı bir adam vardı, onunla bırakın sevişmeyi, asla flört bile etmezdim ama o anda onun sikini her yerime sokabileceğimi biliyordum.


O da aletini yüzüme doğru uzattı. İki sik arasında gidip gelmeye başladım. İyi hissettiriyorlardı. Yumuşak bir ten ve sertlik. Uçlarında prekum vardı. Yalamak için dilimi kullanıyordum. Tatları hoşuma gitmişti.


Leyla Kemal'i elinden yakaladı.


"Onu hep sikmek istemedin mi? Şu kalçalara bak" dedi. Popomu biraz hareket ettirdim. Kemal'in ayağa kalkışını görürken kıyafetlerinin hışırtısını duydum. Arkamda diz çöktüğünü hissettim. Amıma tam olarak ulaşamıyordu. Tarık ve Berk'in siklerini çekerek dizlerinin üzerine çökmelerini sağladım. Sonra popomu yukarı kaldırdım. Şimdi onun sikinin amımla aynı hizaya geldiğini hissediyordum. Ucunun amıma değdiğini hissedebiliyordum.


"MMmmmm! ...İşte bu, Sok hadi artık," diye inledim.


Onun yarrağı içime kaymaya başlamıştı. Evlendiğimden beri hayatımdaki ilk yabancı yarrak bir iş arkadaşımınkiydi. Hem de kocamın önünde. Yüksek çığlıklarla orgazm olmaya başlamıştım,


"AAhhhhhh!.... OOhhhh!... Mmmmm... bu iyi."


Kemal beni sikmeye devam ediyor. Ben de önümdeki iki siki emmeye çalışıyordum.


" Siktir bu acayip seksi," dediğini duyuyordum Leyla'nın.


"Şimdi sıra bende."


Leyla'nın Can'ın önünde dizlerinin üzerine çöktüğünü görmüştüm.


"Sanırım buradan başlayacağım," dedi. Pantolonunun kemerini çözerek Can'ın sikini çıkarıp yüksek sesle


"Mmmmmm," diye dudaklarının arasına aldı ve emmeye başladı.


Çocuğa bakarak poposunu sallayarak ,


"Dahası da var."


Çocuğun daha fazla teşvike ihtiyacı yoktu. Kısa sürede giysilerini çıkarıp Leyla'nın arkasına geçmişti.


Leyla'ya her vuruşunda bir "AAAAH" sesi duyuyordum.


Tarık ve Berk'e baktım.


" Boşalmalarını istiyorum" dedim. Tarık'ınkini emmeye konsantre olurken Berk'in sikini sıvazlamaya devam ediyordum. Amacım onları boşaltabilmekti. Okşamalarımı Kemal'in sikinin arkamdaki darbeleriyle zamanlıyordum. 'MMF' terimini biliyordum. Bunu düşünmek beni tekrar orgazma yaklaştırmıştı.


"OHHHH!... evet.... " Tarık'ın siki ağzımda inliyordum.


Tarık'ın sikine iyice dikkat etmeye başladım.


"Hadi bakalım Tarık," dedim.


"Bunu istediğini biliyorsun. Bana ne kadar çok istediğini göster. Benim için fışkırt."


Sikinin seğirdiğini hissetmiştim. Boşalmak üzere olduğunu biliyordum. Sikini okşamaya devam ediyordum.


" Nereye boşalmak istiyorsun söylesene" dedim.


"Ağzıma, yüzüme, saçıma, nereye istersen."


Tarık saçlarımı tuttu,


"'Suratına,' diye mırıldandı.


Aletini çekmeye devam ediyordum.


"MMMmm...Devam et bebeğim, suratıma boşal, her yerine boşal, istediğin gibi fışkırt döllerini."


İlk fışkıran damla yüzüme çarptığında hâlâ konuşuyordum. Ağzım kısmen açıktı ve bir kısmı ağzıma girdi. Hemen ağzımı kapatarak yuttum. Diğer salvolar yanaklarıma, dudaklarıma ve çeneme isabet ettikçe sikini sıkmaya, çekmeye, okşamaya devam ediyordum. Amcığımdaki yarrak hala beni pompalarken ve döl yüzüme çarparken tekrar orgazm denizinde yüzüyordum. Normalde bir kaç defa orgazm olunca rahatlamam gerekirken, her bir orgazmımın sonu diğerini tetikliyor gibiydi.



Orgazm olurken vajinanım kasıldığını biliyordum. Her seferinde amcığımın içindeki yarrağı sıkarak emmeye çalıştığını biliyordum. Tüm bunları artık Kemal’de biliyordu." 


"OOOhh!.....Siktir..... evet," diye bağırdım.


"MMMMMM!.... çok iyi hissettirdi."


Döl kaplı yüzümün önünde Kel'in olduğunu gördüm.


"Sıra sende," diye gülümsedim ve dudaklarımı yalarken. Sikini ağzıma sokmak için hiç vakit kaybetmemişti.


"Mmmmmmm," diye inledim.


Leyla'ya doğru baktım. Ağzında Can'ın siki, amında da Çocuğun siki vardı. Diğer elini de Utangaç'ın sikinin etrafına sarmıştı. Utangaç gözlerini kapatmış, başını geriye atmıştı.


Kaan tek başına oturuyordu. Nereye bakacağını bildiğinden emin değilim ama elleri kucağındaydı ve pantolonunun üzerinden sikini sıvazlıyordu.


Kemal bana daha sert pompalamaya başlamıştı.


"Mmmmm! İşte bu Kemal, boşalmak istiyormusun? AAahh...!. Nasıl sikiyorsun beni. SİK BENİ!... Derinlere kökle " Orgazmım üzerime akarken inliyordum.


Kemal için bu kadardı. Sanırım çekilmeye çalışsa da ilk döl jetleri amımın içine pompalamıştı sonra aletini dışarı çıkartabilmiş ve dölleri kıçıma ve sırtıma inmişti.


Leyla bana baktı ve ağzını Can'ın sikinden çekerek


"Git sikiş onunla," dedi.


Can ayağa kalkarak beni sırt üstü çevirdi ve döl dolu amcığıma pompalamaya başlamıştı. İnanılmaz bir histi. Berk tekrar yarrağını dölle kaplı yüzüme bastırdı bende ona sakso çekmeye devam başladım.


Leyla ağzını Utangaç'ın sikine götürdü. Leyla ağzına aldığında adam neredeyse ağlayacak gibiydi. Leyla elleriyle de Kaan'ın pantolonunu çıkarmaya çalışıyordu ama çocuğun itiş kakışları bunu yapmasını epey zorlaştırıyordu.


Sonunda çocuğa bakarak ,


"Çek şu yarrağını biraz."


Berk'in siki boşta kalırken bir eliyle Kaan'ın sikini sıvazlıyor, diğer eliyle de utangaç çocuğun sikini dudaklarının arasına alıp emmeye devam etti.


Bense Berk'in sikinin dudaklarımdan kaymasına izin verdim.


"MMMMMm.....! Bana bak bebeğim," dedim Alper'e.


"Ahhhhh.....!  OOOfff.... Senin iş arkadaşlarının böyle güzel sert sikleri olduğunu bilseydim yıllar önce onlarla sikişmeye başlardım.Aaahhh....... Görüyormusun aşkım..... Nasıl da sikiyorlar beni..... Ahmmmmm.... Hepsinin yarraklarını istediim gibi kulllanabiliyorum sevgilim...."


Berk'in sikini tekrar ağzıma aldığım gibi, yüzümde kuruyan döllerle ona gülümseyerek ,


"Nereye istersen." Sonra onu tekrar emmeye başladım.


Sırt üstü yatarken sıkılmaya başlamıştım. Ters döndüm ve Can'ı sırt üstü yuvarlayıp yarağının üstüne çıktım. Ona bu şekilde binerek klitorisime daha fazla baskı uygulayabiliyordum. Yüksek bir iniltiyle tekrar boşalıyordum.


Leyla çocuğu Can'ın yanına yere itti ve sikinin üzerine oturdu. Utangaç'ı onu emmeye devam edebileceği bir yere çekmişti. Utangaç'ın boşalmak üzere olduğu belliydi.


" Hepsini fışkırt bana," diye yalvardı Leyla.


" Ağzıma boşal. Döllerini fışkırt ağzıma"


Utangaç ağzında patlamıştı. Dudaklarını etrafına sardı ama bir kısmı çenesinden aşağı süzülerek yere saçıldı.


Leyla kocaman bir gülümsemeyle bana dönüp ağzını açtı. Ağzı hâlâ sperm doluydu. Eğilerek beni öperken dölleri ağzımın içine itmeye başlamıştı. Bir kısmı dudaklarımıza ve yüzümüze bulaştı. Yutabildiğim kadarını yutmuştum.


Çocuklar için bu kadardı.


"Siktir, boşalacağım," dedi.


"İşte böyle, boşalt taşaklarını, amıma fışkırt," diye karşılık verdi Leyla.


Leyla'nın amına boşalırken çocuktan " Siktir evet," diye bağırdığını duyuyordum.


" Oh oh," Leyla orgazmı onunla buluştuğunda iç çekti.


Dölle kaplı dudaklarımı tekrar Berk'in sikinin etrafına sardım. Yüzümü sikerken iki elimle sikini pompalıyordum.


"Ohhhh!..... MMMMmmm..! Hadi göğüslerime akıt," dedim.


Berk ağzımdan çekilirken, göğüslerime ve göbeğime peş peşe sıcak döller fışkırıyordu.


Can bunları görünce amıma boşalmaya başlamıştı bile. Üzerinden inerken döllerin bacağımdan aşağı damladığını hissedebiliyordum. Aşağı kaydım ve Can'ın sikini temizlemek için ağzıma aldım. Kıçım yine havadaydı. Amıma bir sikin değdiğini hissettim. Baktığımda Tarık'ın yine sertleştiğini ve beni sikmek istediğini görmüştüm.


"Mmmmmm evet" diye inledim.


"Yani evli kadının amıcığını bir daha mı sikmek istiyorsun?"


İçime girerken "MMmmmmm! OOOOooooohhh" diye inledim.


Tam o sırada çocuğun"Siktir, boşalacağım" dediğini duydum.


"Hadi, bebeğim, boşal benim ıslak amıma. Döllerini pompala içime hadi.... Ooooooh" diye yalvardı Leyla.


Döllerini Leyla'nın ıslak sıcak amına pompalarken Çocuk anırıyor gibi sesler çıkarıyordu.


Kaan hâlâ ne yapacağını bilemez halde aksiyonun dışında oturuyordu.

Leyla Tarık'ı ve beni yana doğru itti. Ben onun sikinin üstüne çıkmıştım. Derken kıçımda sıcak ve yapışkan bir şey hissettim. Baktım Leyla parmaklarını amına sokmuş, döllerini ve kendi sıvılarını toplayarak kıçıma sürmeye başlamıştı. Parmaklarının önce bir, sonra iki, sonra üç kez götümü yokladığını hissettim. Alper daha önce de götümü sikmişti ama Tarık amımdayken Leyla'nın götümü parmaklaması bambaşkaydı.


"Öne eğil," dedi Leyla, göğsümü Tarık'a doğru itip götümü yukarı kaldırıp yanaklarımı ayırırken.


Kaan'ı elinden yakaladı.

"Daha önce hiç patronunun götünü siktin mi?" diye sordu gülerek. Onu arkama çekerek sikini götümün deliğine yerleştirdi.


Ucu göt deliğime değer değmez sarsılarak boşalmaya yeltendim.


"Ooooo, gördün mü Alper," diye mırıldandı Leyla.


"Senin ateşli karın iki yarrakla sikilmek için sabırsızlanıyor. İki sert horoz almaya nasıl hazır olduğunu görebiliyor musun? MMMM..... Sanırım şimdiden hayalini kuruyor. Nasıl zangır zangır titriyor görüyor musun?" dedi Leyla kocama


İnliyordum. Amımdan akan sular Tarık'ın sikinin üzerine şelale gibi iniyordu.


Leyla güldü.


Kaan ileri itti


" Yavaş ol," diye uyardı Leyla.


Kaan'ın sikinin Tarık'ınkine sürtündüğünü ve sadece ince bir deri parçasıyla ayrıldığını hissedebiliyordum. Hiç bu kadar dolu hissetmemiştim. Bütün am sıvım Tarık'ın yarağından üzerinden akıp gidiyordu.


Leyla bana baktı. "Bu çok ateşli, hadi seni üç deliğiyle yarrak kaldıran Hotwife yapalım," der demez.


Can sikini ağzıma sokmuştu.


Leyla yanıma sırt üstü uzandı.


" Birisi beni sikebilir mi?" dedi.


Utangaçlığını üzerinden attığı her halinden belli olan Utangaç, Leyla'nın üstüne çıktı. Aleti Leyla'nın daracık döllerle kayganlaşan amcığına kolayca girmişti. Bu arada ben de Berk, Tarık ve Kaan'la bir ritim tutturmuştum.


"Mmmmm..... İşte böyle Kaan, götümü nasıl sikiyorsun. İçini dölle doldur. OOOOHHHhhmm..... Pazartesi iş yerinde ben senin haftalık işlerini gözden geçirirken sen de sikini götümde hayal edersin. AAHhhhhh.....! Sik beni Sok hepsini.... "


"İşte bu," diye cevap verdi Leyla.


"Sik götünü orospunun."


" Oh canım Alper," diye inledim.


"Karını hiç üç delikli bir Hotwife olarak hayal ettin mi? Ooooh aşkım bütün bu yarakların benim için sertleştiğini görebiliyor musun..... Ahhh... Hepsi küçük deliklerimi sikmek istiyor.... Tüm yaraklar döllerini üzerime fışkırtmak istiyor.....Aaahmmmm....Oooh Bebeğim...  Küçük göt deliğimde ve amımda birer yarak var. Ohhh aşkım burada çok fazla yer yok..... ÇOOOOOK DOLU HISSEDIYORUMMMMMM..." çığlık atarken kocamla konuşmaya çalışıyordum ama anında ağzıma Can sikini sokunca sözlerim yarım kalmıştı.


Alper yarağını çıkarmış mastürbasyon yapıyordu. "Çok seksi görünüyorsun," demişti bana .


Leyla Kemal'e, Berk'e ve çocuğa baktı. "Biri üzerime boşalsın. Spermlerin tenime değmesine bayılıyorum," dedi. Kemal'e mastürbasyon yapmaya başladı, hem de fena hâlde.


Ben tekrar tekrar boşalıyordum. Hepsi vücudumu yıkayan bir zevk dalgasıydı. Saçımda ve ayak parmaklarıma kadar hissedebiliyordum.


"Evet, evet, evet, evet, Oooh...sik beni, Ahhhh......götümü sik, amımı sik, ağzımı sik," diye orgazm çığlıkları atıyordum. Yan odadaki herkesin beni duyabileceğinden emindim.


"YESSS, dölünü bana akıt, bana ver. Mmmmm.....! Kıçımı doldur.  OOOOHHhhhhh!....Ağzımı doldur. Sik beni... Lütfen durmaaaaa...."


Sırt üstü yatan Leyla Utangaç tarafından sikiliyordu. Kemal ve Berk'in sikleri elindeydi ve onlara mastürbasyon yapıyordu. " Evet çocuklar. Göğüslerime boşalın. Yüzüme boşalın. Döllerinizi püskürtmek istiyorsunuz değil mi? Hadi hayalini kurduğunuz amcıklar burada....." diye bağırıyordu Leyla.


Çocuk Leyla'nın üzerinde duruyordu ve ben de onun sikine 31 çekiyordum.


Berk yüksek sesle inledi. Püsküren sıcak döller Leyla'nın karnına ve göğüslerine çarptı. Bir kısmı sırtıma indi.


Bu manzara Kaan'ın sonuydu. Sikinin kıçımda zonklamaya başladığını hissediyordum.


"Oohhhh.....Are döllerini pompala Kaan. Götüme fışkırt. Doldur onu. Pazartesi günü beni döl dolu bir kıçla hayal edebilirsin. OOhhhh..... " bağırmaya başlamıştım.


Sıcak fışkırmaların götümün içine aktığını hissediyordum. Ben boşalırken Tarık'ın da boşalmaya başladığını hissettim. İçimde titreşen iki yarak çok fazlaydı. Çığlıklar atarak boşalıyordum.


"OOOOOOOOh!, EVEEEET!" diye haykırdım.


Can'ın sikini bırakmıştım. Ama o sıvazlamaya devam ediyordu. Sıcak sperm dalgaları fışkırarak yüzüme ve saçlarıma çarptı.


Kaan ve Tarık'ın siklerinin içimde yumuşadığını hissederek öylece uzandım. Leyla'yı izlemek için başımı çevirdim. Sırtüstü yatmış, Utangaç amına pompalıyor, Çocuk ve Kemal'in siklerine tutunmuş, onları çekiştiriyordu. Ben öylece seyrediyordum.


Utangaç boşalmaya başladı. Bütün vücudu titredi. Garip bir ses çıkardı ve sonra Leyla'nın üzerinden yuvarlanıp sırt üstü yattı. Amından döllerin süzüldüğünü görebiliyordum.


Kemal hemen sikini Leyla'nın amına soktu ve pompalamaya başladı. Her pompalamada Leyla'nın amından döllerin fışkırdığını görebiliyordum. Çocuk sikini kadının ağzına soktu.


"Mmmmmmm," diye inledi.


"İşte bu," dedim. "Sik şu kaşarı. Beni bir Hotwife'a döndürdü, o yüzden sik onu."


İçinden bir orgazm daha geçerken vücudunun titrediğini görebiliyordum. Çocuk sikini ağzından çıkardı ve sıvazlamaya başladı. Leyla'nın göğüslerine ve karnına döller fışkırdı. Kemal homurdanarak amcığını bir dölle daha dolduruyordu.


Bir dakika öylece yattıktan sonra beni Tarık'ın üzerinden itti ve sırt üstü yatırdı. Yüzüme oturdu. Daha önce hiç bir kadını yememiştim. Dilimi dışarı çıkardım, amının içindeki 3 dölle karışımı sarhoş ediciydi. Leyla'nın amını yalamaya ve içinden akan dölleri emmeye başladım.


Leyla Alper'e baktı.

"Sen gerçekten kendine güvenen gerçek bir erkeksin, bu yarrakların hiç biri senin özgüvenine sahip değildir. Hadi karının kaldırdığı yarraklarla sikilip döllenmiş amcığını sikmek ister misin?"


Alper bacaklarımın arasına diz çöktü ve sikini içime kaydırdı.


"Seni seviyorum bebeğim" diyerek çılgınca pompalamaya başladı.


Sevgili kocamın amıma bir kez daha sokmasıyla tekrar tekrar boşalıyordum.